Cumhurbaşkanı Erdoğan: “İsrail'in uluslararası alanda tecrit edilmesi son derece mühimdir"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Ligi Olağanüstü Ortak Zirve Toplantısı'na katılarak İsrail'e yönelik ambargo ve uluslararası tecrit çağrısında bulundu.
"İSRAİL'İN AMACI FİLİSTİN VARLIĞINI YOK ETMEKTİR"
İHA'dan alınan habere göre: Erdoğan, İsrail'e silah ambargosu uygulanması, ticaretin sonlandırılması ve saldırganlığın sona ermemesi durumunda uluslararası alanda tecrit edilmesi gerektiğini vurguladı. Konuşmasında ayrıca, İsrail'in Gazze ve Filistin topraklarında gerçekleştirdiği saldırılar sonucunda büyük çoğunluğu kadın ve çocuklardan oluşan yaklaşık 50 bin Filistinlinin şehit olduğunu ifade etti. Erdoğan, şehitler arasında ateşkes ve barış için çaba gösteren Filistinli siyasetçilerin ve direniş önderlerinin de bulunduğunu belirtti.
Konuşmasında şehitlere rahmet, yaralılara da acil şifalar dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Netanyahu hükümeti bir yandan İran'a yönelik askeri gerilimi tırmandırırken diğer yandan Lübnan'a saldırılarını sürdürüyor. İsrail insani yardımların dahi Gazze'ye ulaştırılmasına tahammül edemiyor, sevk edilen yardım malzemelerini aylardır Mısır'da bekletiyor. Bir yandan acil ateşkes sağlanmasına odaklanırken diğer yandan Gazze'ye insani yardımların ulaştırılması konusunda acil çözüm yolları bulmamız şarttır. Türkiye bugüne kadar Gazze'ye 84 bin tondan fazla yardım malzemesi göndermiştir. Engellemeler kalktığında çok daha fazlasını göndermeye hazırdır" ifadelerini kullandı.
"İsrail Parlamentosu geçtiğimiz günlerde BM yardım kuruluşu UNRWA'yı yasaklamak suretiyle iki devletli çözümü ortadan kaldırmayı, Filistinli mültecilerin ana vatanlarına dönüşüne engel olmayı amaçlamaktadır" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İsrail'in amacı Gazze'ye yerleşmek, Doğu Kudüs dahil olmak üzere Batı Şeria'daki Filistin varlığını yok etmek ve nihayetinde ilhak etmektir. Adım adım buraya doğru gidiş söz konusudur, buna engel olmalıyız. Bir avuç batılı ülke İsrail'e askeri, siyasi, ekonomik ve moral açıdan her türlü desteği verirken Müslüman ülkelerin tepki göstermekte yetersiz kalması maalesef sahadaki durumun buraya gelmesine yol açmıştır. Uluslararası hukuk ve BM şartı temelinde Filistin'de soykırım suçu işleyenlere özellikle zorlayıcı tedbirler alınması için girişimlerimizi eş güdümlü halinde sürdürmemiz fevkalade önemlidir. Aramızdaki görüş ve tutum farklılıklarının ortak davalarımızda bize ayak bağı olmasına izin veremeyiz. Filistinli kardeşlerimizin de kendi içlerinde milli birlik sağlayabilmelerini gönülden arzu ediyoruz. Bunu da ayrıca teşvik ediyoruz" açıklamasını yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasına şu şekilde devam etti:
"İslam ülkeleri olarak İsrail'e karşı atılabilecek adımlara öncülük etmeliyiz. Her şeyden önce İsrail'e silah ambargosu uygulanması, İsrail ile ticaretin sonlandırılması ve İsrail'in saldırganlığı sona ermedikçe uluslararası alanda tecrit edilmesi son derece mühimdir. İsrail'e silah satışının durdurulması aralarında Güvenlik Konseyi'nin daimi 2 üyesinin de bulunduğu girişimimize 52 ülke ve iki uluslararası teşkilat destek vermiştir. Güney Afrika tarafından İsrail aleyhine Uluslararası Adalet Divanı nezdinde açılan davaya teşkilat üyeleri başta olmak üzere azami sayıda ülkenin müdahil olmasını teşvik etmeliyiz. Türkiye olarak İsrail'e yönelik ticari kısıtlamaları yürürlüğe koyduk. Netanyahu hükümetine Filistin topraklarını işgalinin maliyeti olduğunu hissettirecek somut ve gerçekçi tüm önerileri hayata geçirmeye hazırız. BM Genel Kurulu, Uluslararası Adalet Divanı'nın istişari kararının hayata geçirilmesine ilişkin Filistin kararını 18 Eylül'de kabul etti. Bunun uygulanmasını yakından takip etmemizin önemli olduğunu düşünüyorum. Mevcut İsrail hükümetinin rızasını aramak suretiyle iki devletli bir çözüme ulaşmanın imkansızlığını hepimiz görüyoruz. Bu şartlar altında daha fazla ülkenin Filistin devletini tanımasını teşvik etmeliyiz. Nitekim 7 Ekim'den bu yana 9 ülke daha Filistin'i tanıdı. Güvenlik Konseyi'ndeki direncin de aşılarak Filistin devletinin BM üyesi olduğu günleri göreceğimize inanıyorum. İki devletli çözümü ilerletmek için 30- 31 Ekim tarihlerinde Riyad'da düzenlenen Uluslararası İttifak Toplantısı'na 90'dan fazla ülkenin katılması ümit vericidir. İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Ligi'nin Filistin meselesinde tek ses ve tek yürek olduğunu tüm dünyaya göstermesini Rabbimden niyaz ediyor, alınacak kararların tüm ülkeler tarafından takip edilmesini ümit ediyorum"
Kaynak:İhlas Haber Ajansı
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.