Manavgat'taki Mehmet Acar cinayetinin sanığı: Kimse benim kadar vatanperver olamaz
Antalya'nın Manavgat ilçesinde 9 Eylül 2015 tarihinde, terör olayları protestoları sırasında Mehmet Acar'ın bıçaklanarak öldürülmesiyle ilgili açılan davanın tutuklu sanığı Paymal Parıltı'nın yargılanmasına güvenlik gerekçesiyle Konya'da devam edildi. 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanan Parıltı, savunmasında "O şehit sadece onların değil. Benim de şehidimdi. Kimse benim kadar vatanperver olamaz. 18 ay askerlik yaptım. Teröristlere karşı operasyonlara katıldım. Ben terörist değilim" dedi.
Manavgat'ta 9 Eylül 2015 tarihinde terör olaylarını protesto etmek amacıyla düzenlenen gösterilerin ardından çıkan kavgada Fatih Sultan Mehmet Varol, Ahmet Demir ve Mehmet Acar bıçakla yaralandı. Yaralılar hastaneye götürülürken, Mehmet Acar (23) doktorların tüm müdahalesine rağmen kurtarılamadı. Olayla ilgili Paymal Parıltı, Mustafa Parıltı, Menderes Parıltı ve Ahmet Parıldar hakkında 'kasten öldürme, adam öldürmeye teşebbüs, terör örgütü propagandası yapmak, yaralamak, basit yaralama, korku kaygı ve panik yaratabilecek tarzda silahla ateş etme, ruhsatsız ateşli silah taşıma bulundurma, sahte kimlik bulundurma' suçlarından tutuklandı, Cemal Y. ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
GÜVENLİK GEREKÇESİYLE DAVA KONYA'DA
Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede Paymal Parıltı, Mustafa Parıltı, Menderes Parıltı, Ahmet Parıldar ve Cemal Yavuzus sanık, olaya karışan Ahmet Demir, Fatih Sultan Mehmet Varol, Yusuf Özçelik ve Mustafa Avşar da müşteki sanık olarak yer aldı. Manavgat Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianame ardından, dava güvenlik gerekçesiyle Konya 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmeye başlandı. Konya'daki daha önce görülen davalarda da Mustafa Parıltı, Menderes Parıltı, Ahmet Parıldar tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
'İŞYERİMİ YAKIP, YIKTILAR'
Davanın 12'nci duruşmasına tutuklu sanık Paymal Parıltı, Karaman M Tipi Kapalı Cezaevi ve İnfaz Kurumu'ndan SEGBİS'le katılırken, müşteki sanıklar Fatih Sultan Mehmet Varol, Yusuf Özçelik, Mustafa Avşar ve Ahmet Demir ile tarafların avukatları katıldı. Tutuklu sanık Paymal Parıltı, avukatının savunma için süre istemesine rağmen, savunma yapma hakkını kullanmak istediğini söyledi.
Parıltı, hazırlamış olduğu nottan savunmasını yaparak şunları söyledi: "Olay tarihinde kalabalık bir grup iş yerimi basıp, yakıp, yıktı. Beni ve çalışanlarımı öldürmeye çalıştı. İşyerime konuşmak için geldiğini söylüyorlar. Konuşmaya sopayla gelinmez. Bir sitede paylaşım yaptığım söylenmektedir. Böyle bir mesaj paylaşmadım. Böyle bir paylaşım yapmış olsam dahi bu onlara bana saldırma hakkı vermez. Ben ve elemanlarım canımızı zor kurtardık. Şu an da aranızda olmam bile bir mucizedir.''
'KİMSE BENİM KADAR VATANPERVER OLAMAZ'
Olay sırasında silahını çektiğini, ancak öldürme ve yaralama gibi niyetinin olmadığını ileri süren Parıltı, "Böyle bir niyetim olsaydı zaten yapardım. Yaklaşık 3 yıldır suçsuz yere cezaevinde bulunmaktayım. Bu bana yapılan bir komplodur. Hiçbir suçum yokken, maddi ve manevi en büyük zararı ben gördüm. Dayak yiyen ben, işyeri yakılan ben, cezaevinde yatan yine ben. Aklımı kaybetmek üzereyim'' diye konuştu.
Askerlik döneminde teröristlere karşı operasyonlara katıldığı ifade eden Parıltı, şöyle devam etti:
"Müşteki sanıklar, şehitler için yürüdüklerini söylüyorlar. O sadece onların değil benimde şehidim. Ben 18 ay boyunca Güneydoğu da askerlik yaptık. Teröristlere karşı birçok operasyona katıldım. Bana terörist diyorlar. Ben terörist değilim. Kimse benim kadar vatanperver olamaz. Ben 10 yıldır esnaflık yapıyorum. Türkiye Cumhuriyetine ve halkına 10 yıldır esnaf olarak hizmet ediyorum. Olaydan sonra benim kaçtığımı söylüyorlar. Ben olay yerinden kaçmadım. Olay yerinde bulunan jandarmaya teslim oldum. Suç aletini de yok ettiğim söyleniyor. Benim doğaüstü güçlerim yok ki ortadan yok edeyim. Güneydoğu kökenli olduğum için üzerime gelindi. Ancak benim memleketimde, toprağımda burasıdır."
SANDALYE İLE BİZE SALDIRDI
Müşteki sanık Fatih Sultan Mehmet Varol ise savunmasında, "Paymal Parıltı'nın söyledikleri baştan sona yalandır. O işyeri benim teyzemin oğlunundur. Kira sözleşmesi Menderes Parıltı'nın üzerinedir. Ben paylaşımla ilgili olarak arkadaşlarımla birlikte Menderes Parıltı'nın yanına gittim. Ortada herhangi bir kavga yoktu. Paymal Parıltı bize saldırana kadar. Bir eline aldığı sandalye ile Paymal bizim üzerimize saldırdı. Ben ve arkadaşlarımda kendimizi korumak için müdahalede bulunduk. Her şey Paymal'ın sandalye ile bize saldırmasıyla başladı." dedi.
AİLE ŞİKAYETÇİ
Hayatını kaybeden Mehmet Acar'ın erkek kardeşleri Mustafa ve Hüseyin Acar da duruşmada hazır bulundu. Duruşmada söz alan Mustafa Acar, "Ağabeyimi kalleşçe sırtından bıçaklayarak hayatını kaybetmesine sebep olan bu kişiden şikayetçiyim." dedi. Hüseyin Acar, şikayetçi olduğunu belirtti. Cumhuriyet Savcısı ise dosyanın esasına ilişkin görüşünü açıklarken Paymal Parıltı hakkında 16- 31 yıl, Mustafa Parıltı ile Menderes Parıltı için 6 aydan 3 yıl 4 aya, Ahmet Parıldar için 2 yıl 4 aydan 12 yıla, Cemal Yavuzus hakkında ise 1 yıl 6 aydan 7 yıl 6 aya kadar hapis istendi. Cumhuriyet savcısı, müşteki sanıklar Ahmet Demir, Fatih Sultan Mehmet Varol, Yusuf Özçelik ve Mustafa Avşar hakkında ise 1 yıl 4 aydan 4 yıla kadar ayrı ayrı hapis cezası istedi. Duruşma karar verilmek üzere ertelendi.
Kaynak:Demirören Haber Ajansı
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.