'Musa Topbaş Efendi Sâhibü’l-vefâdır'

İslâm âlimi Musa Topbaş Hoca Efendinin 25. Vefat yıl dönümünde Konya Aydınlar Ocağı anma programı düzenledi. ESADER yöneticilerinden eğitimci 18. dönem Konya Milletvekili Ziya Ercan Musa Efendinin hayatı, hatıraları ve hizmetlerini anlattı.

Programın açılış konuşmasını yapan Konya Aydınlar Ocağı Başkanı Dr. Mustafa Güçlü Musa Efendi’yi ağabeyi Sami Güçlü vesilesiyle ziyaret edip tanıştığını kaydederek, “İstanbul’da talebelik yıllarımızda oğlu Osman Efendi bizim yurt sorumlumuzdu ve o dönemde aramızda bir bağ oluştu. Sami Efendiden görevi devralan Musa Efendi’yi de ağabeyim vesilesiyle ziyaret edip tanışma imkânımı olmuştu” dedi. Daha sonra kürsüye gelen eğitimci ve eski Konya milletvekili ESADER yöneticisi Ziya Ercan sözlerine, Allah dostu olan Musa Topbaş Efendi’yi anma toplantısı düzenleyen Konya Aydınlar Ocağı yönetimine teşekkür ederek başladı. Gençliğinden itibaren fikir dünyasının içinde bulunduğunu kaydeden Ercan, “Halen de ESADER bünyesinde, Durmuş Sert ağabeyimizin himayesinde hizmete devam ediyoruz” dedi.

"KIRK ALTI BÖLGEDE BİNLERCE KURBANI İHTİYAÇ SAHİPLERİNE ULAŞTIRIYOR"

Sami Efendi ve onun vefatından sonra görevi devralan Musa Topbaş Efendi hakkında bilgiler veren Ercan, “Biz Musa Efendinin görevi devraldığı zamanı göremedik ama çok gayreti olduğunu büyüklerimizden dinledik. Türkiye çok zor dönemler yaşadı. Ziyaretlerine gelenleri zamanın kolluk güçleri darp ederek yanına yaklaştırmamış” dedi. Sami Efendi’nin, dini eğitime müsaade edilmediği yıllarda tren yolculuklarına çıkıp kompartımanda talebelere ders verdiğini de anlatan Ercan, “Efendi’nin meydana getirdiği teşekkül bugün kırk altı bölgede binlerce kurbanı ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor” diye konuştu.

"NAKŞİLİK, KALBE NAKŞETMEK"

Musa Efendi hakkında da bilgiler veren Ercan, “Efendimiz aslen Konya Kadınhanlıdır. Babası Ahmet Hamdi Topbaş, İstanbul’a göç edip önce Laleli tarafına yerleşmiş ama sonradan Erenköy’e taşınmış. Sami Efendi’de o muhitte bulunuyormuş. Musa Efendi, tahsiline devam ederken babasının teşviki ile bırakıp ticarete başlamış ve zamanla meşhur Bahariye ticarethanesini açmış. O dönemde Osmanlı bakiyesi ilim adamlarıyla sohbetleri olmuş. Elmalılı Hamdi Yazır, Tahir-ül Mevlevi, Cemal Öğüt, Ömer Nasuhi Bilmen gibi değerli insanların yanında bulunmuş. Musa Efendi, ilmi şahsiyetinin yanı sıra çok da iyi hattat idi ve değerli koleksiyonu vardı” dedi. Musa Efendi’nin tasavvufa yönelip Sami Efendi ile tanıştıktan sonra hem Türkiye’de hem de Medine’de onun kırk yıl hizmetinde olduğunu anlatan Ercan, “Musa Efendi, hatıralarında, Sami Efendi ile tanıştıktan sonra dünyaya bakışının değiştiğini veciz sözlerle anlatmaktadır. Zaten Nakşilik, kalbe nakşetmek, kalbi zırh içine almak demektir” diyerek sözlerini sürdürdü.

"VEFATININ 25. SENESİNDE HAYIRLA YÂD EDİYORUZ"

Manevi yolculuğu 1956 yılında başlayan Musa Efendi’nin 1976’da irşat vazifesini aldıktan sonra aşkla, şevkle çalıştığını anlatan Ercan, “13 Şubat 1984’de Sami Efendi’nin vefatından sonra mürşid-i kâmil olarak görev kendisine geçti. Erkam Yayınevini kurarak bu sahada önemli hizmetleri oldu. Sonra, 1986’dan itibaren Altınoluk dergisiyle sohbetler bütün Anadolu’ya yayıldı” dedi. Musa Efendi’nin gayretlerinde, ferdi olarak sevap kazanmaktan ziyade bütün toplumu ihya ederek insanlığa faydalı olmanın azmini müşahede ettiklerini kaydeden Ercan, “Ben milletvekili olduktan sonra bir davet üzerine ziyaret ederek tanıştım. Benimle selam yolladığı Devlet Bakanımız Mehmet Keçeciler ile tekrar ziyaretine gittik ve sohbetinden, tavsiyelerinden istifade ettik. Zekâtını, sadakasını, infaklarını ayrı ayrı kaydederek hassasiyetle takip ederdi.16 Temmuz 1999’da, bir Cuma günü vefat etti ve Sahrayıcedit kabristanına defnedildi. Vefatının 25. senesinde hayırla yâd ediyoruz” diyerek sözlerini tamamladı.

Program sonunda Aydınlar Ocağı Başkanı Dr. Mustafa Güçlü, verdiği bilgilerden dolayı teşekkür ederek Ziya Ercan’a kitap takdim etti.