Siber saldırıları gerçekleştiren grupların temel olarak politik, stratejik, ulusal veya finansal motivasyonları olduğunu belirten Özgür Güleryüz, şöyle konuştu:
"Özellikle finansal olarak getiri elde etmeye çalışan tehdit aktörlerinin yüzdesi oldukça yüksektir. Bundan dolayı bu tehdit aktörleri her yıl onlarca bankaya siber saldırı düzenlemektedir. Bunlara kimlik hırsızlığı, fidye yazılımları, veri ihlalleri ve finansal dolandırıcılık gibi saldırılar örnek verilebilir. Getiri elde etmek yerine başka amacı olan tehdit aktörleri yalnızca bankaların itibarını zedelemek ve finansal olarak zarar etmelerini sağlamak amacıyla DDOS (Dağıtılmış Hizmet Reddi) saldırıları da gerçekleştirebilmektedirler."
UZMANLARA GÖRE
Yakın zamanda çeşitli ülkelerdeki merkez bankaları, bankalar ve finansal kuruluşların siber saldırıya uğradığını hatırlatan Güleryüz, sektörde bu yıl ortaya çıkan tabloya ilişkin şu bilgileri paylaştı:
"Araştırmalara göre 2023 yılında en çok veri sızıntılarından etkilenen ikinci sektör finans olmuştur. 2023 yılında 10 ay içinde finans ve sigorta kuruluşları dünya çapında 566 ihlal yaşamıştır ve bu da 254 milyondan fazla kaydın sızdırılmasına yol açmıştır. Bu veri ihlallerinin kurumlara getirdiği itibarsızlaştırma gibi etkilerin yanı sıra ortalama bir fidye yazılımının kurumlara maliyetinin 2023 yılında 1,6 milyon dolar (2022 yılı verileri 272 bin dolar) olduğu tahmin ediliyor. Bu saldırıları incelemek için siber güvenlik uzmanları ve organizasyonlara verilen ücretler, halkla ilişkiler ve kriz yönetimi ücretleri, müşteri tazminatları gibi ekstra finansal etkiler de bulunmaktadır. Ek olarak saldırının başarıyla gerçekleşmesi sonucunda, uygulanması gereken düzenleyici ve yasal uyumlulukları (PCI DSS uyumluluğu) takip etmediklerinden ötürü bankalara kesilen cezalar da bankalar için karlılığı oldukça etkilemektedir."
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.