Seçimlerden önceki son yazımda seçim ola hayrola demiştim. Lakin piyasalar için hiç de hayırlı olmadı. Yabancı dolara saldırdı, borsayı sattı. Dolar/TL 2,814, Euro/TL ise 3,130 seviyelerini test etti. Piyasalar tamamen şokta, yerli yatırımcının da dolar alımları oldu. İlk güne nispeten ikinci gün işlemlerinde para piyasaları daha sakin seyretti, dövizdeki dalgalanma biraz da olsa sakinleşti. Borsa İstanbul ise ilk gün verdiği %6’lık kayba karşılık ikinci gün işlemlerinde 0,44 artıda kapattı. Sanki ilk günkü olumsuz hava bir miktar dağılmış gibi gözüküyor. Piyasalar şimdilik endişeli bir şekilde beklemede yeni hükümetin kurulmasını bekliyor. Fakat yeni hükümet nasıl şekillenecek o da tam bir bilinmez, hükümet kurulmaz ise erken seçim sesleri daha fazla çıkmaya başlayacak. Erken seçim ihtimali ise piyasalarda yeni bir kargaşa demek, yatırımların durması demektir. Zaten piyasalar yaklaşık 2-3 aydır seçimin geçmesini bekliyordu. Yeni bir seçim demek yine 3 ila 5 ay daha piyasaların durması anlamına gelecektir. Bu da finansal piyasalar için hiç de iyi bir gelişme değildir. Her ne olursa olsun piyasaların bir şekilde işlemesini sağlamak lazım, yoksa ekonomik anlamada çok da iyi bir yol alamayız.

Sevgili Pusula dostları seçimlerden önceki yazılarımda dolar ile ilgili net ifadeler kullandım. Yabancıların borsayı satıp doları uçuracaklarını hatta bu fiyatların içinde seçimlerin olmadığını yani seçim fiyatlamalarının henüz yapılmadığını yazmıştım. Seçimlerden çıkan tablo ortada ve piyasalar seçim fiyatlamasını yapmaya başladı. Bu süreçte biraz daha dalgalı bir seyir izleyeceğiz. Dövizdeki düşüşler hala alım için fırsat, yukarı yönlü dalgalı hareketlerde 2,820 seviyelerine dikkat etmek gerekir. Bu seviyeler sert bir şekilde kırılacak olursa 2,900’lü seviyeler test edilecektir. Umarım piyasalarda sakin hava devam eder ekonomik anlamda bir olumsuzluk yaşanmaz.

Yabancıların ve piyasaların beklentisi bir an önce hükümetin kurulması ve ekonominin kaldığı yerden devam etmesidir. Bunun aksi bir durumda piyasaların vereceği tepkinin çok sert olacağını düşünüyorum. Güçlü bir hükümet piyasalara güven verecektir. Yarım yamalak kurulacak bir koalisyon hükümetinin piyasalara ne kadar güven vereceği tartışma konusu olacaktır. Bu ülkede geçtiğimiz yıllarda yaşanan koalisyon hükümetleri sürecinde piyasaların nasıl dalgalandığı hepimizin malumudur. Güçlü gelecek bir hükümette piyasaların gazını alacaktır.

Sanki piyasalarda bir boşluk varmış gibi duruyor. ATO başkanı Atilla Menevşe’de bu anlamda bir an önce ekonomiye sahip çıkılmalı dedi. Ekonomide bir boşluk olduğu piyasalar tarafından da kabulleniliyor.

Ben tek parti hükümetinin ekonomide daha başarılı olacağı kanaatindeyim. Tek bir kafadan ses çıkması piyasalara olumlu yansıyacaktır. Birden fazla oluşacak gelişmelerde ise her zaman kafa karıştıran piyasalarda dalgalanma yaratan sonuçlar olacaktır.

Seçimlere giderken bile bunu yaşadık. Cumhurbaşkanımız daha önce faizlerle ilgili indirim yapılması gerektiği yönündeki tenkitlerinde piyasaların nasıl sert tepki verdiğini gördük. Yine ekonomi bakanımız da bu yönde beyanları olduğunda da piyasalar dalgalanmıştı. Ne zaman ki Ali Babacan piyasalara çıkarak güven verici açıklamalar yaptı, piyasalarda durulma oldu. Ekonomi her zaman tek başlılığı ve güven veren ortamı sever. Onun içinde güven veren hükümet ve güven verecek kişi çok önemli, yabancıların Ali Babacan’a olan güveni bu piyasada gerçekten çok büyüktür. Yeni ekonomi yönetiminde Ali Babacan’ın olması bizim açımızdan maça 1-0 önde başlamış olmak kadar önemlidir. Güçlü hükümet güçlü bakan ilk tercihimizdir. Yoksa ekonomi gevşemeye gelmez. Piyasalardaki dalgalanmanın hakkından gelinemez.

Dip Not: Sociate Generale analisti Berg Dolar/TL’nin yıl sonuna kadar 3,200’e kadar çıkabileceğini kaydederek Türkiye şimdi ekonomik durgunluk ve siyasi istikrarsızlık dönemine girdi dedi. Berg Dolar/TL önümüzdeki üç aylık dönemde 3,000 TL seviyesini aşacağını yılsonunda da 3,200 seviyelerine ulaşacağı tahmininde bulundu. Güçlü güvenilir bir hükümet olmazsa bunları dikkate almanızı öneririm.  Piyasaların tercihi her zaman istikrardan yanadır.