Umudumuzu kaybettirmek istiyorlar.

Moralimizi yerle bir ederek hepimizi bir fanusun içine tıkma derdindeler.

Bunu öyle gezi benzeri hesaplı kitaplı işler yaparak yapmıyorlar üstelik.

Ülke gündeminde ne varsa bunu bir şekilde ‘hükümet istifa’ ‘Tayyip Erdoğan istifa’ sloganlarına evriltiyorlar.

Yangın, deprem, sel… Faili belli cinayetler…

Her ne olursa olsun ülkenin yönetilemediği, artık işin çığırından çıktığı havası veriyorlar.

Tüm bunların fitne haline getirildiği tek bir ana kaynak var.

Lanet olası sosyal medya.

Sosyal medya çetelerinin öncülüğünde ülkeyi her türlü operasyona hazır hale getiriyorlar.

Sahte hesaplar üzerinden ortaya atılan oltalara atlayan, etkilenen bir sürü balık bulmak en kolayı.

İstihbaratı teknikler ile hazırlanmış, insanların sinir uçlarına hitap eden cümleler, fotoğraflar ve videolar.

O kadar profesyonelce çalışıyorlar ki… En umutlu, mutlu insana bile ‘bu ülkenin çivisi çıktı, bu ülkede yaşanmaz artık’ cümlelerini kurdurtuyorlar.

Aslında amaç belli.

Türkiye gibi ülkelerde darbeler ile yönetim değişmiyorsa; bu gibi teknikleri kullanarak halkı iç savaş benzeri ortamlara hazırlamak daha çok işlerine geliyor.

Öyle bir taktik izleniyor ki… Olay çıkarma zahmeti yerine yanlı yansız, alakalı alakasız her şeyi birbirine karıştırarak algı yürütmek; insanların kafasını karıştırarak anlamsız dedikodu kazanı kaynatmak, amaçlarına ulaşmaktaki en hızlı ve kolay yol olarak görülüyor.

En basitinden Konya’da yaşanan cinayetlerle ilgili olayın duyulduğu dakikalarda sosyal medyada teyakkuzda bekleyen hesapların aniden ortaya çıkıp etnik bölücülük yapmaya çalışması en bariz örneklerden biri.

Bu olayı geçtiğimiz günlerde Çarıklar Mahallesi’nde yaşanan cinayetle ilgili hale getirenler mi dersiniz yoksa ta Kars’tan gelen husumetlilere bağlayanlara mı…

İnanın son olayın belki 10 farklı versiyonunu dinledim. Sosyal medyadan azıcık bir yalan kırıntısı alan ne dediğini bilmez şekilde konuşuyor.

Herkesin bildiği ama kimsenin bir şey yapmadığı ya da yapamadığı bir sarmalın içinde kaybolmuş gibiyiz.

Sorunu herkes biliyor lakin çözüm üreten yok. Kısıtlanacak mı, düzenleme mi getirilecek… Ne yapılacaksa artık sabır taşmak üzere. Daha büyük bir belaya maruz kalmadan sosyal medya düzenlemesi yürürlüğe girmeli. Kaybedecek zaman yok. Yangınlar kadar önemli, toplumu içten içe çürüten yakan sosyal medya çeteleri için acil düzenleme gerekiyor.