Belki bir noktada yazdığımız bir yazı ile bir noktada “vesile mi olduk” diye üzüldüğüm bir olay ile bugünkü konumuza girmek istiyorum.

Bilene bilmeye bir kez daha net yazıyorum.

Ben Tahir Başkanı, İl Başkanlığı günlerinden bu yana tanırım. O günlerde yerel siyasetçi-gazeteci ilişkisinde başlayan birlikteliğimiz hiç ama hiç bozulmadan hiç sekteye uğramadan bu günlere geldik. İlişkimiz dostluğa dönüştü. Abi kardeş olduk. Bugün itibari ile Tahir Başkan’ın belki de en iyi gazeteci dostu biziz. Belki sık sık Tahir Başkan’ın başkanı olduğu belediyeyi eleştiriyoruz ama Büyükşehir’den ve Başkandan delikli kuruş almadık, Özteke soyadlı birini Belediye’ye sokmadık. Büyükşehir’i yarın da eleştirebilirim, Tahir Başkan’ın daha farklı Başkanlık yapmasını da isteyebilirim ama Tahir Başkan’a yüzde yüz kefil olup her zaman da yanında yer alırım.

……

Şehirde bazı kesimler Tahir Başkan’a ulaşmakta zorluk çektiklerini, Başkan’ın kendilerine randevu vermediğini söyleyerek böyle bir algı oluştururlar. Ama bilen bilir ki Tahir Başkan’ın fotoğraflara kameralara yansıtmadığı bir yüzü de vardır.

……

Bizim hakemlerimizin İstanbul Büyükşehir Belediyesi formasını giymelerini malzemelerini kullanmalarını eleştirmiştik ya. İşte o günde Tahir Başkan yakın çalışma ekibinden üç dört kişi ile Kent Meydanı’nda yani yıkılan eski Adliye binasının orada vatandaşlarla ayaküstü sohbet eder.

Başkan sohbet ederken paaat diye bir vatandaş Başkan’ın sözünü keser ve kendisin tanıtmadan üzerinde ki logoyu göstererek “Başkanım bakın biz İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin formalarını giyiyoruz” diyerek sitem etmeye başlar. O sinirlerini aldırmış Tahir Başkan her zamanki görüntüsü içerisinde, “Siz kimsiniz kendisini bir tanıtır mısınız?”, “Bizden böyle bir talepte bulundunuz mu?”, “Siz bizden böyle bir şey istediniz de biz yasalar çerçevesinde ya da imkanlarımız ölçüsünde size yardımcı olmadık mı?” diyerek konuyu öğrenmeye çalışır. (Konu ile ilgili daha pek çok tatsız gelişmeler de olur)

………….

Forma konusunun özünü zaten biliyorduk ve sizlerle paylaşmıştık. Ama burada şu noktaya dikkat çekmek istedim.

Başkan sokağa çıkmaz diyoruz, çıkıyor.

Çıkıyor ama bu kez de isteyen istediği şekilde Başkan’a direkt hiç de hak etmediği şekilde tepkiler veriyor dahası haberi dahi olmadığı konu için suçlanıyor.

Haaa zaman zaman Başkan’ı bu noktada ben de eleştiriyorum. Bazı şeyleri duyunca eleştiri de ayağımı gazdan çekiyorum.

Şimdi son olarak bunu öğreniyorum ve tekrar kendi kendime soruyorum, “Şehr-i emin zaman zaman ekibi ile zaman da tek başına sokakta böyle dolaşmalı mı? Yoksa kendisini ağır mı satmalı?”

……………..

Yazımı noktalamadan önce bir vatandaşımızın geçen hafta halden çekip attığı fotoğrafı sizlerle paylaşmak istiyorum.

Halin her halde ilaçlanmasına gerek var. Belki de havalar soğudu diye bu sinekler gitmiş de olabilir.    

GÜNÜN SÖZÜ

Öğrenmeyi bırakan kimse yirmisinde de olsa, sekseninde de olsa yaşlıdır. Yaşamdaki en muhteşem şey zihni açık tutmaktır.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Çekirdek kabukları, sigara izmariti, peçete, kağıt vs… çöplerimizi yerlere değil çöp kutularına attığımız zaman ADAM oluruz.