Selçukluların Konya’yı başkent yapmalarının en önemli sebeplerinden: İşte Konya Ovası'nın gözcüsü

Selçukluların Konya’yı başkent yapmalarının en önemli sebeplerinden: İşte Konya Ovası'nın gözcüsü
 S. Yazı İşleri Müdürü
Konya düşmanlara karşı korunaklı bir yer olmamasına rağmen Selçuklular'ın askeri üssü de denilebilecek yer Selçukluların Konya’yı başkent yapmalarının en önemli sebeplerinden birisi olmuştur.

Türkiye Selçukluları Döneminde Gevale Kalesi

Roma İmparatorluğu’nun ikiye ayrılmasından sonra Doğu Roma şehri hâline gelen Konya, VII. yüzyılın ortalarından itibaren Arap ordularının hedefi olmuş. Gevale Kalesi, Konya’nın en önemli savunma hattıydı. Emeviler ve Abbasiler zamanında İslâm orduları İstanbul’u almak için Anadolu’dan geçerken Konya istila edilmiş. Emeviler Döneminde Mervan b. Muhammed Konya ve Gevale Kalesi’ni almış (105/723-24). Abbasiler zamanında Tarsus Emiri Ebu Sabit 287 (900) yılında gerçekleştirdiği bir seferde esir düşmüş ve bir süre Gevale Kalesi’ne hapsedilmiş, ardından bir grup Müslüman’la birlikte İstanbul’a gönderilmiş. 906 yılında Tarsus Emiri Rüstem bin Baradu Konya’yı istila edip Gevale Kalesi’ni yıktı. Bunun üzerine Bizans İmparatoru VI. Leon, Halife Müktefibillah’a elçi gönderip zararın karşılanmasını istedi. Bu tarihten sonra Andronikos Dukas adlı Bizans askerinin başında bulunduğu isyancılar tarafından Konya ve Gevale Kalesi yakılıp yıkıldı. Abbasi Halifesi Mutilillah zamanında Şevval 352’de (Kasım 963) Tarsus’taki garnizondan yola çıkan bir İslam ordusu Konya ve Gevale Kalesi’ni aldı. Ancak bu hâkimiyet geçici oldu. X. yüzyılın ikinci yarısından itibaren buraya yönelik herhangi bir akın vuku bulmadı.

1-gevale-kalesi-2.jpg

ŞEHİNŞAH VE MESUT DÖNEMİNDE KONYA, TÜRKİYE SELÇUKLU DEVLETİ’NİN MERKEZİ OLDU

Türklerin Konya’yı almaları 1074 yıllarına rastlar. Kutalmışoğlu Süleymanşah, kendisine tabii Türkmenlerle Konya ve Gevale kalesini aldıysa da burada kalmayıp, kendisine tabi Türkmenlerle -bazı kaynakların belirttiğine göre 50.000 çadırlık bir nüfus ile- İznik’e kadar ulaştı. Türkiye Selçuklu Devleti 1074 yılında İznik’te kuruldu. İznik de Türkiye Selçuklu Devleti’nin başkenti oldu. Bu durum, I. Haçlı Seferi’nin başlamasına kadar devam etti. Haçlılar tarafından İznik işgal edilmesiyle (1097) Selçuklular İznik’i terk edip İç Anadolu’ya çekildiler. 1097 ve 1107’li yıllara kadar Selçuklu Devleti ve Türkmenler Akşehir, Konya, Ankara, Aksaray bölgesine, ayrıca Danişmentlilerin hâkim olduğu Kayseri ve bölgesine dağıldılar. Bu bölgeler Türkmenlerin hayvanlarını otlatabileceği, yaylak ve kışlak hayatına uygun bölgeler idi. Türkiye Selçuklu Sultanı I. Kılıçarslan, Haçlılara karşı mücadelesi sırasında devletin başkenti olarak Konya’yı hiç düşünmedi. Malatya’yı merkez edinmeye çalıştı ve buradaki mücadelede öldüğünde Meyyafarikin (Silvan)’e defnedildi (1107). Selçuklu Türklerinin başkent olmaya uygun müstahkem Malatya, Kayseri ve Sivas gibi şehirlerin Danişmentlilerin elinde olması ova üzerinde bulunan Konya etrafında toplanmalarına sebep oldu. Kılıçarslan’ın oğulları Şehinşah ve Mesut döneminde Konya, Türkiye Selçuklu Devleti’nin merkezi oldu.

gevale-kalesi.jpg

GEVALE KALESİ'NİN BAŞKENTLİK YOLUNDA ÖNEMLİ ROLÜ

Konya düşmanlara karşı korunaklı bir yer olmamasına rağmen Gevale Kalesi ile beraber Türk savaş taktiğinin uygulanabileceği bir yerdi. Yani Selçukluların Konya’yı başkent yapmalarının en önemli sebeplerinden birisi, Gevale Kalesi olmuş. Beyşehir’e kadar uzanan sahanın ormanlık olması, böylece Konya’nın savunulması ve gerektiğinde boşaltılmasının çok kolay olması en önemli sebepti. Gevale Kalesi’nin Konya’nın savunmasında ne kadar etkili olduğunu, Sultan Mesut (1116-1155) ve oğlu II. Kılıçarslan (1155-1192)’ın önce Bizans (1146) sonra da Haçlılara karşı uyguladıkları savunmada görülüyor. Ancak burada uygulanan savaş taktiği şehrin savunma zafiyetini de gösterdiğinden Sultan Mesut ile beraber şehre, özellikle Gevale Kalesi’nden gelecek tehlikelere karşı, tahkimat yapılmaya başlanmış. Rükneddin Süleymanşah’ın oğlu III. Kılıçarslan’ın adını taşıyan 600/1204 tarihli burç kitabesi inşaatın varlığını gösteriyor. Alâeddin Keykubat büyük surları yapmadan Gevale Kalesi tarafına 610/1214 tarihinde tahkimat yaptırmış.

demircag-duvar-kalintilari.jpg

gevale-kalesi-1.jpg

SULTANLARIN YAYLAK OLARAK GİTTİKLERİ BİR YERDİ

Gevale Kalesi’nin askerî özelliğinden başka, Selçuklu sultanlarının özellikle yaz aylarında yaylak olarak gittikleri bir yerdi. Kaynaklara göre başkent olmasından dolayı “dârü’l-mülk” unvanı alan Konya’nın yanı sıra Gevale Kalesi’nin de bu unvanla anıldığı olmuş. Böyle anılma, Gevale Kalesi ve civarının Selçuklu Sultanlarının ikamet ettiği ve ordunun bulunduğu yer olmasından dolayı olmalı. Bu da kale civarında Selçuklu sultanlarına ait bir sarayın varlığına delalet edebilir. Gevale Kalesi’nin müstahkem özelliğinden dolayı devletin hazinesi de burada olmalı. Barış zamanlarının kış aylarında Selçuklu sultanları burada avcılık yapıyordu. Selçuklu Devleti’nde sultan ava çıktığında bütün ordu da ava çıkıyor, böylelikle barış zamanında da ordu savaşa hazır tutuluyordu. Alâeddin Keykubat, Alaiye’de sadece av yapabilmek için şikâr-hane (av hane) inşa ettirmişti. Gevale Kalesi civarındaki saray da bu tür faaliyetlerde önemli bir rol oynamaktaydı.

GEVALE’YE SIĞINMAK İSTEMİŞ, HİSARIN KAPISINDA ÖLMÜŞ

Türkiye Selçuklu Devleti’nin Moğol tahakkümüne girmesi ile de önemini kaybetmeyen kale, genellikle hapishane görevi görmüş ve Moğollara isyan eden Karaman ve Eşrefoğullarının istila alanı olmuştur. Osmanlıların Fatih zamanında Konya’yı fethi sırasında (1464) İbrahim Bey Gevale’ye sığınmak istemiş, hisara giremeden hisarın kapısında eceli gelerek ölmüş.

Kaynak:Pusula Haber

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.