*Cemaat, STK (adına ne dersek diyelim) hangi alanda çalışıyorsa devletin organları tarafından denetim altına alınmalı. FETÖ benzeri yapılanmalara izin verilmemeli. Çünkü bugünkü FETÖ, yarın karşımıza başka bir grupla çıkabilir. Özellikle çok kapalı yapılarda aynı tehlike söz konusu olabilir. Bir örgüt, son vuruşuyla ortaya çıktıktan sonra mücadele etmektense yılanın başı küçükken ezilmelidir.
*Devlet gözetimi ve denetimi altında olmayan merdiven altı yerlerde din eğitimi ve öğretimi yapılmasına izin verilmemeli. Doğru din okullarda verilmeli. Çünkü din bizim yumuşak karnımızdır. Bizim doğru ve yeterince vermediğimiz din, kapalı kapılar ardında başkası tarafından anlatılırsa bunun bize neye mal olduğunu hep beraber tecrübe ettik.
*Devletin kurum ve kuruluşlarını belli bir zihniyete teslim etme yerine bu ülkenin tüm mozaiklerinin devletin her yerinde görev almasına özen gösterilmeli. Bunun için herkesin kabul edeceği adalet, ehliyet ve liyakat gibi genel geçer kuralları alımlarda esas kılmalı. Torpil ve adam kayırmacılığın her türlüsü ayaklarımızın altına alınmalı.
*Başta devletin tüm kamu kurum ve kuruluşları olmak üzere amme adına iş yapan kim veya neresi varsa hepsinde şeffaflık ve hesap verebilirlik esas olmalı.
*Başta siyasiler olmak üzere sorumluluk mevkiinde olanlar toplumu ayrıştırıcı dil kullanmayı terk etmeli, kimse kimseyi ötekileştirmemeli. Aralarında iletişim asla ihmal edilmemeli.
*En iyi ve en güzel hizmetin devlet eliyle verildiğini devlet herkese göstermeli. Bu konuda vatandaş devletine güvenmeli. Kimse bir başka arayış içerisine girmemeli.
*Devlete küs, kırgın olanlara ve dışlanmış sendromu yaşayanlara zeytin dalı uzatılmalı, gönülleri alınmalı.
*Adalet hızlı çalışmalı, zamanında karar vermeli, siyasi yargılama olmamalı.
*Birlik ve beraberliğimize halel getirecek hal ve söylemlerden kaçınılmalı. 15 Temmuz sonrası oluşan Yenikapı ruhu yeniden canlandırılmalı. Toplumsal barış için elden ne geliyorsa yapılmalı. Devlet ve millet bütünleşmesi yeniden sağlanmalı.
*Bu ülkede yaşayan herkes, tedbiri elden bırakmadan birbirine güvenmeli ve güven vermeli. (Çünkü bugün en büyük sorunumuz bu. Kimse kimseye güvenmiyor) Kimse bu ülkeyi diğerinden kurtarma mücadelesine girmemeli. Birbirimizle mücadelemiz bu ülkeye nasıl daha iyi hizmet edilir üzerine olmalı.
*Lise ve üniversite öğrencilerinin kalabileceği barınma ihtiyacı devlet eliyle giderilmeli.
*Haksız yere kamudan ihraç edilen varsa bunların mağduriyetleri çabucak giderilmeli. İlgili komisyonlar daha hızlı çalışmalı.
*Hangi sebeple olursa olsun işini kaybetmiş ve yeni bir iş bulamamış kişilere imkanlar ölçüsünde devlet yardım etmelidir. Çünkü devletin bu kişilere esirgediği yardımı bir başka el yaparsa bu kişiler, ekmeğini yediği kapıya hizmet edebilir.
*Terörle mücadele anlayışımızı yeniden gözden geçirmede fayda vardır. Her konuda olduğu gibi bu konuda da toptancı davranmamak gerekir. Tecrit etme yerine kazanma yolu tercih edilmeli.
*Eleştiri kültürü bu topluma yerleşmeli, her eleştiri yapan düşman bellenmemeli.
Allah bizi bir daha 15 Temmuz benzeri bela ve musibetleriyle imtihan etmesin. Birlik ve beraberliğimizi daim eylesin. Birlik ve beraberliğimiz ve toplumsal barış zedelenirse benzeri saldırılarda maazallah bir daha başarılı olamayız.