Konya’da 2016’nın en önemli olayı, bana göre yağan kardır.
İkincisi, 15 Temmuz’dan sonra OHAL’le birlikte yoğunlaşan FETÖ operasyonlarıdır.
Üçüncüsü, istifaya zorlanmak suretiyle Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu Başbakanlığındaki 64. Hükûmetin görevine, 22 Mayıs’ta Cumhurbaşkanlığı makamı tarafından son verilmesidir.
Dördüncüsü ise, Danıştay’ın aldığı bir kararla Valiliklerin, okulları, İmam Hatip Orta Okulu’na dönüştürme yetkisini elinden almasıdır.
Beşincisi de, İran-Rus işbirliğiyle birlikte Konya’yı da yakından ilgilendirdiği için Halep’in düşmesidir.
***
Konya Ovası’nı beyaz örtüyle kaplayan kar, başta çiftçimiz ve üreticimiz olmak üzere köylümüz ile birlikte herkesin yüzünü güldürmüştür.
Kar demek, sevinç demektir…
Kar demek, sağlık demektir…
Kar demek, bereket demektir…
Kar demek, rahmet demektir.
***
Bir seneyi daha geride bırakıyoruz.
31 Aralık 2016 Cumartesi -2016 tarihli Diyanet Takvimi’nin son yaprağında;
“… Mücahid, Allah’a itaat yolunda nefsi ile cihad edendir…” (İbn Hanbel) hadisi ile “Ey insan! Yüce Rabbin hakkında seni yanıltıp aldatan ne oldu?” (İnfitâr, 82/6) âyeti dikkat çekiyordu.
Günün Duası da anlamlı:
“Allah’ım! Yaptığım işlerin kötülüğünden de henüz yapmadığım işlerin kötülüğünden de Sana sığınırım” (Müslim, Zikir).
***
2016’nın muhasebesini yapmak adına hadis, âyet ve duayı birlikte ele aldığımızda, nefsimizle ne kadar cihad ederek hakiki mücahidlerden olduk mu?
2016 senesinde bizi yanıltıp aldatan yoksa ŞEYTAN olmasın…
2016 yılında yaptığımız eylemlerin kötülüğü varsa; -hatasız kul olmaz az çok yapmışızdır- 2017’de henüz yapmadığımız işlerin şerrinden Allah, şimdiden bizleri korusun ve O’nun (azze ve celle) engin merhametine, affına ve hoşgörüsüne sığınmaktan başka çare yok!
***
FETÖ/PDY yapılanması, yâni devlet içinde devlet oluşturulmasıyla ilgili bugüne kadar pek çok şey yazıp çizdik.
FETÖ’nün çok tehlikeli ve Türkiye’yi senelerce uğraştıracak bir yapılanma olduğu, 15 Temmuz’daki devleti ele geçirme ve işgal operasyonuyla bariz bir şekilde anlaşıldı. Bu örgüt yapılanmasının Amerika’nın New York eyaletindeki Yahudi ve Siyonist kuruluşların yapılanmasıyla bire bir benzerlik taşıdığı da ortaya çıktı.
Amerika-Britanya-İzrail’in içimizdeki TRUVA ATI olan FETÖ’nün kötülükleri, ne yazık ki yeni yılda da artarak devam edecek.
Hiç kimse 2017’nin 2016’dan daha iyi olacağı hayali ve serabına yakalanmasın…
Görünen köy kılavuz istemez.
Bazılarınız, “Azizim ağzını hayra aç” diyebilir…
Ama 2017, 2016’dan daha kanlı, daha acı verici, şehitlerimizin sayısının daha artacak olması karşısında fazla ümitli olmamak gerektiğini hatırlatmak da bize düşüyor.
Türkiye’nin son 200 yılı, Dünya’nın ise son 300 senesinde olanları tarihi gerçeklikle ele alıp, 2016’nın muhasebesini çok iyi analiz edip yorumladığımızda; ortaya çıkan tablodaki manzara hiç de bizim lehimize değil.
Tabloyu yapan ressam yabancı ve elinde tuttuğu fırça da bize ait değil. Ressamın zihniyeti bulanık ve bakış açısı da sakat olduğundan haliyle dünya ölçeğinde çizdiği tabloda; kan izleri, ölüm kusan silahlar, dağılıp parçalanmış cesetlerle birlikte üçe-dörde bölünmüş sınırları belli olmayan devletçikler yer alıyor.
2016’daki olayları değerlendirmeye devam edeceğiz.
AZİZİM DİYOR Kİ…
Elbette ne Noel Baba, ne de Noel Ağacı bizim kültürümüze ait parçalar değil.
Merhum İsa Ruhi Bolay’ı defnederken Musalla’daki tabelada yazan “Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz. Nasıl ölürseniz öyle haşrolursunuz” hikmetli sözü, beni son derece düşündürdü.
Noel Baba’ya yumruk atan cühelâ resmi sizlerle paylaşıyor ve altına da şunu yazmak istiyorum:
“Câmide Müslümanlık, sokakta canavarlık olmaz!”
“İçimizdeki beyinsizler yüzünden bizi helâk etme Allah’ım!”