Bazı olaylar vardır…
Tarihe not edilir…
Unutulmaz, unutturulmaz, unutması da mümkün olmaz…
2023 yılına genel olarak baktığımızda hem Türkiye hem de dünya gündeminde önemli yer edinecek olan birçok olayı yaşadık…
Şubat ayında yaşanan ve izleri halen silinmeyen, hepimizi derinden etkileyen, yaralarını el birliğiyle sarmaya çalışsak da fiziki etkilerini uzunca bir süre kaybettiremeyeceğimiz, oluşturduğu yıkımla ‘Asrın felaketi’ olarak yorumlanan, Kahramanmaraş merkezli 11 ilimizi etkileyen, dolaylı olarak tüm Türkiye’yi etkisi altına alan depremler ülkemizi hakikaten çok yordu…
Hafızalardan kolay kolay unutulmayacak bir olaydı bu. Unutmamak da gerekiyor. En azından deprem gerçeğiyle yaşamayı öğrenene kadar unutmamak gerekiyor.
Japonya’da önceki gün meydana gelen 7,6 şiddetindeki depremde yıkılan bina sayısı, yaralananlar ve hayatını kaybedenler ile Türkiye’de geçtiğimiz yıl yaşanan depremler kıyaslandığında depremle yaşamayı öğrenenlerin hayatta kalma konusunda daha başarılı olduklarını görüyoruz.
Türkiye açısından siyasi, sosyolojik, ekonomik, olumlu ya da olumsuz manada birçok gelişme yaşanmış olmakla birlikte 2023 Türkiye’si için depremden öte hiçbir şey geçemez. Allah bir daha böyle acıları yaşatmasın. İnşallah böylesi büyük yıkımlara ve on binlerce insanımızı kaybettiğimiz büyük acılara yol açan depremler olmasın. Olacaksa da –ki olmama ihtimali yok- bizi bu kadar yıpratmasın…
Dünya geneline baktığımızda ise insanlık alemi için en acı olay olarak savaşları görüyoruz. 2023 yılı birçoğumuz için 3. Cihan Harbi’nin başlayacağı bir yıl olarak bekleniyordu. Nitekim bu beklentiyi karşılamaya gebe olan birçok olay yaşandı. Rusya – Ukrayna Savaşı bize en yakın konumda olduğu için dikkat çekiyordu. Ancak dünyanın dört bir yanında yönetim krizleri, darbeler, iç savaşlar baş gösteriyordu…
Asıl mesele ise 7 Ekim tarihinde başlayıp 2024 yılına kadar sirayet eden, bir an bile durmayan büyük bir mezalimin yaşandığı Filistin topraklarındaki İsrail melaneti gerçeğiydi…
Anlatmaya sığmayacak, insanım diyene yakışmayacak, acıdan yürekleri gerçek manada sızlatacak görüntülerin onlarcasına her gün şahit oluyoruz…
Önemli olan aslında bizim değil, bu zulmete yol açanların görmesi. Onların vicdanının sızlaması. Siyonist ve hatta terörist İsrail’in dur durak bilmeyen, sınır tanımayan, haddi hududu olmayan zulmü ne acı ki halen devam ediyor.
İnsanız ya hani…
Yine de içimizin bir yerinde tüm olumsuzluklara, önümüzdeki simsiyah tabloya rağmen halen umudumuzu yitirmiyoruz. Belki de bizim içimizdeki umut filizlerinin yeşermesinin asıl nedeni Filistin’in birçok bölgesinde yaşanan bu zulme karşı dik duruş sergileyip teslimiyet örneği gösteren bütün Filistinli Müslümanlardır…
Allah onların yar ve yardımcısı olsun. Onlara bu zulmü yapanların ıslahı mümkün görünmüyor. Rabbim Siyonist İsrail’i kahretsin. İsrail yıkılsın. Zulüm bitsin. O topraklar yeniden insanlık yeşersin. Adaletle hükmedilsin. 2024 Filistin’in özgür, Gazze’nin hür, Kudüs’ün gurur yılı olsun.
Kısacası Allah beterin beterinden korusun. 2023 gibi bir 2024 olmasın…
Miladi yeni yılımız hayırlara vesile olsun.