Kelimelerinde düsturu vardır. Kimi kelimeler kırk yıllık hatırı bekler kimi kelimeler kırk yıllık hatır için sebep olmayı bekler. Kelimelerinde hatırı vardır. Hatırla onları biriktirirsiniz sonra anmaya başlarsınız gözyaşlarıyla.
Yaprak gibi eskir ama sabittir. Hatırla olunca mühürletiverir. Mühürlenen kelamlar hatır için hazırlanan acı kahve ile açılı verir. Ee hatırla olunca kahvenin de kelamında acılığı kalmaz.
Hatır ile oluşan kahve hatır bırakınca gönüllerde 40 yıllıda ömür boyu da tat bırakır damaklarda. Ve dostluğun adı oluverir. 40 yıllık hatır kahvenin fincandaki adı da.
Kelimelerinde hatırı desturu kapısı çıkar ortaya sonra kokan telve gibi iz bırakır zihinlerde. Hoş bir seda anı bırakır yüreklerde. Zamanın biriktirdiği anılara ve izlere şükredersiniz kendinizce. Ve hatır ile oluşan yürekler için dua edersiniz istemsizce.
40 yıllık hatırı oluşturanda duadır zaten. İçtiğimiz acı kahvenin acılığından ziyade ettiğiniz muhabbetin koyuluğu ve derinliğini oluşturur samimiyeti.
Sonra dua oluverir birden avcunuzun içinde. Kapıyı destur ile çalan kelimler destur ile girince hatır dergâhı medresesinde yılların vereceği emek ve saltanat oluşur birden.
Ve yayılıverir boşluğa muhabbettin sesinden. Yıllar geçer dergâhtan çıkan kelimeler ziyarete gelince telvenin 40 yıllık hatırı girer devreye. Ve yine destur ile girer hatırlı gönüllere…