Malumunuz olduğu üzere 31 Mart 2024 Pazar günü biz seçmenler, bizi yerelde idare edecek kişileri belirlemek üzere sandık başına gideceğiz…
Kim bunlar, yani kimi seçeceğiz diye soracak olursanız, Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı, Karatay Belediye Başkanı Hasan Kılca ve Meram Belediye Başkanı Mustafa Kavuş dışında hiç birini ben de bilmiyorum…
Bu saydığım isimlerle ilgili de yapıp ettikleri, Konya’daki koordineli hizmetleri ve il teşkilatının yaklaşımı ile mevcut adaylar olarak söyleyebilirim. Zira siyasette bir gün bile çok uzun zamanken, sandığa gideceğimiz yaklaşık 129 gün içerisinde bir şeylerin değişmesine imkansız gözüyle bakmamak gerekir…
Diğer yandan geçtiğimiz bir hafta boyunca gerek AK Parti’den, gerek CHP’den, gerek MHP’den ve gerekse ilginç bir şekilde Yeniden Refah Partisi’nden kulağımıza fısıldanan bir hayli isim oldu.
Bunları kulağımıza geldiği gibi paylaşmanın pek de doğru olmayacağını düşünerek sustuk, işitmemiş gibi davrandık…
Aday olacağı konuşulan isimler de çıkıp yüreklice ben adayım diyemediği ve sadece üzerimizden kamuoyuna yoklama çekiyorlarmış gibi geldiği için sessiz kalmayı daha çok yeğledik.
Bugün seçime gidilen sürecin en önemli kilometre taşlarından birini yerine koyacağımız gün…
Tabi yeniden süre uzamazsa veya başkaca şeyler ortaya çıkmazsa…
AK Parti, 31 Mart tarihinde yapılacak olan seçimlerde belediye başkan aday adayı olmak isteyenler için son başvuru tarihinin bugün, yani 22 Kasım olduğunu ilan etti. Esasen, 17 Kasım diye duyurmuştu da sonradan 22 Kasım’a süreyi uzattı.
Bu süre içerisinde merkez dışında kalan ilçelerden bir değil, iki değil, üç, dört, beş… aday adayı başvuru yapıldığını biliyoruz.
Diğer yandan devlet memuru veya herhangi bir oda, kooperatif ve benzeri sivil toplum kuruluşunda başkan veya yönetici konumunda olanların da bağımsız ya da herhangi bir siyasi partiden aday adayı olabilmeleri için 1 Aralık 2024 tarihine kadar bulundukları görevden istifa etmeleri gerekiyor.
Yani bir takım koltuklara oturabilmek için, mevcut koltuklardan kalkmak gerekiyor.
Koltuk sevdası öyle bir şey ki başkan olmayı isteyen bazı adaylar, bir taraftan daha büyük bir koltuğa oturmak isterken, diğer yandan da ‘Dimyata pirince giderken eldeki bulgurdan da olur muyum’ düşüncesiyle oturduğu koltuktan kalkmaya cesaret edemiyor.
Bu git geller içerisinde kalanlara tavsiyem, kendinize güveniyorsunuz, amacımız hizmet etmek, millete faydalı olmak, başarılarınıza yeni başarılar eklemek ise buyurun işte meydan. Korkmayın. Kalkın oturduğunuz ve sımsıkı sarıldığınız o koltuktan. Kaybedeceğiniz en fazla bir koltuk olur.
Bugün Türkiye Cumhuriyeti’nin en büyük makamında oturan, seçilmiş en zirvedeki isim olan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, sadece aday olduğu ve aday olmaktan korkmadığı için o koltuğa oturmayı başardı.
OTURMAKTAN KORKULAN
TEK KOLTUK BU KOLTUK!
Haa unutmadan…
Aday olmaya, başkan seçilmeye korkulan bir koltuk yok mu? Var elbet…
O da Konyaspor Başkanlığı için ayrılmış olan koltuk…
Deve dişi gibi adamların bu koltuğa oturmaktan nasıl tedirgin olduklarını, süreci yönetememekten, borcu ödeyememekten, başarılı olamamaktan ve Konyaspor sevdalılarının tepkisini çekmekten, kısacası Fatih Özgökçen’in başına gelenlerin kendi başına da geleceğinden korkanlar, Konyaspor başkanlığıyla ilgili koltuğa iç geçirerek uzaktan bakmakla yetiniyor.
20 Kasım’daki olağanüstü genel kurulun özeti aslında bu.
Neyse, 27 Kasım’da koltuğun sahibi elbet belli olacak. Az kaldı. Bekleyip görelim koltuğa kimin oturacağını.