Çok şükür bugün yine siz samimi dostlarımızdan okurlarımızdan gelenlerle ve bize aktarılanlarla dolu, dolu bir köşe yazısı yazmaya çalışacağız.
Lafı uzatmadan hemen konularımıza geçelim.
SAADET MAHALLESİ KİRİŞDAĞI
SOKAK SAKİNLERİNİN İSTEĞİ
Bu fotoğrafları gönderen okurumuz altına da şunları yazıyordu;
“Abi buradaki çöp 4 gündür burada. Ne gelen var ne alan. Şu andaki Meram Belediyesi çalışanları belki de biz gideceğiz deyip işi biraz savsaklıyor ya da savsaklattırıyor sanırım…”
………….
Biz yazdık ilettik. İnşallah en geç bugün buradaki tüm çöplerin alınmış olacağına inanıyoruz.
MERAM YENİ YOL’DA
HİNDİSTAN SOKAĞI
Yine dün sabah bir işadamımızın önce bize şu fotoğrafları gönderiyor
Sonra da altına şunları yazıyordu; “Abi günaydın Meram Yeni Yol Eğitim Araştırma Hastane karşı sokak. Meram Yeni Yol’dan da giriş var. Aşkan Caddesinden de giriş var. Sokak her sabah sağlı sollu park etmiş arabalarla dolu. Burada kaldırım yok çocuklar ve servisler her sabah sıkışık her sabah ayrı bir zulüm. Polisler hastanene önünde ama bu sokağa hiç girmezler. Burası tam bir Hindistan Sokağı oldu. Ya tek yön yapın ya da sağlı sollu park yaptırmayın. Abi bir yardım bekleriz senden inanın zor durumdayız.
Ha bu arada hastanenin arkası otopark dolu, otoparklar günlük 2 TL ama boş dururlar.
Meram Yeni Yol’da bir Hindistan Sokağı gibi, sokağımızın ismi Piyale Sokak abi…
…………….
Dün sabah saatlerinde ben de hastanenin önünden iki defa geçmek zorunda kaldım. Evet okuyucumuzun dediği gibi polisler sağlı sollu trafiğin rahat akması için tedbir almışlar ve adeta nöbette idiler. Ama önü ama arkası biz her şeyi polisten bekliyoruz. Biliyorum buranın arkasında ve yanında 5-6 otopark var ama kimse otoparka girmiyor. Yolun kenarına park edip gidiyorlar. Biz her ne hikmetse hep bana hep bana zihniyetinden bir türlü kurtulamıyoruz.
BİZİM İŞLER NİYE
HEP GÖSTERMELİK?
“Bizim işler hep niye göstermelik Uğur abi” diye yazan şehir sevdalısı ülke sevdalısı dostumuz arkasından hemen şu fotoğrafları gönderiyordu;
Sonra şöyle devam ediyordu;
“Uğur abi burası Nalçacı…. Her gün kızımı buradan okula götürüp getiriyorum. Abi böyle bisiklet yolu mu olur?
……………………
Ben bilmem büyüklerimiz bilir değil mi? Cevabını da onlar verecektir.
BURADA KONTROLLÜ GEÇİŞ NİYE VAR Kİ?
Dedik ya dün sabah okurlarımız ve dostlarımız tarafından oldukça bereketli bir şekilde güne başlıyorduk. Bir başka okurumuz şu fotoğrafı gönderip;
Altına da şunları yazıyordu;
“Uğur abi burası Dedeman tarafından gelip Nalçacı caddesine gidiş yönündeki Sille battı çıktısı. Abi burası iki şeritli bir yol. Trafik ışıklarına geldiğiniz zaman ise sağa kontrollü dönüş var. Ama bu yol zaten iki şerit ve sağa dönüş imkânınız yok. Allah rızası için yaz da bari insanların gözünün içine baka baka işlemeyen kontrollü dönüş lambasını yakmasınlar. Bu dalga geçme gibi bir şey”…
…………
Bu yolu ben de sık kullanırım. Okuyucumuz doğru söylüyor mu? Evet çok doğru söylüyor. Belki kontrollü dönüş ışığını koyanlar trafiğin rahatlaması için yapmışlar ama yol dar, yol dar, yol dar…
AHMET HOCAMA ZARAR VERMEYİN
Bu gün istemeye, istemeye bir konu için görüş bildirmek zorunda kalacağım. Allah eksikliklerini göstermesinler bize inanan güvenen Külliye ile bağlantılı “Başbakanlar” kim olursa olsun direk Reis’e ve sadık ekibine bağlı dostlarımız var.
İki gün önce Sayın Ahmet Davutoğlu ile ilgili olarak, dahası bizim hemşerimiz olduğu için, kendisine de büyük saygımızın olduğunu bildikleri için bizimle bu konuyu paylaşan abimiz ile epey bir dertleştik.
O zaman gelelim sadede.
Herkesin dilinde, bilenin de bilmeyenin dilinde bir siyasi dedikodu var “Ahmet Davutoğlu parti kuruyormuş”…
Doğru mudur yanlış mıdır? Bilemeyiz. Ancak ateş olmayan yerden de duman çıkmaz değil mi? Sonra Ahmet Hoca’ya yakın isimlerinin sosyal medya paylaşımlarına bakıyorsunuz sanki bu iddiaları doğruluyor.
O zaman bizde kendi kendimize konuşmaya başlayalım mı?
Sayın Ahmet Davutoğlu’nun Başbakanlıktan alınış biçimi sizce şık oldu mu?
HAYIR.
Hem de hiç şık olmadı.
Bugün AK Parti’nin üst düzeyinin vatandaşlarımızı ayrıştırıcı bir dili tercih etmesi sizce doğru mu?
HAYIR…
Biz inanıyoruz ki bu dili kullananlar da bu durumdan hoşnut değil ama. Ortada mutlak kazanılması gereken bir sandık var. Ve bunun içinde bu dil mubah.
Yeni parti kurdurma ya da fikri ile Sayın Ahmet Hoca sizce bir tuzağa doğru mu çekiliyor?
EVET…
Bence bu gerçek anlamda Türk siyasetinin en temiz, en iyi niyetli bilgili donamlı zeki insanı bir oyun içinde oyuna kurban edilmek isteniyor.
AK Parti’nin üst çatısında en etkin olan gruplardan İstanbul grubu Reis’ten sonraki liderlik operasyonlarında Ahmet Hoca’ya nasıl bakıyorlar?
Bu yeni parti çalışması sizce kime yarar? Ya da yarayacaktır?
Diyelim ki Ahmet Hoca partiyi kurdu. Bugün olduğu gibi bir “bilen” mi olur? Yoksa “bölen” mi olur?
Tekrar başa dönüyoruz.
…………….
Sayın Ahmet Davutoğlu gibi donanımlı insanımız bu topraklarda kolay mı yetişiyor?
Hadi böyle 10 isim sayın desek kaç tane sayabilirsiniz?
Eeeee bu kadar kolay yetişmeyen insanımızı niye bu kadar çabuk yok edeceğiz diye çırpınıyoruz ki?
Bence bugün için böyle bir çalışma ile Sayın hocamıza yazık etmiş olacağız.
………….
Burada bir es koyup biraz geriye gidip şöyle bir yorum yapsak katılır mısınız?
Bazı büyüklerimizin vakti zamanında bir iddiası vardı, Milli Nizam Partisinin doğuşu Adalet Partisinin hızını kesmek için kurulmuştur.
Durun Milli Görüşçü güzel abilerim öyle kızmak darılmak ve öfkelenmek yok.
Bu iddia yanlış ise, 70’li yıllarda Milli Görüş yöneticileri o gün için “Allahsız” denilen siyasilerle koalisyon ortaklığı yapmamış mıdırlar?
………………..
Lütfen geriye bakıp siyasetteki güç zehirlenmelerini okuyunuz.
İstanbul’daki bizim Konya lobisinin artık yanlış yapma şansı kalmamıştır.
Tekrar söylüyorum 31 Mart öncesi siyasette kullanılan dil yanlıştır. Madem bölücülüğe, bölücü PKK’ya FETÖ’ye karşıyız (Evet karşıyız. Son derece doğrudur) Ama bu dil de bizleri bölmüyor mu?
Sayın Davutoğlu’nun Ahmet Hoca’nın siyasette artık hata yapma şansı yoktur.
Kurucu şehir olarak yola çıkanların toplumsal tabanı olmalıdır.
Sayın hocamızı uçuruma sürüklemek isteyenler, kendisini tuzağa çekmek isteyenlere karşı hocanın ekibi daha titiz akıllı zeki ve ferasetli olmak zorundadır.
Oysa Reis Davutoğlu ile arasındaki buzları eritmemiş miydi?
İhale alamayanlar, sistemin içine girmeyenler, giremeyenler şimdi ne yapacaklar?
Bize ulaşan şu bilgiler diyelim ki yalan ve yanlış.
“Berat Bey bile Ahmet Hoca’nın parti kurması konusunda kurabilirler” demiş…
Bu sizce mantıklı mı? Mantıklı ise niyetiniz halis midir?
(Bunları hep birer siyasi argüman olarak görün lütfen)
……………….
Tekrar Ahmet Hoca’nın etrafındaki parti kurulması yönünde çırpınanlara dönüyoruz.
Ahmet Hoca’nın bir toplumsal tabanı var mıdır? Vardır.
Peki Sayın hocamızı böyle bir uçuruma doğru sürüklemek için yakasından paçasından çekiştirenlerin toplumsal tabanları var mıdır? HAYIR, yoktur.
…………..
Aman bugünlük benden bu kadar. Gaza gelip her aklıma geleni de yazmamalıyım.
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Beden ölür çürür cana bakın siz. Kim kiminle yürür ona bakın siz. Bırakın dönsün dönme dolaplar. Hak’tan hakikatten yana bakın siz.
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Nalçacı’da Perşembe Pazarı trafiği kepazeliğine bir son verebildiğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.