Ak Parti 2. Olağanüstü Kongresi'nde, vedâ eden ve vefâ gören başbakanların konuşmalarını dinledim.
Gazetelerin bulmaca eklerinde bazen iki fotoğrafı yan yana koyarlar; “aradaki 7 farkı" bakalım bulabilecek misiniz derler. İki Başbakanın fotoğrafını yan yana koyun ve aradaki farkı siz bulun.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a istifasını sunmadan önce Ak Parti Genel Başkanı ve Başbakan sıfatıyla son konuşmasını yapan Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu, her ne kadar bu kongreye "vedâ değil, vefâ kongresi" olması temennisinde bulunduysa da, siyasette 'vefâ'ya yer olmadığı ve sadece bir semtin adı olduğu gerçekleşti. Sayın Davutoğlu, 20 aylık hizmet dönemini kendi deyimiyle "onurla, şerefle” tamamladı. Yeni MKYK listesinde Prof. Dr. Mehmet Babaoğlu ve Selçuk Öztürk isimleri yer almadı. Böylece AK Parti'de Davutoğlu devri ekibiyle birlikte silinme dönemine girdi. Siyaseti bırakmayacağını dile getiren Davutoğlu, bundan sonra nasıl bir yol izleyecek? Elbette bunu zaman gösterecek. "Onur, vefa, dava" gibi değerlere konuşmasında vurgu yapan Davutoğlu, partililerden "şahitlik" ve "helallik" isteyerek başbakanlığa vedâ etti. Davutoğlu ayrıca "Güç yozlaşmasına düşmemeliyiz" diye önemli bir vurguda yaptı. Davutoğlu, konuşmasını şöyle bitirdi: "Allah bizlere Huzur-u İlâhîye'ye vardığımızda 'ak' alınla varmayı nasip eylesin."
AHMET SORGUN DÖNEMİ
Ak Parti yeni MKYK listesinde Konya'dan sadece Ahmet Sorgun girebildi, teselli mahiyetinde. Hayırlı olsun. Ahmet Bey’in siyasette edindiği tecrübeler ışığında kendine has bazı ilkeleri de var. Meselâ; “Aidiyet olmadan siyaset olmaz” diyor. Bir başka kıstası da şöyle: “Konjoktürel ağırlık değil, özgül ağırlıktır siyaset.”
Ak Parti’de “özgül ağırlık” bu kongrede ayakta hissedildi ve görüldü.
Konya'da ‘Ahmet Sorgun’ ismi üzerinden siyaset nasıl bir şekil alacak? Konya'nın âlî menfaatleri Ankara'da nasıl temsil edilecek? Yatırımlar, Başkent Ankara'da Bakanlıklar arası bundan böyle nasıl takip edilecek? “Siyaset denge işidir” diyen Ahmet Bey, bu dengeyi Konya’da nasıl sağlayacak?
Anlaşılan o ki, yeni Bakanlar Kurulu'nda –sürpriz bir gelişme olmazsa- Konya'dan herhangi bir isim yer almayacak! Konya gerçekten zor bir döneme giriyor. Türkiye otobüsü zaten zor virajda. Biz sistemden çok değişen kaptanları konuşmakla meşgulüz.
Allah sonumuzu hayreyleye. Vatanımıza, milletimize ve devletimize zeval vermeye.
***
Türkiye, Başkanlık Sistemine doğru hızla ilerliyor. Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan, kongreye gönderdiği mesajında, yeni Başbakan Yıldırım’a; ‘Partili Cumhurbaşkanlığı’na geçişte “Önümüzdeki dönemde, Yeni Anayasa ve yeni yönetim sistemi arayışları çerçevesinde, Cumhurla Başkanı, Cumhurbaşkanıyla siyasi kadrosu arasındaki iklimi olumsuz etkileyen bu çarpık uygulamanın giderileceğini umuyorum” şeklinde bir görev de yüklüyor.
Kongrede ‘hazırol’ vaziyette dinlenilen bu mesaj bana göre, ‘Partili Cumhurbaşkanlığı’na fiilen geçişin bir başlangıcı sayılır. Başkanlık Sistemi'nin nasıl olacağına ve Yeni Anayasa'nın nasıl yazılacağına dair endişeler elbette yok değil. Erken seçim ise şu aşamada biraz zor görünüyor.
MHP'deki gelişmeler Türk siyasetinde bir "kelebek etkisi" yapabilir mi?
Neden olmasın...
AZİZİM DİYOR Kİ…
Delikanlı altıncı kattan aşağı düşer. Gürültüye bütün çevredekiler merakla koşar gelirler. Toz duman içinde kalan delikanlıya büyük bir heyecanla sorarlar:
“- Nasıl düştün?”
Delikanlı
“- Valla bilmiyorum, ben de daha şimdi geldim.”
Siyaset de böyle midir?..