Yerel seçimler öncesi AK Parti Genel Başkanı ve Başkan Reis’in ısrarla üstüne basa basa demesine rağmen, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin tavizsiz ve net kelimelerine rağmen biz taaa son seçim ittifakından bu yana diyoruz ki tabanda AK Parti-MHP ittifakı yok.
AK Partililer MHP’lilere kızıyor, MHP’liler AK Partililere. Hadi bu cümleleri hafifletelim AK Parti-MHP ittifak söylentisinde uyanık kurnaz siyasetçisinden, saf temiz vatandaşına kadar “ten uyuşmazlığı” var.
Tamam her iki liderde Türkiye’nin içerideki bütünlüğünü koruyabilmesi, dışarıdaki şer ittifakına da “artık yeter dur” diyebilmesi için kerhen de olsa el ele bu işi sürdürmenin gayreti içerisindeler. Liderler bazında tepeden olaya baktığınız zaman bu iş çok doğru bir iş.
Empati yapalım.
Belki Reis de ömrünü verdiği bu siyasi mücadelede “Milli Görüş çizgisi içerisinde” de, Milli Görüş gömleğini çıkartıp, AK Parti’nin işaretini, sembolünü Rabia olarak belirleyip yola çıkarken gelinen son noktada “tek millet, tek bayrak, tek devlet, tek vatan” dedi. Aradan yıllar geçti Reis’e ölümüne bağlananlar, AK Parti’ye gözü kapalı oy verenlerin bile Rabia’nın ne olduğunu bilmediklerini fark eden Reis 2017’de Genel Merkeze broşür yaptırıp bunu partililere dağıttırdı. Bu broşürde de okuyan okuyup öğrenmek isteyen AK Partililere durum tek tek anlatıldı.
Bu broşürü okumayan AK Partili seçmenlere buradan bir kez daha hatırlatalım mı?
İşte broşürde “tek millet” tanımı; “Bin yıldır beraber yaşamış, beraber bedel ödemiş aziz milletimizin tüm fertleriyle, hiçbir ayırım gözetilmeksizin ülkemizin birinci sınıf, eşit vatandaşlarıdır” şeklinde yapılırken, “tek devlet” tanımında da; “Milli iradenin tecellisi ve milletimizin ortak eseri olan Türkiye Cumhuriyeti’dir. Çatısı altında huzur ve kardeşlik içinde özgürce yaşadığımız devletimizdir” ifadeleriyle yapıldı.
“Tek bayrak”; “Rengini şehidimizin kanından alan, hilali ile bağımsızlığımızı ifade eden, yıldızı şehitlerimizin ta kendisi olan bayrağımızdır. Bağımsızlığımıza ve demokrasimize olan tutkumuzdur” sözleriyle anlatılırken; “tek vatan” tanımı da, “Bin yıldır yurt bellediğimiz 780 nim kilometrekarelik vatan toprağımız Türkiye’mizdir. Tek bir karış toprağından vazgeçmeyeceğimiz, bölünmez bütünlüğünden asla taviz vermeyeceğimiz kadim yurdumuzdur” sözleriyle yapıldı.
Yani AK Parti’nin sembolü olan Rabia’yı parmakları ile yapanlar ne yaptıklarını geçen yıla kadar bilmiyorlardı.
Özür dilerim kızmaca yok, Rahmetli Başbuğ Türkeş sonrası yeni MHP’lilere de 9 ışığı say deseniz kaç ülkücü sayar ondan da şüpheliyim de.
(Hızla buraları geçelim iş başka yerlere gidecek. Yani bizim maksadımız yanlış yorumlanacak iyisi mi geç Özteke bunları geeeeeç)
Aslında MHP’nin Bozkurt’u olur da AK Parti’nin Rabia’sı olmazsa olur muydu? Ve de oldurmuştuk.
İşte liderlik budur.
…………
Tabii bunlar ülke genelindeki Ankara merkezli büyük politikalar biz bunlardan anlamayız.
Biz tekrar güzel mübarek Konya’mıza dönelim.
Allah için çok şükür bizim her mevkide her noktada olduğu gibi, AK Parti’nin yenileri ve eskileri de dahil bu cenahta AK Parti’ye gönül veren akıl veren yön veren pek çok samimi dostumuz vardır. Bu insanlar partili arkadaşları ile konuşmadıklarını ve samimi düşüncelerini bizlerle rahatlıkla paylaşırlar.
Aynı durum MHP için de geçerlidir.
Sonuçta bize bu güzel ve güçlü insanlar diyorlardı ki “AK Parti-MHP ittifakı liderler dediği için kerhen oluyor ama biz bu işten hiç mutlu değiliz.”
………….
Bu durum iki kere ikinin 4 ettiği kadar net ve aşikardır.
Sonuçta bu bomba Reis’in geleceğinin akşamı yani pazar günü patladı. Hem de bomba AK Parti ve MHP’nin 1 numaraları tarafından patlatıldı.
Bizim yerel yazılı basında görürsünüz, göremezsiniz onu bilemem ama ulusalda da sosyal medyada da boy boy yer aldı.
Kaçıran okurlarımız için kısaca şöyle özetleyiverelim.
“AKP Konya İl Başkanı Hasan Angı’nın, “MHP ile Konya’da bir ittifakımız yok” açıklamasına, MHP İl Başkanı Murat Çiçek “Üzüldük mü? Hayır. Biz zaten kendi adaylarımızla çıkacaktık” dediler…
…………
Bu samimi, doğru, içten açıklamaları için aslında her iki İl Başkanına asla kızılmamalı ikisi de ayakta alkışlanmalı. Her iki başkan da gerçekten bu açıklamaları ile tabanın sesini vicdani duygularını dile getiriyorlardı. İşin özü ve doğrusu da buydu zaten.
Ne bizim için ne sizin bu durum da yeni değildi. Hatırlayın ya da geçmiş yazılarımıza bakın biz cahil cühela bile yazmışız.
Peki, bundan sonra ne olur?
Hiçbir şey değişmez. Liderine inanan sade vatandaş sandık başına gitti mi liderlerinin sözüne uyar ve ittifaka oyunu atar. Amma partilerinin resmi ve gayri resmi yöneticileri ile bu işe birazcık bulaşığı olanlar asla ama asla AK Partili ise AK Parti’ye, MHP’li ise MHP’ye basmazlar. Çünkü birbirlerine aşırı kinliler.(!)
……………….
Merkez dışındaki ilçelere gelince,
Diğer ilçelerimizde Sayın Angı ve Sayın Çiçek’in dediği gibi asla ittifak olmaz (Bugün itibarı ile yani liderler müdahale ederlerse şekil değişir. Bir parti aday göstermez olur biter, bu kadar basit. Yeter ki Reis ile Bahçeli istesin)
Ammaaaaa bir ilçe var ki orada ittifak vardı çünkü AK Parti-MHP ittifakı olmaz ise orada HDP’nin kazanma ihtimali çok yüksekti. İlçe yönetimleri orada da ittifakın çözümünü pazar gecesi itibari ile bulmuşlar ve Saadet’in adayı üzerinde gayri resmi anlaşma dahi yapmışlar.
…………..
Hadi yeter gayrim. Bugün yine beni gaza getirdiniz ve yazmamam gerekenleri yazdırdınız. Başıma iş açtırmayın.
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Gönlüm dilime dargın, dilim gönlüme. Gönlüm duygularını anlatamadığı için kızarken dilime; dilim anlatamayacağı şeyleri düşündüğü için kızıyor gönlüme.
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
İşçilerimizi taşıyan servis araçlarının sürücüleri indirme ve bindirme işlemlerini dönel kavşaklar bölgesinde yapıp arkadan gelen trafiği tıkamadıkları zaman daha iyi ADAM oluruz.