Sonbaharın dahası kasım ayının kendisini tüm güzellikleri ve de gerçekleri ile hissettirdiği bu güzel günde inşallah yine güzel şeyler yazacağız.
Allah şahit bizler sizler samimi okur dünyamız ve dostlarımız ile birilerinden çok daha çok bu şehrimizi seviyoruz. Birilerinden çok daha çok ülkemizi seviyoruz. Ve bunu söylerken de Cenab-ı Allah’a sığınıyorum ama birilerinden daha çok Allah’tan korkuyoruz.
O zaman duamız “Cenab-ı Allah’ım sizleri bizleri cümlemizi başımızı öne eğdirecek hatalardan yanlışlardan korusun”…. İnşallah.
FATMA TORU HANIMEFENDİ’YE
ÇOK TEŞEKKÜR EDERİZ…
Çarşamba günü bir okurumuz Meram bölgesinde Tantavi Ambarı ve çevresi ile ilgili kendi görüşünü ve düşüncesini fotoğraflarla süslenmişti. Biz de bunu sizlerle paylaşmıştık.
İşte Sayın Başkan, perşembe günü ‘bu söz konusu yerde durum nedir?’ diye bir kez daha gitmiş incelemelerde bulunmuş ve çalışmalar hakkında yetkililerden bilgi almış.
Burası ile ilgili benim bildiğim burası yıllarca on yıllarca depo tuz deposu diye kapalı ve atıl bir durumdaydı. Her başkana burayı hatırlatır dururdum. Hatta kulakları çınlasın Necati Yeğenoğlu abimiz Spor İl Müdürü iken “burası hiç değilse basketbol veya voleybol için saha ya da antrenman salonu olabilir mi?” diye çok uğraşmıştım.
Ne başkanlar geldiiiiii, ne müdürler geçti.
Hiç kimse buraya elini sürmedi. Dahası pek çok şehri yöneten buradan bir haberdi.
Fatma Başkan elinin hamuru ile erkeklerin dahi görmezden duymazdan geldiği o tarihi taş binaya elini sürmedi, elini altına soktu.
İşte Başkan en ufak bir olumsuz mu var diyerek 24 saat içerisinde soluğu burada alıyor ve çalışmalar ne durumda diye birebir görüyor.
Bilmeyenler için bir kez daha kendi küçük dünyamızdan iki satır yazalım.
Baylar bayanlar o taşlarda ruh var o taşlarda alın teri, gözyaşı, dua var.
O taşlar 1850’li yıllarda üst üste konuyordu. Bugün bu şehirde kaç tane 1850 yapımı duvar var? Bina var?
Hani bu şehrin ilim irfan Kur’an diye lafa geldi mi ortalığı yıkan dört dörtlük Müslümanları.
Burayı yapan zat Hafız Ragıb Efendi. Mısır'a ilim talep etmek için gidiyor. Burada Kur'an-ı Kerim tahsili ile yapıyor ve hafızlığını tamamlıyor. Konya'ya geliyor bu depo dediğimiz binayı yapıyor.
Tantavi Ambarı İstanbul-Bağdat Demiryolu faaliyete geçerken, çok ciddi bir şekilde kullanılıyor.
İstasyon civarında gelen emtianın ithalat ve ihracatı için gelen mallar burada depolanıyordu.
Bina ismini Mısır'ın Tanta şehrinden alıyor.
Bitmedi sözüm ona Müslümanlığı hiç kimseye bırakmayan şehrin abileri, merhum Hafız Ragıb Efendi, Kapu Camii'nde yıllarca hafızlık ve müderrislik yapıyor.
İşte sizlerin adını sanını bilmediğimiz bu binayı yine partili birileri yakın zamana kadar buranın sahibi kim? Burayı kime nasıl verelim kafe yapalım da yeni bir rant oluşturalım dediği, o taş tarih kokan binaya Fatma Hanım el attı.
Tamam yiğidi hep birlikte öldürelim ama Allah’tan korkuyorsak hakkını da verelim.
AK PARTİ’DEKİ CESUR
İSİMLERİ ALKIŞLIYORUM
Başta merkez ilçeler olmak üzere birçok genç orta yaşlı bilindik bilinmedim isim Belediye Başkanlığı için dolaşıyor. Hatta Konya-Ankara hızlı treninin VIP bölüme inen binenleri dikkatlice izlesin o bile size yeter.
Yalnız “Adayım”, “Aday olabilir miyim?”, “Teşkilata başvurumu yaptım destek olur musunuz?” diyenlerin yüzde doksan dokuzu hala resmi açıklama yapmıyor. Dahası yapamıyor. Nedenini hâlâ anlayabilmiş değilim.
Tam da bu ortamda mesela Selçuklu için adaylığını herif gibi bağıra bağıra açıklayan Başkan Yardımcısı Hasan Görgülü abimizi de yürekten kutluyorum. Hayırlı uğurlu olsun inşallah diyoruz.
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Nefislerinizin aleyhine dua etmeyin, çocuklarınızın aleyhine de dua etmeyin, hizmetçilerinizin aleyhine de dua etmeyin. Mallarınızın aleyhine de dua etmeyin. Ola ki, Allah’ın duaları kabul ettiği saate rast gelir de, istediğiniz kabul ediliverir.
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Cumhurbaşkanımızın ısrarla ve üstüne basa basa haykırdığı “bürokrasiyi azaltın” emrine rağmen hâlâ bürokratik engeller ile sade vatandaştan iş dünyasına insanlarımızın önümüze gerekçeler adına altında yeni engeller çıkartılmadığı zaman daha iyi ADAM oluruz.