Akhisarspor karşılaşmasıyla lige start veren Konyaspor, deplasmanda ligin yeni takımı Kayserispor ile yenişemeyerek 1 puana razı oldu. Ligin ilk haftaları olması nedeniyle alınan bu puanlar en azından kulüp ve şehir bazında gardımızın düşmemesi noktasında bir avantaj gibi görülebilir.
Her iki teknik direktörün önce gol yememek üzerine kurulu stratejileri aslında maçın da genelinde hakim olan felsefe oldu. Karşılaşmaya topa sahip olarak başlamak isteyen Konyaspor, yine bir bek hatası neticesinde kaleye gelen ilk topta golü yedi. Ömer Ali’nin bir anlık gafleti ve Mehmet Uslu’nun önce kendi mevkisini düşünmesi gerekirken ters kademeye girme hevesi pozisyonsuz oyunda golü kalemizde görmemize neden oldu. Golden sonra yine oyunun hakimiyetini ve top kontrolünü alan Konyaspor duran top ustası Meha’nın Vukovic’in ağzına attığı pas ile beraberliği buldu. Oyunun ikinci yarısında da yaptığımız bireysel hatalar neticesinde Kayserispor’un girdiği bir iki pozisyon dışında pozisyon da olmadı ve karşılaşma 1-1 neticelendi. Teknik anlamda bir analiz yapacak olursak; sol bek pozisyonunun kalan kısıtlı transfer süresi içinde, oyunu okuyabilen, hücuma destek verebilen tecrübeli bir oyuncuyla takviye edilmesi şart oğlu şart durumda. Yaklaşık 3 yıldır bunu söylerken dilimizde tüy bitti ama gerek teknik heyetler gerekse yönetim kurulumuz bu yaraya hala merhem olabilmiş değiller. Bizim görmediğimiz bir özellik mi görüyorlar acaba bu oyuncuda onu da anlamıyorum ama ön liberoya pas yapmak dışında fazla da bir özelliği yok ne yazık ki. Bunun dışında orta sahadaki kalite eksikliğini Samuel Holmen’i transfer ederek çözen ekibimize de teşekkür etmek gerekiyor. Birkaç haftaya da fark, fark edilir zaten.
Akhisarspor karşılaşmasında edilen küçük çapta küfürler neticesinde ceza alan Kuzey tribünü için de birkaç şey söylememiz gerekiyor. Oyunun tamamında stadyumu heyecanlandırmaya ve yapılan protestoları dindirmeye çalışan Kuzey Tribünü, 10 saniye süresince etmiş olduğu bir küfrün bedelini G.Saray karşılaşmasında cezalandırılarak ödeyecek. Bu sene yürürlüğe giren bu uygulamadan da yine nasibini ilk önce Konyaspor’un alması enteresan. Futbol kalitesinin dibe vurduğu ve taraftarın koşarak uzaklaştığı Süper Lig’de, Yıldırım Demirören ve ekibi sanıyorum bizi da o noktaya getirmeye uğraşıyor. Yayın organlarında herhangi bir uyarı ya da bilgilendirme yapılmadan, konulan kuralın kamuoyunda “Bak hem kural koyuyorlar hem de uyguluyorlar” algısını uyandırmak için Konyaspor’un yem edilmesi kanımıza dokunuyor. Bu algı operasyonuna meclisimizin ve şehrimizin ileri gelenlerinin dur demesi gerektiği kanaatindeyim. Haa bi de şu var; hemen hemen her maç kendini daha da geliştiren, hem takımını iten hem de rakibi baskı altına almaya başlayan Nalçacılılar Taraftarlar Derneği’nin, G.Saray maçında yapacağı şovlardan mı korktu acaba yetkililer? İnsan bunu da kendine sormadan edemiyor tabii…