Dile kolay tam 14 maç… 14 maçtır kaybetmeyen bir takımın taraftarı olmak, paha biçilmez… 41 kere maşallah demek lazım bu performansa. Son mağlubiyetini 27 Aralık 2015 tarihinde deplasmanda Beşiktaş’a karşı 4-0’lık bir sonuçla alan Konyaspor’umuz, sanki içindeki tüm kötülükleri, uğursuzlukları o maçta attı ve 2016 yılına temiz bir şekilde girdi. Halen de bu şekilde devam ediyoruz gururlu yolculuğumuza. Allah’ım nazardan, kem gözden, fitne, fesat, fücurdan korusun inşallah…
Son haftaların kaybetmeyi alışkanlık haline getirmiş takımlarından Trabzonspor karşısında maça aslında hiç de beklemediğim bir iştah ile başlayan Konyaspor, ilk yarıda hem pozisyona girdi hem de kalesinde ciddi pozisyonlar gördü. Geçen sene yapmaya çalıştığımız ama yavaş kaldığımız seri pas düzeneğini artık çok daha iyi yapabilen bir ekip olduk, bu çok net. Oyunun yönünü anında değiştirebilen ve rakip savunmaların gardını düşüren bu özelliğimizin sayesinde Traore ile golü bulduk. Öne geçince duruluruz belki, biraz topa basarız dedik ama bahsetmiş olduğumuz bu hışımlı futbolumuz durmadı. Özellikle savunma beklerimiz hücuma müthiş destek verdiler. Orta alanda Holmen yine inanılmaz mücadele etti. Bajic gelecek sene bu ligi domine edecek bir oyuncu olduğunun sinyallerini yavaş yavaş vermeye başlıyor. Uzun boylu olmasına rağmen bu tip oyunculardan beklenmeyecek düzeyde iyi bir top kontrolüne sahip olan Bajic, hareketli yapısı sayesinde de rakip savunmaların dengesini bozuyor. İkinci yarıda dönem dönem frene basmayı aklına getiren Konyaspor, son dakikalarda doğal olarak yorulmaya başlayınca Trabzonspor daha etkili gözüktü. Son saniyede gelen gol de “Konyaspor hep 1-0 kazanıyor yaa öfff çok sıkıcı bir futbol var Konya’da” diyenlere geldi adeta.
Karşılaşma sonrasında Nalçacılılar Taraftarlar Derneğinin organize ettiği ve Aykut Kocaman’ın sözleşmesine atıfta bulunan karton ve pankartlı çalışma da gerçekten gündeme damgasını vuracak cinstendi. Aykut Kocaman’ın da taraftarın bu isteğini kırmayacağını düşünüyoruz. En az 2 yıllık bir sözleşme imzalanmasının gerekliliği de bu sezonki performansı baz aldığımızda aşikar durumda.
Konya kenti şu an bulutlarının üstünde adeta, herkesin yüzünde çiçekler açıyor. Dün gece maçtan sonra eve geldim ve sosyal medyada paylaşılan şeylerle ilgim olsun ya da olmasın tüm gönderileri beğendim. Yüzümde anlamsız bir gülümseme ile hem de… Yalan yok bazen rüyada olduğumu da düşünüyorum. Fiziki ve mental anlamda çok yorulan oyuncu kadromuzun bu tip maçlarda puan kaybedebileceğini düşünmem ve sonunda sürekli yanılmam da bu nedenle. Ne diyelim Allah uyandırmasın inşallah hiç birimizi bu rüyadan, sonu da güzel olsun…