Uğur Özteke
Yeni bir haftaya hep birlikte başlamanın mutluluğu ve huzuru içerisinde günümüze şükrediyoruz. En kötü günümüz böyle olsun, Cenab-ı Allah’ım bu günlerimizi aratmasın diye dua ediyoruz.
Eğer bugün sayfamızda yer sıkıntısı yok ise farklı birkaç konuya değinmek isteriz.
Önce dün öğle saatlerine doğru bir abim elinde bir fotoğrafı göstererek “Sağlık İl Müdürlüğü’nün bu broşürünü bi oku bakalım” diyordu.
Okudum.
Sizde okudunuz değil mi?
Şehrimizde sağlığı yöneten insanların büyük bir kesimini birebir tanırım. Ha yeni de tanımam. Çok eski tanırım. Gerçekten dürüst, iyi niyetli, şaibelere karışmamış, siyasetçiler ne derse “peki” deyip işleri usulüne göre yapmaya çalışan temiz tertemiz insanlardır.
Kabul edip etmeyin. Ama Konya’da komşumuzla, esnafımızla, çalışma arkadaşlarımızla, iş dünyasından spora kiminle konuşsak sohbet etsek “evet” ve “hayır” tercihi resmen kan dökmeye doğru gidiyor.(Allah muhafaza)
“Evet” demezsen hainsin.
“Hayır” demezsen yalaka, şakşakçı, menfaatçisin.
Yok böyle bir şey.
Elbette biz bir şey bilmeyiz ama Allah korusun bu iş, yarın bir gün ailelerin içinde bile sorun olabilir. Bu sert ve tavizsiz katı tutum bana iki de bir 12 Eylül öncesini hatırlatmaya başladı. Çünkü o günler benim hayatımın en kötü ve korkunç yılları idi. Ölüp gideceğiz ama inanın o korku ile toprağın altına gireceğiz.
Neyse, şimdi bu broşürü gören, okuyan Sağlıkçılara sallamaya başlıyor. Yani hain sağlıkçılar kendi kendilerini hançerleyerek harakiri yapıyorlar(!).
Allah şahit ben de baktım okudum inanamadım.
Sonra bir daha okudum ve abimize dedim ki “Abi bu eski broşürdür”…
Şu satırları yazıyorum ya vallahi aynı kanaatteyim.
Bu işte bir yanlışlık bir yamukluk var. Neyse bugün bu yazıyı yayınlanır yayınlanmaz akı karayı bir numaradan öğreneceğiz. Onu da biliyorum. Ve hâlâ bizim sağlımızı yönetenlerin böyle bir işe girişmeyeceklerine olan inancımı da koruyorum. Öğrenelim sonra sizlerle paylaşalım ve akıllarda kalan soru işaretlerini giderelim.
EMNİYET’E TEŞEKKÜR EDERİM
Söylemesi ayıp uzun bir Güney Afrika turunun ardından üç dört gün Konya’da kaldık ve bu kez de İran’a uçtuk. Biz İran’da iken Emniyet Müdürlüğümüzün duyarlı müdürleri memurları geçenlerde yazdığımız “YALVARIYORUM, ALLAH RIZASI İÇİN POLİS, BU MAGANDALARI CEZALANDIRSIN” yazımız üzerine harekete geçip gereken hassasiyeti göstermişler. Bizde huzurlarınızda başta Başmüdürümüz Şükrü Yaman Bey’e, trafikten sorumlu müdürlerimize ve memurlarımıza çok teşekkür ederiz.
ARTIK MEDAŞ’IN GÜNAHINI ALMAYACAĞIM
Pazarın ilk saatleri gece yarısı Selçuklu’da Erenköy bölgesinde yine elektrikler gitti. Elektriklerin gitmesinin hiç önemi yok. Ben çocukken Hadim’de gaz lambası büyük nimetti. Konya’da elektrikler sık sık gider yine odada köşenin en vazgeçilmez iki eşyasından biri radyo biri de gaz lambası idi. Yani “elektrikler gitti ha iki saatte mum yak”…
Amenna ama hava eksilerin altında, elektrik gitti mi ev buzdolabı oluveriyor. Yaşlımız var hastamız var. Allah günahlarımızı affetsin ama artık elektrik kesintisine tahammülümüz yok. Bu hiddet ile sarıldık telefona. Bizim gibi telefon eden çok ki MEDAŞ’ın santraline ulaşmak mümkün değil. Tepemiz attı ya. Bu kez Genel Müdür Erol Uçmazbaş Bey’e ulaştık. Erol Bey iki dakika sonra döndü. Kesintinin yine MEDAŞ ile bir alakası yokmuş ve TEİAŞ manevra yapıyormuş. Manevrada sorun çıktığı için elektrik kesintisi beklenenden uzun sürmüş.
Ben Genel Müdür Erol Bey’den Genel Müdür yardımcısı Eyüp abimizden ve tüm MEDAŞ çalışanlardan özür dilerken haklarını da helal etmelerini rica ediyorum.
Artık her kesintide MEDAŞ’a küfretmeyeceğim.
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Mezarları ziyaret edin, size ölümü hatırlatır
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Son model lüks otomobil sürücüleri sürekli olarak öndeki araç sürücülerini korna ve selektör yaparak taciz etmekten vazgeçip hız tutkularını yendikleri zaman daha iyi ADAM oluruz.