Bir fotoğrafçı arkadaşımız, “Bayram kardeşim Tuz Gölünü fotoğraflamaya gidelim” demişti. -Tuz gölünü fotoğraflamaya mı?
Bunu söyleyen fotoğraf hususunda otorite sahibi bir arkadaşımız olunca, vardır bir bildiği dedim. Neyse uzatmayalım, üç beş fotoğrafçı arkadaş Tuz Gölüne doğru yola çıktık. İçimden de ‘yolda mutlaka koyun sürüsü veya tarla süren çiftçiler denk gelir onların fotoğraflarını da çekerim’ dedim. Bir yandan da ‘yani Tuz Gölünün nesini fotoğraflayacağız ki, her taraf beyaz tuzlarla kaplı dümdüz bir göl’ diye, içten içe söylenmeye devam ediyorum. O yöreyi çok iyi bilen bir arkadaşımız, “Kulu’nun doğusunda yaklaşık beş km uzaklıkta Düden gölü’ var. Oraya da uğramak lazım. Çünkü çok güzel kuş çeşitleri var gölde” dedi. Kulu şehir merkezinden bir vatandaşımızdan ‘Düden gölü’ yol tarifini aldıktan sonra, göle vardık.
Sağı solu ekin tarlalarıyla kaplı ortada bir göle ulaşıyoruz. Kıyı kısımları hafif bataklıksı ağır kokulu bir yer, ama gittiğimize değdi doğrusu. Çünkü gölün ortasında doğru, ilk gözüme çarpan ‘başları kırmızı uzun bacaklı iri yapılı kuşlar’ vardı. Gölün ortasında öyle güzel görünüyorlar ki, yaklaşınca da hepsi aynı anda havalanıyorlar çok güzel bir görüntü almamızı sağlıyorlardı. Birkaç kare fotoğraf aldıktan sonra ayrılıyoruz Düden gölünden. Sonra düşüyoruz Tuz Gölünün yoluna, Ankara / Aksaray karayolunun 130.kilometresinde yolun sağ cenahında bulunan, gözünüzün alabildiğince beyaz bir yeryüzü tabakası sizi karşılıyor.
Akşam saatleriydi gün batımına az kalmıştı, geziye katılan arkadaşımızdan birisi ‘çizmesi olan varsa ayağına giysin, çünkü tuzlu suda yürüyeceğiz’ dedi. Benim çizmem yoktu yalın ayak girdim Tuz Gölüne. O da ne ayaklarım o tuzlu suda yürürken öyle rahatlıyordu ki, tuzlu suyun etkisi olsa gerek, sanki derinden derine vücudunuzda bir hafifleme hissediyorsunuz. Fotoğraf çekmeyi bir kenara bırakıp öylece yalın ayak suda bekleyesiniz geliyor. Bu arada güneş batmaya yaklaşmış, ortalığı güzel bir kızıllık kaplamıştı. Eline makineyi alan gelmiş, tuz gölüne. Bu güzel gün batımı manzarasını kimse kaçırmak istemiyor gibiydi. Arkadaşlarımızdan bazıları gölün üzerinde bizlere model oluşturuyor, öyle güzel kareler yakalıyorduk ki anlatamam. Doğrusu arkadaşımız bana: ‘Tuz Gölüne fotoğraf çekmeye gidelim’ dediğinde bayağı da haklıymış. Çünkü ben iddia ediyorum ki ‘gün batımı fotoğraf çekimi, Tuz Gölünde, başka yerlerdeki gün batımı fotoğraflarından daha da etkili ve güzel oluyor. Hele de Tuz Gölünün suyuna modellerin ve güneşin kızıllıkta batarken yansıması size doyumsuz bir haz bir o kadarda seyir keyfi veriyor. Keyfiniz ve güzellikleriniz daim olsun… Saygılarımla.