Bir yıl boyuncu yani 365 gün boyunca cumartesi pazarı da buna dahil mümkün olduğunca yerel yazılar yazarak köşemize de asla şehre kendi bakış açımızı, insanları değerlendirmemizi taşımayız. Öncelik özellikle sizlerden gelenleri, yani olayları ve durumu bizzat yaşayan üstüne üstelik de yaşadıklarını kaleme alma, fotoğrafını çekme medeni cesaretini gösteren insanlarımızın, okurlarımızın gönderdiklerini ön plana çıkartmaya çalışırız.
Çünkü konuyu birebir yaşayan sizlersiniz. Çünkü sizler tertemiz, art niyet taşımayan, ikinci üçüncü hesap içerisine girmeyen, saf, temiz insanlarsınız. Biz bir kelime yazmak için kırk takla atar hale geldiğimiz için, sizler duru dupduru berrak insanlarsınız.
İşte hiç tanımadığım bilmediğim bir okurumuz bakın ne yazıyor;
“Saygıdeğer Uğur Bey;
Hafta içi her gün işe gidip gelirken Aydınlıkevler Alt Geçidini kullanıyoruz. Ancak her sabah Aydınlıkevler Alt Geçidinin (otogar yönü) çıkışında servis araçlarının bekleme ya da personel almalarından dolayı alt geçidin çıkışına kadar ara ara araç kuyruğu oluşmakta ve bu durum trafik kazalarına sebep olmaktadır. Milli servetimizin boşa gitmemesi için yetkili birimlerin bu konuya el atması gerekmektedir.
Bu isteğimi köşe yazınızda belirtmenizi istiyorum. Saygılarımla.”
……………
Evet bu okurumuzun yüzde yüz haklı olduğunu yazıyı okuyunca anladım. Çünkü burayı ben her gün kullanmam ama zaman zaman özellikle de sabah saatlerinde mesai saati içerisinde mecbur kalıp kullandığım zaman şahit olduğum durum.
Buradan özellikle polislerimizden ricamız olacak. Bu konuya bir hafta ilgi gösterelim inşallah insanlarda kendilerini düzeltirler.
Polis demişken şu bizim eski Doğumevinin yanından, yeni Numune Hastanesi inşaatının yapıldığı Nalçacı’ya çıkılan ara yolda vallahi de billahi de polis tam mesai veriyor. Ve tüm bu olağanüstü çabaya rağmen polis arkasını döndüğü zaman yine yasak park yapılıyor. Gözlerimle defalarca şahit oldum. Polis uyarıyor, sonra ikaz yazılarını sileceklere iliştiriyor, ceza da yazıyor. Sonuç. Sonuç mu? Nafile…
Bizi yani kendimizi anlamamız, tanımamız, tanımlayabilmemiz mümkün değil.
Allah bizi ıslah etsinden başka duamız da yok artık.
ÇOLAKOĞLU CAMİİ CEMAATİ ÇILDIRMIŞ DURUMDA
Melikşah Mahallesi, Merak Yaka Yolu ve de özellikle Çolakoğlu Camii’nin bulunduğu bölgeden inanılmaz şekilde başıboş köpek sürülerinin fotoğrafları geliyor.
Perşembe günü ikindi saatlerinde bir abimiz artık dayanamayıp telefon ediyor ardından da köpeklerin fotoğraflarını atıyordu.
Abimiz yalvarıyordu, “Vallahi bu köpekler artık saldırmaya başladı. Rahat rahat kaldırımda yürüyemiyoruz. Çocuklarımızı yanımıza alıp karşıdan karşıya geçemiyoruz. Camiye gidip gelme korku haline geldi. Biz derdimizi kime anlatacağız. İlla ki birimizi köpek mi ısırmalı?”…
Yetkililer isterlerse abimizin cep telefonu ile çekip attığı köpeklerin rahatlığı karelerini bir kez daha paylaşırız…
Ama yeter artık. Çünkü bu köpekler bu sayede bayağı da meşhur oldular hani.
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Dostluk, mantar yemeği gibidir. Zehirli veya zehirsiz olduğunu ancak yedikten sonra anlarız.
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Hatıp Yolunda acemi sürücü araçlarını kullanan özellikle de bayan sürücüler yanlarındaki eğiticilerine rağmen tehlike olmaktan çıktıkları zaman daha iyi ADAM oluruz.