Cuma günü Demokrasi ve Atılım Partisi Konya’da 1. Olağan İl Kongresini gerçekleştirdi. Genel Başkan Ali Babacan kısa bir esnaf turunun ardından önce il binasını açtı ardından konuşmasını yaptı. Dikkatle dinledim.
Sayın Babacan sürekli olarak ‘bizim dönemimizde ortam şöyle iyiydi böyle iyiydi’ güzellemeleri yaptı. Ellerinde formül olduğunu söyleyerek iktidara gelmeleri halinde kısa sürede ekonomik rahatlamanın olacağını söyledi.
Yoğun olarak ekonomideki sıkıntılardan bahsetti. Berat Bey’e bazılarının aksine ‘akraba’ şeklinde hitap etti. Hatta bir ara ‘bu hükümette sorumluluk alan tek isim oydu’ dedi!
Yarım saatlik çarşı pazar gezmesinin akabinde durumu gördüğünü Konyalıyı anladığını, Konyalının da kendisinin gayet iyi anladığını belirtti. Hatta aba altından sopa göstererek ‘dikkat etsinler, Konya’yı kimse cepte zannetmesin’ dedi. AK Parti’nin kalesinde AK Parti’ye göndermeler yaptı.
Bu kadar kısa sürede Konyalıyı nasıl anladığını veya Konyalının onu nasıl anladığını doğrusu ben anlamadım!
Umarım biri çıkar da ‘anlayanlar anlamayanlara anlatsın’ deyiverir. Yoksa işimiz zor!
Dünyanın kıvrandığı koronavirüs üzerinden hükümeti eleştirmek aslında en kolayı. Sayın Babacan da yoğun olarak yumuşak karınlara çalışmayı seviyor.
Eski bir AK Partili olduğunu unutuyor. Eski AK Partililer incitilerek oy devşirilmez.
KONYA İÇİN UCUZ SÖYLEMLER
Finans hususunda gayet zengin bir altyapıya sahip olduğunu düşündüğümüz Ali Babacan Konya ile ilgili söylemlerinde ucuzluğa kaçtı.
Bir ara konuşmasında Muhacir Pazarı’na gitmekten bahsetti. Konuşma metnini yazanlar Cuma günleri o pazarın kurulmadığını atlamışlar sanırım.
Alâeddin Tepesi’nde bulunan beton şemsiyenin ‘şehrin simgesi’ olduğunu belirtti. Yıllardır bu şehirdeyim. Şehrin simgelerinden birini daha Ankara doğumlu Babacan’dan öğrendiğim için ayrıca mutlu oldum!
Neredeyse her liderin bu şehre geldiğinde söylediği; tarım şehri, tahıl ambarı, modern sulama altyapısı gibi ifadeler üzerinden yetersiz üretimden bahsetti. Hâlbuki bu ülkenin etinden sütüne ununa birçok gıda ürününde Konya’nın lider üretici olduğunu biri ona söylemiş olmalıydı.
Konyalı olarak bu usulle yapılmış işkembe çorbalarını içmiyoruz. Kendi zamanlarında Konya’da organize sanayinin çok iyi durumda olduğunu; Metro projesinin hayalden öteye gitmediğini söyledi.
Kimse Konya’ya akıl vermeye kalkmamalı. Bu şehrin insanı yeri ve zamanı gelince kime nasıl davranacağını çok iyi bilir. Ucuz fitnelere tevessül etmez.
Ne 18 yıldır yapılanı unutur ne de verilen sözleri!
Sayın Babacan ısrarla kendilerinin iktidara gelmesi durumunda para musluklarının açılacağını belirtiyor. Kendinden o kadar emin ki insan işkilleniyor.
Para musluklarını isterse şuan ki iktidar da açabilir.
Mesela; Mavi Vatan hedefinden vazgeçtik, Doğu Akdeniz’deki hedeflerimizden vazgeçtik, İHA/SİHA üretimini durdurduk, savunma projelerini askıya aldık, Güneydoğu’da Kürt Özerk Yönetimini tanıdık, Suriye’deki varlığımızı noktalıyoruz, Libya’dan bize ne, Nahcivan üzerinden karayolu ile Türk Dünyası’na bağlanmayacağız, Kızılelma diye bir şey yoktur kırmızı elma vardır… Bu listeyi daha da uzatabilirim.
İktidar, bu kararları alır bu söylemleri üretirse yarın sabah bu ülke için para muslukları sonuna kadar açılır mı açılmaz mı? Kararı siz verin.