Ziraat Türkiye Kupası’nda 2.haftayı da üç puanla kapattık. Kupada grubumuzda yer alan ve aynı zamanda Spor Toto 3.Lig 2.Grupta mücadele eden Etimesgut Belediyespor ile Etimesgut Belediye Kemal Atatürk Stadı’nda karşı karşıya geldik. Liginde lider olan ve 2007-2008 sezonunda Fenerbahçe’den kiralık olarak aldığımız ve bizde forma şansı bulan Murat Hacıoğlu’nu da kadrosunda bulunduran Etimesgut Belediyespor kupa da ilk maçında deplasmanda karşılaştığı İnegölspor’dan üç gol yiyerek kupaya kötü bir başlangıç yapmıştı. Bu maçta da daha oyunun ilk dakikalarında Bajic’in attığı gole karşılık veremeyince kendi evinde yine yenilen taraf oldu. Sentetik çim saha da oynanan müsabakada havanın kuru ve soğuk olması oyunun akışını bazı aralıklarda durağanlaştırsa da temsilcimiz oyunun kontrolünü maç boyunca elinde tutmasını gayet iyi bildi. Çünkü Aykut Kocaman’ın Süper Lig kadrosuna yakın bir kadroyla oyuna başlamasını kupaya talibiz diye görmeye başladım. 11.dakikada bulduğumuz golün hemen ardından Tomas Borek ile gördüğümüz kırmızı kartla maçın kalan kısmını on kişi ile mücadele ettik. İkinci yarıya golde imzası olan Riad Bajic’in yerine Ali Çamdalı değişikliğe yer veren Aykut Kocaman, Holmen’in biraz ortasaha yükünü hafifletmiş oldu. Halil İbrahim Sönmez’i gol bulmak adına ileriye çekerken Vedat Bora ve Selçuk Alibaz’da kanatlarda görev yaptı. Kaya Tarakçı’nın gole kalesini kapatmasıyla ikinci yarıda on kişi devam ettirdiğimiz mücadelen üç puanla evine dönen taraf olduk. Selçuk Alibaz’ın kendini ispatlamaya çalıştığı, Marc Kibong Mbamba’nın bulduğu formayı bir daha kimseye vermeye niyeti olmadığı ve Riad Bajic’in artık gol yollarımızda etkili olduğu bir müsabaka oldu. Kırmızı kart görerek takımını yalnız bırakan ve zaten unutmaya yön tuttuğumuz Tomas Borek defteri de artık Kocaman için ciddi birşey olmadığı sürece kapanmıştır diye düşünüyorum. Şimdi ligde oynayacağımız Beşiktaş deplasmanından sonra kupada da İnegölspor deplasmanına konuk olacağız. Umut fakirin ekmeğidir ve umarım ki her iki deplasmandan da puan ya da puanlarla döneceğiz. Son olarak çok muhattaba almak istemesem de Ankara’da maça gelen az sayıda taraftarın gerek Konyaspor’a gerekse Konya şehrine yaptığı sinkaflı küfürler yenilir tutulur cinsten değildi. Spor ayrıştırıcı değil birleştirici güç olmalıdır ama anlık değil maçın tamamı boyunca bu taraftarların izlediği bu çirkin tutumu tarih unutmayacaktır.