Eski adıyla 1., şimdilerde de süper olan ülkemizin üst düzey liginde birçok kez mücadele eden ve bu süreler içerisindeki en iyi ilk yarı performansına ulaşan Torku Konyaspor, başarı grafiğini yükselttikçe kasasını da doldurmaya devam ediyor.
Bu sezon, sadece 4 İstanbul takımına kaybeden, 5 kez de sahadan beraberlikle ayrılan yeşil beyazlılar, kendi sahasındaki Bursaspor ile birlikte 7. galibiyetine imza attı. Topladığı 26 puanla, ligde şuan 7. sırada bulunan Konyaspor, deplasmanda oynayacağı Beşiktaş karşısında olabilecek 3 ihtimalde de büyük oranda bu yeri korumuş olacak.
Başlığımızı "Başarı kazanç da getiriyor" diye attık...
Çoğu kimse bunu biliyor. Bunu bilmeyenlere değil, yönetimin dikkatini çekmek için yazdım.
Malum, Konyaspor'un bir türlü bitmek bilmeyen bir borcu var. Yönetim zaman zaman 30-40 milyon TL borcumuz var diye dile getirir. Yapılan yanlış transferler, oynamadan gönderilen futbolcular, ödemeleri unutulan oyuncular ve yüzden de ödenen tazminatlar birikince bitmeyen bir borç var. Bu borcun üzerine yeni alınanlar futbolcular, masraflar da eklenince miktar olduğu yerde sayıyor. Kulüp Başkanı Sayın Ahmet Şan, Büyükşehir Belediyesi, Konya Şeker ve bir iki kurum ve kuruluşun dışında Konyaspor'a kimsenin yardımda bulunmadığından yakınır. Haklıdır, bu konuda. Konyaspor, Konya'nın dışa açılımında önemli bir markadır ve Konya bu takımına sahip çıkmalıdır. Bu da tam anlamıyla olmadığına göre para kazanmak için de başarı şarttır.
Yeşil beyazlılar bu sezonun ilk yarısında bu başarıyı bileğinin hakkıyla elde etmiştir.
Futbol Federasyonu, Süper Lig’deki takımların performansına göre bir ödeme yapıyor. Galibiyete 1,3 milyon TL, beraberliğe de 650 bin TL veriyor. Bu rakamlar ışığında da Konyaspor elde ettiği galibiyet ve beraberliklerle 13 milyon TL gibi bir garanti rakamı kasasına koydu. Yeter mi elbette hayır. 2. yarıda da böyle bir performans gösterirse, borç kısa sürede ödenir ve Avrupa hayalleri kuran cefakar taraftarlara bir hediye verilmiş olur (Bir not daha yazacağım; o da alt kısımda).
Bilmeyenlere ve yönetime hatırlatalım istedik…
Bursaspor maçına gelince… İlk 35 dakikayı saymazsak, 38. dakikada rakip kaleye ilk şutunu atan bir Konyaspor vardı. Rangelov'un harika pasıyla golü bulan Bajic'le öne geçen yeşil beyazlılar, 2. devrede tam anlamıyla üstünlük kuramasa da rakibinde etkili olmasına fırsat vermedi. 19 dakika 10 kişi ile mücadele eden Bursaspor, Stoch ile tehlikeli olmak istese de, bunda başarılı olamadı. Yeni hocası Hamza Hamzaoğlu ile en azından bir hareket sağlayan Bursaspor'un bundan sonra ne yapacağını kestirmek zor. Önemli olan bizim ne yapacağımız.
Beşiktaş ile deplasmanda karşılaşacağız. 3 ihtimali de düşünmek lazım. Oranı düşük de olsa galibiyet veya beraberlik, ligin gidişatını da etkileyebilir. Bunun için de kadro önemli. Üst kısımda bir not daha yazacağım dedim. Aykut Hoca istemem diyor ama kulübeye baktığı zaman acaba ne hissediyor. O da rahatsız ama kulübü de düşünüyor haklı olarak. Ama bir de şu gerçek var. Kulübeden gelip de takımına katkı sağlayan bir futbolcu var mı?
Ben hatırlamıyorum.
Hatırlayan veya bilen varsa bana da söylerse sevinirim...