Bir işe, bir yola çıkıyorsunuz. Yol çok kolaydır veya zor, engellerle doludur. Siz bir işe kalkışırken hangi düşünceyle başlarsınız? Meselenin özü, ilk adımı atışınızda gizlidir. İlk adım atış, düşünceleriniz, işe bakış açınızdır. Önce kendinizi sorgulayın. Başaracağım diye mi, başaramam korkusuyla mı hareket edersiniz? Ne hissedersiniz?
Kolaysa zaten fazla çaba sarf etmeden hedefe ulaşırsınız. Ama engeller varsa ve zorluk derecesi yüksekse sizin motivasyonunuz, hedefe ulaşma isteğiniz, sizin düşüncelerinizi yorar ve başaramayacağım korkusu salar içinize. Ve ne istediğinizi bilmiyorsunuz demektir. Oysa başaramayacağım duygusu sizin daha işin başında kaybetmenize neden olur. Demek ki siz, kendinize inanmıyor, kendinize güvenmiyorsunuz.
Daha kendinizin farkında değilsiniz. Daha hiç bir şey denemeden başaramayacağım ve başaramam düşüncesi zihninizi yorar, başarmanın önüne engel koyar ve çözüm üretemezsiniz. Kendinizi kötü hisseder, olan çözümleri de göremezsiniz. Ve içinizde bir kıskançlık başlar, insanların başarısını seyretmekle, sonucunda yerinizde sayarsınız. Beyninizde sesler dolaşır. Onun imkânının sizde olmadığını, aynı imkân sizde olsa başaracağınızı düşünürsünüz. Bazen de aklınıza güvenmez, onların çok akıllı olduğunu savunursunuz. Belki siz onlardan daha akıllısınız ama sizin başarısızlığınız, motivasyon eksikliğinizden ve kendinize olan güvenizin olmamasından kaynaklanan başaramayacağım korkusunu yenip harekete geçmemenizden kaynaklanmaktadır.
Aslında harekete geçmenin ve başarıya ulaşmanın en uygun yolu, kendinize “nasıl başarırım” sorusunu sormanızla başlar ve başaracağım demekle devam eder. İşte o zaman bir plan dairesinde çalışır, kendinizi hazırlar, başaramam korkusundan uzaklaşırsınız.
Başaracağım değdiniz vakit, motivasyon oluşur, eyleme geçer, ne yapmak istediğinizi biliyor, korkularınızı yenip çözüm üretmeye başlıyorsunuz demektir. Çözüm üretmek; ne yapacağını bilmektir. Zorluklardan korkmayıp çalışmaya yönelmektir.
Başaracağım diyen insan, ne yapacağını bilir ilk adımı atar. Zorluklarla mücadele ederken her yenilgiden sonra yenilgiler onu yormaz tekrar dener. Çünkü hedefe doğru ilerlemenin en büyük faktörleri özveri ve azimdir.
Hatalara sığınmaz, her hatanın bir tecrübe olduğunu kabul eder. Olaylara olumlu yönünden bakar, kendisini kötü hissetmezsiniz. Belki çok çalışmanız gerekecek, çok yorulacaksınız ama kısa bir mola verip dinlenecek ve yolunuza devam edeceksiniz. Bu küçük molalar, sizi yıldırmaz, vazgeçirmez ve yolunuza devam etmenizi sağlar. Çünkü başaracağım inancına sahipsiniz. Ardı ardına gelen başarı merdivenin basamakları gibi sizi yukarıya çıkartır. Ve siz her basamakta ayrı bir mutluluk yaşarsınız.
Aslında başaramam duygusuna kapılan insanlar kendilerinin farkında değiller ve beyinlerine daha işin başında bir sınır koyuyorlar. Şartların zorluğu ve kolaylığı değil, o sınırları zorlamak ve başarırım veya başaramam düşüncelerinin oluşmasıdır. Yani engel beyinlerinde, koydukları sınırlarda. O sınırı zorlamak gerekir. Beyinlerindeki sınırları kaldırmak gerekir ki, başarırım düşüncesinin verdiği heyecanla mücadele hırsı oluşsun.
Hiçbir zorluk gözünüzü korkutmasın ve daha işin başında başaracağınız inancınızı beyninize yerleştirin ve motivasyonunuzu sağlayın. Başaracağınıza olan inancınız, başarı için atılan adım ve başarmanın yarısıdır. Başarabileceğiniz ama başaramayacağım korkusu ise, daha adım atmadan, önünüze duvar örmektir.