Sadece izleyip geçiyoruz. Fakat farkında olmadan ne batılı olabiliyoruz ne doğulu… Kültürümüzde ise zararımıza bile olsa doğru söylemek atalarımızdan bize kadar gelen erdemli davranışlardan değil midir? Ayrıca aldatma, cinayet, kavga, küfür dizilerle meşrulaştırılmaktadır.
Özellikle yerli sinema filmlerinde küfür o kadar olağandır ki, savunmasına gelince çok basittir. Bu millet birbirine hiç mi sövmüyor, olur… Velev ki öyle bile olsa küçük çocukların ne günahı var? O masumlara bu küfür sözleri zerketmeye ne hakkımız var?
Yasak aşklar, herkesten saklanan sırlar, evin içinde sanki 'Bu gün ne giysem?' yarışmasına katılacakmış gibi giyinenler ve yataktan makyajlı ve saçları yapılmış bir şekilde çıkan kadınlar… Bütün bunları düşündükçe gel de sters yapma!
Hani doktorlar “stres yapmayacaksın” derler ya, öyle de yapmaya çalışıyorsun ama durup dururken beyaz camın karşısına geçtiğin andan itibaren başlıyor streslerin…
Yerli dizileri boş ver, haberlere bakıyorsun, akıl almaz cinayetler, sarkıntılıklar, trafik kazaları, gasp ve ülke düşmanı teröristlerin masum gösterilme çabası…
Bu yerli dizileri izlemenin bize kazandırdığı ne var? Vakit kaybından başka hiç bir şey yok. Bence diziler insan psikolojisi üzerine gerçekçi bir şekilde oluşturulmalı. Yani acaba nasıl reyting alırız diye değil, nasıl gerçekçi ve insanlara yararlı projeler oluşturabiliriz diye düşünmeliler.
Bütün ülke insanını dizi dizi dizdiler… Peki, bu diziler bizlerden neler götürdü, neler aldı bir bakalım… Zaten televizyon, insana kendisini dünyaya aitmiş hissi verir ki, ahretini unutsun.
Evlerimizde duran bu renkli saydam kutu, görünen o ki bizi kontrol etmeye devam ediyor.
* Öncelikle bu diziler misafirlik denilen yerli kültürümüzü bitirdi. Öyle hale geldi ki, “bugün misafir gelmese de şu diziyi ağız tadıyla bir izlesem” denilir duruma geldi. Misafir gelmiş olsa bile sohbet kalmadı. Hoş misafir de katılır ev sahibiyle birlikte bu diziyi izlemeye…
* Ev halkı içerisinde iletişim azaldı, konuşmalar azaldı. Ev işleri azaldı yani yapılamaz oldu. Temizlik azaldı o da yapılamaz oldu. Çocuklara karşı ilgi, sevgi, şefkat azaldı. Kolektif çalışmalar bitti. Ödevleriyle ilgilenmek, halini sormak bitti…
Devam edecek…
Selam ve muhabbetle…