Süper ligin sonu gelirken Konyaspor ile Beşiktaş arasında ki maçı izleyen bir yabancı hangi takımın ligin zirvesinde hangi takımın ise alt sıralarda olduğunu asla anlayamazdı. Bu maçın ilk yarısını seyrederken iyi ki maç sadece bayanlar ile 12 yaşında ki çocuklara oynandı diye sevinmiştim. Öyleki bu maçın ilk 30 dakikası seyredenlere işkence gibiydi. İlk yarıda uzaktan atılan şutların dışında hiçbir şey yoktu. İkinci yarıda biraz Beşiktaş’ın topla oynaması Konyaspor’un ise yakaladığı yüzde yüzlük gol pozisyonlarında kaleci Tolga’nın inanılmaz son hamleleri vardı. Beşiktaş bulduğu gol ile maçı kazandığını zannedince Yeşil-Beyazlılar öyle net gol pozisyonları bulmaya başladı ki. Uzatmalara girdiğimiz dakikalarda bile Konyaspor gol için ligin zirvesinde ki rakibini adeta perişan ediyordu. Nitekim 90 artı 3 de golcümüz Gekas ile gelen gol Biliç’ten Tolga’ya kadar tüm Beşiktaşlıları ağlatıyordu.
Öyle iyi bir mücadele vermesek de, rakip Beşiktaş’tı. Rakibin şampiyonluk iddiası olmasa da ciddi ciddi ikincilik hesapları vardı.
Ama Beşiktaş’ın hesabından bize ne ki.
Biz sahamızda da olsa Beşiktaş’tan puan alarak kendi tarihimize bir puan yazıyorduk.
Bu doksan dakikanın adaleti de zaten her iki takım için sadece bir puan idi. Bu maçı kazanan için de kaybeden içinde çok yazık olurdu.