Perşembe akşam saatlerinde Hatıp Bölgesinde ikamet etmekte olan bir abimiz önce cep telefonundan aşağıdaki üç fotoğraf karesini gönderdi.
Ve ardından yine telefondan yazmaya devam etti;
“Uğur abi bak bu kaza biraz önce oldu. Hatıp Beybes Mahallesi Motif Sokak ve Önder Sokan birleştiği yer.
Yaralı gencin durumu da ağır imiş.
Abi burayı bir hatırla.
Daha bir ay önce burada yine trafik kazası olmuş ve dört öğrenci ölmüştü. Yavrularımız can veriyorlar. Maddi kazalar meydana geliyor. İnsanlar yaralanıyor veya sakat kalıyorlar.
Bu kadar kanın dökülmemesi için kazaların olmaması için yetkililer Allah aşkına bir tedbir alsınlar. Yazık günah değil mi?”
***
Akşam akşam yine canımız sıkılmıştı.
O dört yavrunun kaza haberini aldığımız an, sonra cenaze törenleri…
Acı …acı… acı…
Allah beterinden saklasın.
Elbette bu tür kazalara maruz kalmamak için fert olarak kendimiz tedbir almayız. Kurallara yasalara uymalıyız.
Amaaaa bir de abimizin bize anlattıkları ile yöneticilerimizin alması gereken tedbirler var. Onlar ne yazık ki bugüne kadar alınmamış.
İşte bu noktada biz en başta bu kazaları ve acıları birebir yaşamış olan yüreği yaralı Tahir Başkan’dan bu yol içinde Hatıp’taki dostlarımız adına bir tedbir rica ediyoruz. Hem de çok acil bir şekilde.
Ve burası içinde yöneticilerimizin en kısa sürede gerekeni yapacaklarına da inanıyoruz.
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Hayat bir fincan kahve gibidir. Bazen acı bazen tatlı olur. Önemli olan kahvenin tadı değil, onu kiminle içtiğindir...
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Belh kavşağında kırmızı ışıkta geçmediğimiz zaman ADAM oluruz.