Zaman zaman gaza gelip kendi başıma iş açacak mevzulara giriyorum. Ama bizdeki şehir sevdası öyle birilerinin ki gibi değil. Biz yürekten sevdalıyız. Üstüne üstelik de karşılıksız seviyoruz. Ve bu sevgi bazen zarar dahi veriyor.
Bugün de bu güzel şehrin insanlarından gelen bazı konulara değineceğiz.
Ama buraya gelmeden önce Selçuklu’nun yeni Başkanı Ahmet Pekyatırmacı ile ilgili birkaç kelime yazmadan edemeyeceğiz. Geçen gün biz de Sayın Başkan’a bir vesile ile “hayırlı olsun” ziyaretinde bulunduk. Başkan Uğur Başkan’dan devraldığı hızla ekibi ile çalışmaya devam ediyor. Selçuklu’nun bu konuda sağlam bir yapılanması var. Ahmet Başkan çalışma arkadaşları ile mesai gözetmeksizin çalışıyor. Tabii bu arada kapısını da hiç kapatmıyor. Kendisi ile görüşmek isteyen herkesi kabul ediyor. Hiçbir şeyin dışarıdan görüldüğü gibi kolay olmadığını Ahmet Başkan’ı dinlerken bir kez daha anladık. Diyebileceğimiz tek şey Allah kolaylık versin. Ecir sabır güç kuvvet versin, mahcup etmesin inşallah.
VATANDAŞ ARTIK HER ŞEYİ GÖRÜNTÜLÜYOR
Sosyal medya ve teknoloji ile biraz duyarlı olan insanımız her şeyi belgelemeye başladı. Önceki gün bir vatandaşımız aradı. Celaliye Kız Yurdu’nun önünde bir yol çalışması olduğunu burada da üzerinde cevizlerin olduğu en az 20 yıllık ağaç bulunduğunu belirterek, bu ağaçların kesilip kesilmeyeceğini yetkililere sorduğunu ve yetkililerin de kesilmeyeceğini ve bu ağaçların daha uygun yere taşınacağını söylediklerini anlattı.
Ama aradan iki güç geçtikten sonra bu ağaçların üzerinde meyveleri ile kesildiğini söyleyerek üzüntüsünü ve öfkesini aktarıyordu.
Biz de sabırla vatandaşı dinledikten sonra “Bu anlattıklarını ispatlayacak bir fotoğraf var mı?” diye sorduk.
Vatandaş kızgınlık ile telefonunu kapattı ve arka arkaya fotoğraflar göndermeye başladı.
Sonra tekrar aradı “Yeter mi Uğur Bey. Bunlar yeter mi? Yol genişletmek amacı ile üzerinde meyveleri ile ağaçlar kesildi. Hiç değilse bu ağaçlar taşınsaydı belki kurtulurdu” diyordu.
………..
Evet buradan yol geçecek ise ağaçlar gidecek. Keşke bizde de Avrupa’da ya da bazı ülkelerde olduğu gibi bu ağaçlar yolun ortasında kalabilecek ve yıllarca yaşayabilecek şekilde yol düzenleme çalışmaları yapılabilse. Ama belki de bizde buna imkan verecek arazi yoktur diyoruz.
BURASI DESTANBUL VE HACI ŞÜKRÜ’NÜN ÖNÜ İMİŞ
Bir başka okurumuz ise şu fotoğrafları bize gönderiyor
Ve ardından da şu iki cümleyi ekliyordu.
“Uğur abi burası da şehrin göbeği. Destanbul ve Hacı Şükrü’nün önü. Şehre gelen insanlar buralardan geçiyor. Şehre yakışmıyor”…
BİR ANNENİN İSTEĞİNİ KIRAR MIYIZ?
Dün bizi bir anne arıyordu. Selçuk Üniversitesi kampüsüne giden tramvayların bakım çalışmaları nedeni ile yukarılara çıkmadığını söyleyerek “Benim evladım Hukuk Fakültesi öğrencisi. Ben bir anneyim. Benim evladım gibi yüzlerce öğrenci bu sıcakta iniyor ve dakikalarca yürüyerek sınavlara girmek zorunda kalıyorlar. Çocuklarımıza söylendiğine göre bu çalışmalar daha iki ay sürecekmiş. Yöneticiler bu konuda bir çözüm üretirler mi? Bir ek otobüs seferi konulabilir mi? Anneler babalar ve evlatlarımız adına sizlerden sesimiz olmamız için rica ediyoruz” diyordu.
Ne demek.
Bu bizim görevimiz.
Keşke bir yaraya merhem olabilsek.
İnanıyoruz ki yöneticilerimiz bu annenin sesine kulak vereceklerdir.
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Ölümden ileride varış dediğin, geride ne varsa bırak dediğin, ey bin bir tanede solmayan tek renk bayraklaşamıyorsan bayrak utansın
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Üst katlardan örtüleri, bezleri, halıları, kilimleri komşularımız üzerine silkelemediğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.