Bir iki kuşak önceki kadınları cinsel yönden çok iradeli bulmuşumdur. 25-30 yaşlarında dul kalıp tekrar evlenmeyen ve herhangi bir erkekle cinsel yaşam kurmayan çok sayıda kadın tanıdım. Kendi ablam da 26 yaşında biri 2.5 yaşında diğeri de karnında 6 aylık gebe iken eşini kaybetmiş, babamın ısrarlarına rağmen tekrar evlenmemişti. Sürekli “ iki kızım var, dede-nine benim gibi bakamaz, yetiştiremez, ben onları üvey baba ile nasıl yetiştireceğim tekrar evlenemem.” dedi ve ömrünü hala tek başına sürdürmektedir.
Kızlarımız okullarında, dershanelerde, çalışma alanlarında hatta günümüzde Facebook’la tanıştıkları erkeklere aşık olabilirler. Bu dünya hayatı sevip sevilince daha kolay ve güzel yaşanır. Kız çocukları ve kadınlar erkeklere göre sevdayı, aşkı daha derinden yaşarlar.
Eskiden kadınlarımız da, kız çocuklarımız da ne kadar çok severse sevsin bir erkeğe bedenlerini sunmama refleksleri vardı. Bu açık ya da kapalı olmakla alakalı bir şey değildi. Yetişme tarzı böyle idi. Evlerin perdeleri kapalı olur genç kızlar balkona, dama çıkmazlardı. Flört, çıkma, sevgili kelimeleri bilinmezdi. Duyulsa duyulsa sevdalı ya da yavuklusu var kelimeleri işitilirdi.
Şimdi erkekler kadınlara çok kolay ulaşabiliyorlar. Öyle ki geneleve gidip para bile vermeyi gerektirmeyecek kadar bedelsiz kadına ulaşmak. Japon geyşalar bakireliklerini en zengin erkeğe verip elde ettikleri para ile ömür boyu yaşarlarmış. İstedikleri işi kurarlarmış. Şimdi kızlarımız bakireliklerini bedava vermekle kalmıyor üstüne üstlük gebe kalıp küretaj olarak bedenlerini riske de atmış oluyorlar. Ülkemin kızları bu kadar mı zayıf, arzularına yenik düşer hale geldiler gerçekten çok şaşırıyorum.
Hayat tecrübem göstermiştir ki erkekler zor kadınları severler ve ulaşmak için çaba harcarlar. Erkekleri ne kadar yorarsanız o kadar kıymetli olursunuz. Başı dimdik, prensipli, zeki, becerikli, güzel kızlar, kadınlar… Elde etmek için bir erkeğin yorulmasına değer kızlar, kadınlar… Erkeklere kapris yapmaktan, ihtirastan bahsetmiyorum, seçici davranmayı bilen kadınlardan söz ediyorum. Bir erkeğe “ Benim nasıl olsa param çok istediğim kızı, kadını alırım, elde ederim, birlikte olurum ” dedirtmeyen kadından bahsediyorum. Parayla, makamla ulaşılamayan kadını arıyor çoğu erkek…
Doğallıktan uzak, cıvık cıvık kızlar, el kol hareketleri ile sırnaşık genç oğullar değer verdiğimiz her şeyi tüketiyorlar. Aşkı, sevdayı, hayayı, gizemli yaşanan cinselliği, saygıyı, töreleri…. Her şeyi tüketiyorlar. Batıdaki gibi seks yapmak sıradanlaşıyor, üzerine işeme zevki gibi iğrenç porno kültürü ekranlarda dillendiriliyor.
Saçları beline kadar uzanan, pearcingsiz, incecik ayak bilekleri halhallı, uzun fırfırlı etekli kızlarımız nereye gitti? Barbi modasına uyup saçının bir kısmını kırmızıya, yeşile, sarıya boyamakla kızlarımız çok mu güzel olduklarını sanıyorlar. Özenti, iradesizlik, seksi görünme çabası kızlarımızın erkekler nazarında değerini azaltıyor.
Sonra karşıma gelen uyuz, kıl bir genç “ Belki de kanama adet kanıydı belki de benden önce de başkası ile yatmıştı, benle yatan bir kıza nasıl güveneyim” diyebiliyor. Kızlarımız pırıl pırıl duru bir güzelliğe sahip olmalı. İster açık isterse kapalı olsunlar. Tesettür bir erkeğe dur yaklaşma! mesajı vermesi gerekirken tesettürlü kızlar da parklarda, pastanelerde dudak dudağa öpüşebiliyorsa tüketmediğimiz ne kaldı bizim. İman,namus, ar…tükendi, bitti değerli olan her şey….
Erkekleri şımartan kızlarımızın kişiliksizliğidir. Eskiden tek bir erkeği sevmek ve evlenmek, anne olmak, ibadet etmek, aileye bağlılık kızlarımızın şiarıydı. Babalarının, ağabeylerinin başını eğdirmemek bir erdemdi.
Kızlarımız aşık olabilir, duygularını yazıya, şiire dökebilir, bir aracı ile çaktırmadan sevgisini iletebilir. Lakin 14,15 yaşında sevgili arayan, elinde sigara, iş bilmez, aş bilmez, okuyup öğrenmez, bir şey üretmez, ailesinin zoru ile örtünen bomboş, aklı bir karış havada kızlar türedi. Erkekler ne yapsın böyle kızları. Kazara evlenen de başına dert alıyor.
Ne oldu bizim kadınlarımıza, yetiştirdikleri kızlara. Kolay bulunan şey kıymetsiz olur. Bedenini kolayca bir erkeğe teslim eden kız da sadece bedenini verinceye kadar kıymetlidir. Seksten başka bir şey düşünmeyen erkeklere saçınızdaki biti bile vermeyin. Aşık olmanın tedavisi vardır lakin bir kez cinsel ilişkiye girdiniz mi geri dönüşü yoktur. Ayrıca sekse bağımlı olma ya da arzulama gibi bir alışkanlığın da zebunu olma riski ile karşı karşıya kalınabilir ki erkelerin elinde oyuncak olmak kaçınılmaz hale gelebilir.