Son haftalarda kaybetmesek de kaybetmeye yakın oyunlar oynadık. Bir yerde takılacağımız öngörülebilirdi. Üstüne sakatların ve cezalıların sayısının artması Kayserispor maçını zor bir hale soktu. Yukarıda belirtiğim gibi bir yerde takılacaktık o da Kayseri maçı oldu. Ama böyle olmamalıydı. Tatsız tuzsuz sahada ne yaptığını bilmeyen bir futbolcu korosuyla böyle top oynayınca mağlubiyet de kaçınılmaz oldu.
Karşımızda sekiz haftadır yenilgi yüzü görmeyen bir rakip vardı. Biz de aynen onlar gibi yedi haftadır yenilmiyorduk. Ama aradaki fark bizim cezalı ve sakat oyuncularımızın çokluğuydu. Tabi ki hocanın elinde de dar bir kadro olunca maça forvetsiz başlamak zorunda kaldık. Dakikalar 56’yı gösteren kadar.
Genç forvet Mücahit Can Akçay, 82. Dakikada takımın tek isabetli şutunu attı. Biz böyleyiz diye Kayserispor da on tane şut atmadı. Onlar da ilk isabetli şutunda hatta Filipovic’e çarparak golü buldu. Eksiklerin olduğu yerde kendisine şans verilen Amir de şansını iyi değerlendirmedi.
İki hafta üst üste içerde oynayacağımız maçları kazanıp üst sıralara daha fazla gelmek isterken bu kayıp hiç iyi olmadı. Eğer Göztepe maçında da bu şekilde top oynarsak yenilmemiz kaçınılmaz olur diye düşünüyorum. Ancak yaklaşık üç dört haftadır takım zaten kötü oynuyordu. Şans faktörüyle beraberlik veya galibiyetimizi alıyorduk diyebilirim. Bu sefer şans da yanımızda olmadı. Bundan sonra önümüzde bir Göztepe maçı var. Bu maçı alıp Kayserispor maçını unutmamız lazım.