Kısa bir aradan sonra bugün yine şehir ve sizlerin güzel temas ettiğiniz güzel konularla birlikte olacağız.
BEYŞEHİR ÇEVRE YOLU CADDESİ
SAKİNLERİNİN İSTEKLERİ VAR…
Yeni alt geçitleri ile son aylarda sık sık gündemimize gelen Beyşehir Çevre Yolu Caddesi sakinlerimizin özellikle de belli bir yaş grubunun istekleri var. Biz de izninizle bu insanlarımızın isteklerini noktası noktasına virgülü virgülüne yetkililere iletelim;
“Uğur Bey merhaba
Beyşehir Çevre Yolu Caddesi’nin yaşlı sakinleri olarak sizi fazla rahatsız ettiğimizin farkındayız.
Fakat yol yapım çalışmalarının bitti gibi göründüğü bu günleri atlattığımızı varsayarak, eski gündemlerimize dönüyoruz.
Pazartesi günleri semt pazarımız kuruluyor. Öncelikle pazar kurulan alana belediyenin birtakım düzenlemeler yapmasını istiyoruz. Pazarın bir düzeni yok ve her hafta farklı yönlere tezgâh açılması suretiyle pazarın içinde yürümek bile imkânsız hale geliyor.
Pazara gelen köylüler sokak aralarına sarkıyor. Hocacihan yönünden, Beyşehir Caddesi yakınına kadar her yer pazar yeri. Toplasan birkaç pazar esnafı var. Ama kocaman bir alana yayılmış durumdalar.
Tabii pazar yerini yazmışken, üst geçit isteğimizi de yineliyoruz.
Başkent Hastanesi hizasına yapılan üst geçit, yaşlıların işini hiç görmedi. Pazar yerinin ve marketlerin yolun aynı yönünde olduğu dikkate alınırsa, üst geçidin gerekliliği kabul edilecektir.”
ŞU ALIŞIK OLMADIĞIMIZ DURUMA
REİS’Çİ ABİMİZ BİLE TEPKİ
GÖSTERİYOR AMA HAKLI GİBİ DE…
Benim ya da milletin hâlâ anlayıp kabullenemediği bir durum var. Aslında bugünler geçiş süreci. İki kuşak sonra bunlar ne konuşulacak ne de yazılacak. Millet bunları yani bugünleri 70’li yılların Türk filmi gibi izleyecek. Genç kuşak ise izlese de hiçbir şey anlamayacak.
Bakın kesseniz Reis’çi olan hukukçu ve de akıllı bir abimiz kızgın bir şekilde önce şu bilgi notlarını attı.
“MEHMET NURİ ERSOY
Kültür ve Turizm Bakanı
Türk turizm sektöründe 25 yılı aşkın bir geçmişe sahip olan Etstur’un Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Nuri Ersoy, 1968 İstanbul doğumlu olup evli ve iki erkek çocuk sahibi. Alman Lisesi’nde öğrenciyken düzenlediği tur organizasyonlarıyla turizm sektörüne giriş yapan Ersoy, İstanbul Üniversitesi İngilizce İşletme Bölümü’nde öğrenim gördü.
Etstur’un ardından 2000 yılında kurduğu Voyage Otelleri, 2001’deki girişimi Didimtur, 2006'da açtığı Jetset ve Ucuzabilet ile turizme pek çok marka kazandırdı. Ersoy, 2011’in Mayıs ayında hizmet vermeye başlayan oteli Maxx Royal Belek ve akabinde açılan Maxx Royal Kemer ile turizm dünyasında yepyeni bir anlayışın mimarı oldu. Aynı zamanda Akdeniz’in en iddialı golf sahalarından Montgomerie Maxx Royal’i bünyesinde bulunduran tesis, 2013 yılından bu yana dünyanın en prestijli turnuvalarından biri olan European Tour Turkish Airlines Open finallerine de üst üste 3 yıl boyunca ev sahipliği yaptı.
2012 yılında cruise sektörüne yatırım yaparak Türkiye’nin tek cruise gemisi işletmecisi olan Ersoy, 2017 yılında online rezervasyon platformu Odamax.com’u hayata geçirdi. Odamax.com ile dünyanın dört bir köşesinden 200 bine yakın tesis için rezervasyon hizmeti sağlamaya başladı.”
………….
Abimiz bunları dedikten sonra Kültür ve Turizm Bakanlığının sitesine girdim. Kelimesi kelimesine aynen böyle idi.
Abimiz özetle bize şöyle diyordu;
“Bakanlığın sitesinde Bakan ERSOY'un özgeçmişi reklam tabelası gibi. Merhaba yeni Türkiye. CEO'lar Bakan olunca, sonuç da böyle oldu.”
………….
Bu abimiz aynı zamanda gözü kara ve yüreklidir. Aynı şeyleri bakanı etiketleyerek sosyal medyadan kendisine de göndermiş ama derdik ya Yeni Türkiye’ye alışmak zorundayız. Hem durum bakalım daha bunlarda ne vardır ki?
SELÇUK ÜNİVERSİTESİ TEKNOLOJİ FAKÜLTESİNİN
ADININ SELÇUK ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK
FAKÜLTESİ OLARAK DEĞİŞTİRİLMESİ
Selçuk Üniversitesinden ayrılan, kuruluşu tamamlanan Rektörünün atanmasını bekleyen Konya Teknik Üniversitesi şehrimize teknik, sanayi, eğitim, teknoloji ve endüstri alanında yeni bir ses yeni bir soluk yepyeni bir heyecan getirecek. Biz de heyecanla bugün yarın üniversitenin rektörünün açıklanmasını bekliyoruz. İyi de olacak inşallah. Şehir bu konuda pek çok ümidini buraya bağlamış durumda.
Tabii buranın temelini kuruluşu 1970’li yıllara dayanan Selçuk Üniversitesi oluşturuyor. Bu dev çınar ihtişamı ve hâlâ farkında dahi olamadığımız muhteşem gücü ile şimdi de bünyesinden yeni bir üniversite çıkartıyor.
Bu kıymetini anlayıp bilemediğimiz Selçuk Üniversitesinden söz edince artık gördük ki ülkemizi yöneten büyüklerimiz büyük üniversitelerin hantal ve kalabalık yapısından dolayı üniversiteleri bölerek bu üniversitelerin daha etkin butik üniversiteler olması yönüne gitti. Üniversiteler bölünürken bizde bu durumu anlayamamıştık. Canımız yanmıştı. Ama artık görüyoruz ki bu durum kaçınılmaz bir gerçek.
Şimdi de artık resmileşen yeni Teknik Üniversitenin büyük bir kısmını Selçuk Üniversitesinin Mühendislik, Mimarlık, Teknik Bilimler Meslek Yüksek Okulu’nu içine alacak şekilde yapılanıyor. Artık anlıyoruz ki burada hedef hantal ve kalabalık yapıdan kurtulmak daha etkin ve hedefe ulaşan bir eğitim sistemini oluşturmak.
Yalnız pazartesi günü yeni bir bilgi aldık.
Ülkemizi yöneten büyüklerimiz böyle bir uygulamayı artık yaygınlaştırıyorlar ama bu durum sanki aşağılara pek inmiyor.
Eğer doğru ise Selçuk Üniversitesi Senatosu daha henüz bölünme tam gerçekleşmeden Selçuk üniversitesi Teknoloji Fakültesinin adının Mühendislik Fakültesi olarak değiştirilmesine karar vermiş. Hatta bu karar da YÖK’e dahi gönderilmiş.
Dahasını da duydum.
Yeni Akşehir Mühendislik Fakültesi, Eğitim Bilimleri Fakültesi, Hemşirelik Bölümleri kurulması yönünde de kararlar alınıyormuş.
Allah var rektör Mustafa Şahin Hoca’yı bu konu için arayıp rahatsız etmek istemedim.
Mustafa Hoca’ya bu konuda bence uzun vade için yanlış bilgi aktarımı olmuş. Belki kısa vadede bu iş tutar. Ama devletin yeni anlayışına rağmen, ülkeyi yönetenlerin üniversitelere bölerken “hantal yapı ve kafalardan kurtulmak” dediği konu yarın sıkıntı verebilir.
Şimdi birileri Rektör Hoca’ya kızdı mı bize de kızıyor hatta sallıyorlar “Senin adamın” diye.
Evet hocayı nerede ise 20 küsur yıldır yakından tanırım. Cerrahlığına gözüm kafalı kefilim. Alanın da dünyanın sayılı isimlerindendir. Beyindir. Yürektir. Her şeyden öte insandır Mustafa Hoca. Ama rektörlükten sonra hocanın bazı uygulamalarını ben de anlamış deyilim diyebilirim.
Biliyorum şimdi Mustafa Hoca bizi arayacak üzüldüğünü söyleyecek ve durumu izah edecek.
Diyelim ki biz yanıldık hoca doğrusunu yaptı.
Ben bir şeyden korkuyorum. İnşallah yarın Mustafa Hoca’yı da taaa yukarılarda böylesine bir değer iken alıp kenara koymayız. Bu şehir kendi değerlerini yemekte 1 numaradır. Mustafa Hoca’nın dolayısıyla Selçuk Üniversitenin yanlış yapmasına ve yıpranmasına gönlüm razı olmaz. Çünkü yine kaybeden biz şehir ve ülke olur.
Özetle son kararların inşallah bana aktarıldığı gibi üniversiteye sıkıntı vereceği konusunda yanılmış oluruz.
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Biçtiğini beğenmeyen ektiğini gözden geçirmeli.
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Hep düğün dernekte değil zor günde acı günde sıkıntı günde sabırlı olmayı ve dayanışmayı sağlayabildiğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.