TARİHE YOLCULUK (289)
Bursa’da türbe ve camilerde geçirdiğiniz zaman, bazen “Anlatılmaz, yaşanır” oluyor. Öyle anlar geliyor ve yaşıyorsunuz ki, o anı, o vakti, o anki duygularınızı anlatmaya bazen kelimeler bile yetmiyor.
Yıldırım Bayezid’in oğlu Sultan Mehmet Çelebi tarafından 1421 yılında yaptırılan
Yeşil Türbe’nin mimarı Hacı İvaz Paşa’dır. Bursa'nın sembolü haline gelen Yeşil Türbe, Bursa’da çarpık şehirleşme yaşanmadan evvel şehrin her yerinden görülebilecek bir konuma sahipti.
Bursa’ya 1990’da ikinci gelişimizde, Tophane Tepesi’nden Yeşil Bursa’yı temaşa ettiğimde Yeşil Türbe, gözlerimin önünde idi. 2018’in mayısında o tepeden Bursa’yı tekrar temaşa ettiğimde, Yeşil Türbe’yi bıraktığım yerde ne yazık ki bulamadım.
Diğer büyük şehirlerimizde olduğu gibi Yeşil Bursa’nın da çarpık yapılaşmaya kurban edilmesine inanın üzüldüm. Bursa trafiğinin çok yoğunlaşması da ayrıca çözülmesi gereken bir dert. Özellikle Ulu Cami ve çevresindeki yollarda yaşanan trafik yoğunluğu rahatlatılmalı. Yeşil Türbe’ye, Emir Sultan Türbe ve Camisini ziyaret ettikten sonra yürüyerek indik.
Osmanlı padişahlarının beşincisi Çelebi Mehmed sağlığında türbeyi yaptırmış, 40 gün sonra da vefat etmiştir. Türbede Çelebi Sultan Mehmet ile oğulları Şehzade Mustafa, Mahmut ve Yusuf ile kızları Selçuk Hatun, Sitti Hatun, Hafsa Hatun, Ayşe Hatun ve dadısı Daya Hatuna ait olmak üzere toplam dokuz sanduka bulunmaktadır. Dış duvarları turkuaz çinilerle kaplı olan türbenin içi, sandukalar, mihrab, duvarlar, cümle kapısı ile cephe kaplamaları da çiniden yapılmıştır. Kıbleye bakan mihrabı bir sanat eseridir. İznik çiniciliğinin şaheser örnekleri olan buradaki çinilerin parlaklığı gözlerimi aldı. İçeride kimsenin olmadığı bir zaman diliminde oturdum ve karşımda duran mihrabı seyrettim. O vakit şu şarkı sözleri aklıma geldi: “Mihrabım diyerek sana yüz vurdum.” Evliya Çelebi, Seyahatnamesinde, Çelebi Mehmed’le ilgili şu bilgiyi veriyor: “Yedi sene, on bir ay, on iki gün padişahlık yaptı. Vefat ettiğinde 38 yaşında idi. Kabri, Yeşil İmaret adıyla bilinen külliye içindeki nurlu camiinin kıble tarafında bulunan nakışlı kubbe altındadır.”
Türbe, Çelebi Sultan Mehmet’in vefatından 253 yıl sonra Hassa Mimarı Elhac Mustafa Bin Abidin tarafından onarılmıştır. Bundan sonra 1769 yılında Mimar Es-Seyyit Elhac Şerif Efendi, 1864-1867 yıllar arasında Leon Parville ve 1904 yılında Osman Hamdi Bey’in katkılarıyla Asım Kömürcüoğlu tarafından türbede onarım çalışmaları yapılmıştır. Yâni buradan da anlaşılacağı üzere eski çinilerinden günümüze pek fazla bir şey kalmadığı ortada.
EMİR SULTAN’DA NİYÂZ VAKTİ
Padişahların, sultanların, evliyaların, sufîlerin dergâhı Bursa’yı gezerken “Uçan kuşlar martılar, yeşil tatlı bir bahar” şarkı sözlerini mırıldanmamak elde değil. Ama türbeleri ve camileri ziyaret ettiğinizde; gönlünüzde biriken dua ve âyetleri dudaktan değil, gönülden gelen bir sesle söylemeniz icab ediyor. Nitekim kafilemizdeki Hafız Ziya Ercan abimiz, Emir Sultan hazretlerinin huzuruna durduğunda, ayakta okuduğu ayetler dört duvar arasında yankılanmıştı. Sonrasında birbirinin peşi sıra Fatihalar, Emir Sultan türbesinin duvarlarına çarparak açık pencerelerden sızarak uçan güvercinlerle birlikte semâya doğru yükselmişti!..
O anları size nasıl anlatsam…
İşte tam da bu esnada “Anlatılmaz, yaşanır” sözü imdadıma yetişiyor...
Gerçekten de öyle. Öyle anlar geliyor ve yaşıyorsunuz ki, o anı, o zamanı, o vakti ve o anki duygularınızı anlatmaya kelimeler kifayetsiz kalıyor.
Emir Sultan Türbesi ile Yeşil Türbe’de geçirdiğim o güzel anları anlatmaya ve duygularımı paylaşmaya elbette devam edeceğim.
YARIN: Bursa’da bir sultan ve yeşil bir zaman…