Dikkat dağınıklığı, bir kişinin belirli bir işe veya göreve odaklanamaması, dikkatini sürekli farklı uyarıcılara yöneltmesi durumudur. Günümüzde teknoloji, iş yükü ve sosyal medya gibi dikkat dağıtıcıların artmasıyla dikkat dağınıklığı daha yaygın bir sorun haline gelmiştir.
Bu durum, kişinin verimliliğini azaltabilir, öğrenme kapasitesini düşürebilir ve iş yaşamında olumsuz sonuçlar doğurabilir.
Günümüzün de en büyük sorunu ise dikkat dağınıklığı diyebilirim.
7'den 70'e DEHB ile bir mücadele içindeyiz. Kime sorsam çocuğunu psikiyatriye götürüyor. Dikkat dağınıklığı için küçük küçük çocuklar ilaç kullanıyor. Küçük yaşta çocukların böyle ağır ilaçlar kullanması ne kadar doğru elbette tıp camiasına buna daha uygun bir cevap verebilir. Fakat benim düşüncem bu ilaçlarında bir faydası olmadığıdır. İkiz kardeşlerim dört yıl bir fiil bu ilaçlarında kullandılar. Fakat bunun ne derslerine ne sosyal hayatlarına bir faydasını görmedik.
Demem o ki bu illetin kesin bir çözümü olmadığını ve hastalığın salgın olduğunu düşünmeye başladım.
Teknoloji ve Sosyal Medya: Cep telefonları, bilgisayarlar ve sosyal medya platformları sürekli bildirimlerle dikkatimizi çeker. Bu uyarıcılar, bir işe odaklanmayı zorlaştırıyor.
Çoklu Görev (Multitasking): Aynı anda birden fazla işi yapmaya çalışmak, odaklanma kapasitesini azaltır ve verimliliği düşürür. İnsan beyni, tek bir göreve derinlemesine odaklandığında daha etkili çalışıyor.
Stres ve Anksiyete: Yüksek stres seviyesi, kişinin zihnini karışık düşüncelerle meşgul edebilir ve odaklanmayı zorlaştırabilir. Anksiyete de benzer şekilde dikkatin dağılmasına yol açabiliyor.
Uyku Eksikliği: Yetersiz uyku, beynin bilişsel işlevlerini olumsuz etkileyebilir. Dinlenmemiş bir zihin, dikkat dağınıklığına daha yatkın olacaktır.
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB): Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu olan bireyler, dikkatlerini uzun süre belli bir noktada toplamakta zorlanırlar. DEHB, çocukluk döneminde başlar ve yetişkinlikte de devam edebilir.