İlk 2 haftada 4 puan toplayarak Bursaspor karşılaşmasına çıkan Konyaspor’umuz, bu karşılaşmayı kazanarak mevcut kredisini arttırmayı planlıyordu. Dolu ve coşkulu bir tribün önünde, oyuna hızlı başlayan ve çok geçmeden Jahoviç ile golü bulan Konyaspor, oyunun ilk 20-25 dakikalık periyodunda farkı daha da arttıracak pozisyonları buldu ama yine ciddiyet eksikliği nedeniyle bu fırsatlardan yararlanamadı. Özellikle 20. dakikadaki pozisyonda Fofana’nın bencil davranması ve daha müsait durumdaki Ömer Ali’ye pas vermemesi karşılaşmanın kader anı oldu diyebiliriz. Bu dakikadan sonra daha etkili ve efektif bir Bursaspor izledik. Rakip sahaya daha çabuk geçen ve ceza sahası çevresinde kazandığı faullerle oyunu sahamıza yıkan konuk ekip, ilk yarının son anlarına doğru penaltıdan golü buldu ve soyunma odasına daha moralli giden taraf oldu. Mücadelenin ikinci yarısında orta sahada organize olamayan Konyaspor, hem rakibin daha etkili hücum etmesine imkan verdi hem de doğru hücum varyasyonlarını uygulayamadı. Buna yol açan en önemli sebep ise, Konyaspor’un hatları arasındaki mesafenin çok uzun olması. 3. bölge diye adlandırılan hücum bölgesi ile orta alan arasında ciddi bir mesafe var ve bu mesafe zaman zaman hücum alanındaki organizasyonumuzu olumsuz etkiliyor. Ayrıca kaptırılan toplar ile rakip ilk anda presle karşılanamadığı için çok daha rahat organize olup, atak başlangıcı yapabiliyor. Saha içi organizasyonu noktasında ciddi sıkıntılar yaşayan Bursaspor’un dünkü karşılaşmada bu sorunu yaşamamasının temel nedeni de buydu. Haftalar ilerledikçe belki bu sorunu daha az yaşayacağız ama çift santrafor ya da tek santrafor arkasında hareketli forvet ile oynadığımız her karşılaşmada bu tip sorunları dönem dönem yaşamaya devam edeceğiz.
Takımın ilk 3 haftalık genel performansına bakıldığında ise hâlâ tam olarak hazır olmayan ve transferlerden verim alamayan bir görüntü çizdiğini görüyoruz. Türkiye şartlarında ligin Eylül ayı sonlarına doğru başladığı ve takımların tamamının bu döneme kadar anca hazır olabildikleri düşünüldüğünde içinde bulunulan durum şu aşamada çok abartılacak bir problem değil. Takımlarımızın tamamına yakını yanlış yönetimler ve hatalı transferler nedeniyle maddi problemlerle boğuşuyor. Durum böyleyken de sezon başı ilk kampa, olmadı ikinci kampa kadar transferlerin ancak % 50-60’ı yetiştirebiliyor. Yeni transferlerin takımla çalışması noktasında yaşanan bu eksiklik de ne yazık ki tüm takımlarımızın lig başı performansını olumsuz etkiliyor. Bu sorunun çözülmesi de kısa vadede mümkün değil. Konyaspor da bu sorunları -diğer takımlara kıyasla az da olsa- yaşayan takımlardan birisi. Şu aşamada olumlu olumsuz her türlü eleştiri için çok erken. Nitekim Rıza Hoca da bu noktaya atıfta bulunarak açıklamalar yapıyor. Takımın zamana ihtiyacı var bu çok açık. Ancak bu süreçte de teknik ekibiyle birlikte oynanan 3 maçı analiz edeceğini düşünüyorum. Atılan ve yenilen goller, oyun kalitesi, fiziki devamlılık gibi özellikle bizim ligimizdeki en önemli kriter olan etkenleri tekrar değerlendirmeleri gerekiyor diye düşünüyorum. Fiziki mücadelenin ve saha içi kavganın oldukça üst seviyede seyrettiği bir ligde şahsi fikrim özellikle filmin koptuğu ana yer olan orta sahanın güçlü olması yönünde. Bu da karşılaşmalara tek santrafor ile çıkılması ile bir nebze mümkün olabilir. Hele kanat oyuncularınız ve orta sahada oynayan bir oyuncunuzun skor yapma yeteneği var ise bu çok daha başarılı bir takım izlettirir taraftarlarına.
Söylemiş olduğum gibi 3-4 hafta daha beklenmesi gerekiyor Konyaspor için. Yeni transferlerden Hurtado ve sakatlıktan dönen Traore’nin hazır olması sonrasında belki de bu tarz bir sisteme dönecektir Rıza hoca da. Hep söylediğimiz gibi, taraftarlarımızın soğukkanlı ve sakin duruşunu koruması gerekiyor. Bu hafta ligin şu anda bence en iyi takımı olan Malatyaspor ile deplasmanda oynayacağız. Bu deplasmanda bu söylediklerimin etkisi daha net anlaşılacaktır. Sonrasında milli maç arası var. 15 gün daha ek süre bizim gibi takımlar için bulunmaz bir nimet. Milli maç dönüşü ise oldukça zorlu bir fikstüre başlayacağız. Kendi sahamızda oynayacağımız Fenerbahçe karşılaşmasından sonra Kayseri ve Göztepe deplasmanlarımız var. Sonrasında da Beşiktaş ile kendi sahamızda oynayacağız. Akabinde tekrar milli maç arasına giriyor takımlar. Fikstürden bahsetmemin sebebi ise; şu ana kadar saha içi organizasyonu ve takım olgusu oturmamış, nispeten daha zayıf takımlar ile oynadık. Bu hafta ile birlikte oynanacak 5 karşılaşmanın zorluk derecesi ilk 3 karşılaşmanın çok üstünde olacak. Kendi sahamızda oynayacağımız Fenerbahçe ve Beşiktaş karşılaşmalarında ek motivasyon ile sahaya çıkmak gibi bir avantajımız da mevcut. Ancak takım oyununu sahaya yansıtamadığımız müddetçe gaz, motivasyon, çoşku sizi bir yere kadar götürür. Konyaspor’umuzun öncelikle daha çok beraber oynamaya, disiplinli bir yapıda sahaya yayılmaya ve TAKIM OLMAYA ihtiyacı var. Bunun için bir müddet daha izlemede kalmak şart.