İstanbul Büyükşehir Belediyesi Ağaç ve Peyyaz A.Ş. tarafından Maltepe'de bir Tohum Parkı yapılmış.
Çok dikkatimi çekti. Parkta sanal bir gezinti yaptım. Tohum Parkı'nda 31 adet ithal ağaç ve bu ağaçlara ait 31 tohum maketi bulunuyor. Toplam alanı 5 bin m²’nin üzerinde olan parkın yarıdan fazlası yeşil alan olarak ayrılmış. Tohum maketi bulunan her bitkiye ait bitki tanıtım tabelası var. Tohum maketlerinin altına siyah renkte granit taş uygulaması yapılmış. Parkta 1 adet gemi figürlü ve 8 adet yaprak figürlü dinlenme alanları da mevcut. Parkta fıskiyeli süs havuzundan ayrı olarak “Çocuklara yönelik 1 adet ”Tohum Hatırası” fotoğraf çektirme panosu ve sincap heykelleri” de yer alıyor.
***
Kıymetli arkadaşım ve tarım aletleri üreten sanayicilerimizden Mustafa Sinan Ümit, senelerden beri yazılarında dile getirdiği için ifade ediyorum;
Konya’ya şimdiye kadar “Ziraî Aletler Müzesi” yapılmalıydı.
Bir tarım şehri olan Konya'ya, ne yazık ki tarım aletlerinin sergileneceği o müze yapılmadı.
Hemde Neolitik çağdan kalma Çatalhöyük gibi ilk tarım aletlerinin kullanıldığı zengin bir hazine ortada dururken.
Türkiye’nin ilk Tarım Müzesi ne yazık ki Antalya’da yapıldı.
Yâni Atı alan Üsküdar’ı çoktan geçti…
Doksan hektarlık bir kullanım alanını kapsayan EXPO Antalya’yı cazip kılan yedi projeden birisi de Tarım ve Biyoçeşitlilik Müzesi. Başak şeklinde tasarlanan ve beş salondan oluşan müzede tarımın ve biyoçeşitliliğin geçmişten bugüne kadar yaşadığı gelişimi anlatılıyor. 1.Salonda; “Yerleşik hayatın doğuşu”, 2. Salonda; “Bereketli hilal (neolitik köy canlandırılıyor)”, 3.Salon; “Biyoçeşitlilik”, 4.Salon; “Sürdürebilirlik”, 5.Salon; “Gelecek için tarım”.
Türkiye’nin ilk Çocuk Oyun Adası’nın EXPO 2016 Antalya’da Konya’nın bir markası olan TORKU tarafından açıldığını biliyor musunuz? Günde 4 bin çocuk ücretsiz olarak bu adadaki etkinliklere katılabilecek.
Torku’dan çocukların hayal dünyasına yönelik müthiş bir proje. Selçuklu’dan günümüze kitre bitkisinin keşfi. İmkân bulduğumda EXPO Antalya’da ilk gezeceğim yerler Tarım Müzesi ile Torku Çocuk Adası olacak. Böylece Torku, çocuklara yönelik en büyük projesini Konya’da değil Antalya’ya kazandırmış oldu.
Ne diyelim. Bunun da darısı Konya’nın başına!
***
Bütün bu olup bitenlere rağmen yine de treni kaçırmış değiliz. Konya’ya ziraat ile ilgili 2-3 müze ve park yine de açılabilir. Endemit Bitkiler Müzesi ve Parkı neden olmasın.
Bir başka önerimiz ise; tohumların da içinde olduğu "Ziraî Mahsuller Parkı - Tarım Ürünleri Parkı" Konya'ya yakışır...
Konya Ticaret Borsası öncülüğünde ve Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırma Enstitüsü'nden de fikir ve destek alınarak Konya Büyükşehir ve İlçe Belediyeleri ile Konya Ziraat Mühendisleri Odası ve diğer ziraat odalarıyla müştereken bu veya buna benzer daha değişik projeler de pekâlâ üretilebilir.
Konya Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Celil Çalış’ın, sosyal medya vasıtasıyla gönderdiği “Biz ZMO olarak hazırız Mustafa abim. Konya Ticaret Borsası “Tohum Teknolojisi Gen Vadisi” proje çalışmalarını bitirmek üzere. Selçuk Üniversitesi ve Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırma Enstitüsü ile birlikte İstatistikle belirtilen Türkiye Tohum üretiminin %50’sini üreten Konya, bu çalışmayla hem katma değer anlamında hem de istihdam anlamında önemli bir açığı kapatacak ve farkındalık oluşturacaktır” şeklindeki mesajı, sevindirici bir haber olarak pek hoşuma gitti.
***
Tohum denilince, ilk aklıma gelen “nutfe” oluyor. Toprağa gömüldüğünde yeni bir bitki meydana getiren tane, elbette tohumdur. Mesele tarlaya o tohumu nasıl attığınızda, nasıl sürdüğünüzde... Tarlayı istediğin yerden sürebilirsin.
Burada Seyranî’ye kulak vermek lâzım: “Tarlasına haram tohumu eken/Helâl mahsulünü biçer mi bilmem.”
AZİZİM DİYOR Kİ…
“Sebeplerin tohumu tarihin tarlasına atıldıktan sonra belli netice, ilâhî hikmet ve adaletle birleşerek , mutlaka alınacaktır.” (Nurettin TOPÇU)