Konya dünden bu yana Uğur İbrahim Altay’ın yeni dönem için Belediye Başkanlığı ile çalkalanıyor. Konya’ya ve Uğur Başkan’a hayırlı uğurlu olsun. Herhalde bizi takip eden okurlarımız biliyorlar ki aylar öncesinden hatta Tahir Başkan’dan koltuğu devir aldığı günden düne biz aynı yerde idik. Yalnız biz de farkında olmadan yazdıklarımızla konuştuklarımızla kendi kendimize risk almışız. Çok şükür ucuz kurtulmuşuz.
Ama bu işler yani Uğur Başkan’ın, başkanlığı hiç de dışarıdan görüldüğü gibi kolay olmadı.
Yaşanılanları belki en iyi Uğur Başkan biliyor artık. Çünkü kendisi bizzat yaşadı. Bunları yaşayacağını da ne tahmin ediyordu ne de bekliyordu.
Ama siyaset bu işte, gerçi bunun adına siyaset denmez biz de dememeliyiz.
Ama Konya’da bu siyaset maalesef böyle.
Daha doğrusu Konya sadece siyasette değil finanstan bürokrasiye, spordan belediyeciliğe KONYA ADAM YEME MERKEZİ… Yemin ediyorum işittiklerimle bugün bile KONYA’nın durumunu GERİ DÖNÜŞÜM KUTUSU’ndan daha vahim olduğunu görüyorum.
Artık sadece şunu diyorum ki, demek bu milletin son seçimlerdeki yüzde 59’ undan hâlâ ders alınmamış. AK Parti almadığı dersi şimdi Uğur başkanla kurtaracak ve herkes yine kardeş, dava arkadaşı yaprak sarması olacak. Vay beeeee.
UĞUR BAŞKAN’I HÂLÂ NİYE YALNIZ BIRAKIYORSUNUZ?
Kusura bakmayın ve bana kızmayın ama Uğur Başkan’ın dün açıklanmasına sevinemedim.
Niye?
Ben geri zekalı mıyım da sevinemeyeyim?
Yooo hiç kusura bakmayın baylar bayanlar. Akılsa ben de en az sizin kadar akıllıyım çok şükür. Fikir ise Allah bana da çok şükür fikir vermiş. Feraset ise yüce Rabbim size verdiği gibi bize de vermiş. (Elhamdülillah).
Ama gördüklerim ve işittiklerimle hâlâ Konya’yı çözemiyorum. Çok uğraştınız çok emek verdiniz ama Uğur Başkan’ın başkanlığını engelleyemediniz.
Ama helal olsun size dün Konya’nın sessizliğini ve Uğur Başkan’ın yalnızlığını Reis’in önünde Türkiye’ye gösterdiniz.
TBMM’yi televizyondan ve bazı dostların bize telefondan yaptıkları canlı yayından izledik.
Reis açıkladıkça Yozgat, Ankara, Eskişehir, Mardin, Çorum açıklandıkça misafirlerin olduğu bölümü dolduran gençlik kollarından kadın kollarına kadar tüm partililer Meclis’i yıkıyorlar.
Reis, “Konya” diyor alkışlayan yukarıda üç kişi aşağıda iki bürokrat ve vekiller. Koskoca meclis salonu KONYA diye inlemiyor.
Şimdi AK Partililer bir başka, AK Parti’ye kızanlar bir başka yani anlamadan bilmeden bize kızacaklar.
Neyse kızın bakalım da beş ay önce kızdıklarınızla bugün olduğu gibi yarın da yan yana pozlar verir öz çekimler yaparsınız.
Konya’da Uğur Başkan’ın kazanmama, kazanamama gibi bir ihtimal var mı?
Matematikte bile her türlü olasılık hesabı vardır ama bu hesapta Konya yoktur. Yani Uğur Başkan Allah izin verdikçe Başkanlığı garantidir.
Ama Uğur Başkan’ın Başkan olmaması için parti içinden, Genel Merkez’den tutun da teşkilatlara kadar çekilen setler Uğur Başkan’a işlemedi ve işlemiyor. Olan kime oluyor biliyor musunuz? Bu cark curka girmeyen ve sizin dahil etmediğiniz saf temiz Konyalılara ve Konya’ya oluyor. Bunun da vebali çok büyük haaa, ben bildiğimi diyeyim siz de bildiğinizi okuyun.
İNŞALLAH SAĞLIKTA İYİ OLACAĞIZ
AMA KÜÇÜK DETAYLAR CAN SIKIYOR
Kim ne derse desin sağlıkta kalıcı çok güzel şeyler oluyor. Bunun adına ister reform deyin isterseniz devrim Türkiye bu konuda çok büyük adımlar attı. (İsraf kısmını ayırıyoruz tabii ki) Sağlıkta her şey tıkır tıkır giderken bir personelin fazla rahatlığı(!), ya da tavrı davranışı koskoca kuruma mâl ediliyor.
Olaya hasta ya da hasta yakını açısından bakarsanız zaten bu insanların psikolojisi ile durumu çok iyi görebilirsiniz. İşte şimdi iki tanıdık dost isim üstelik de şehir sevdalısı dahası biri üniversite ve fakülte için mesai vermiş risk almış bir abimiz. Sıkıntılarını üzüntülerini çaresizlikten öfkelerinden sosyal medyaya taşımış durumdalar.
Bir adım geri çekilip bakıyorsunuz böyle eleştirileri; ne üniversite, ne hastane, ne hastane yönetimi ne de hastanenin çalışkan düzgün insanları bunları hak ediyor. Peki, böyle bir vaka var mıdır? Var olanlara şahitlik ettiklerimde var. Ama bizler ya da bu yöneticiler gerçekten yaşanılanları hak etmiyorlar.
Buyurun üniversiteden emekli olmuş Halil Kaya Bey bakın ne yazmış;
“Meram Tıp Fakültesi Hastanesi acilinde zorunlu olarak bir tam gün kaldım. Sadece bir yönünü anlatayım da bir zaman makine gibi işleyen hastaneyi ne hale getirmişler anlayınız. Acil röntgen teknisyeni yemekte imiş yarım saat sonra gelecekmiş. Acil’i düşünebiliyor musunuz? Teknisyeni suçlayamam elbette ihtiyacını gidermek zorunda, problem en tepeden itibaren yönetim anlayışında. Hastane gittikçe çukura gömülüyor. İlgililerin dikkatine!
Yine dost isim Konya sevdalısı Nihad Köroğlu’nun bu tespiti de yüzde yüz doğru. Gördüm yaşadım. Neyse Nihat abimizin konusu da şu “Uğur Bey Yeni Meram Tıp Fakültesinde, hastalara en çok lazım olan kan ve idrar tahlil üniteleri birbirinden uzakta, idrar kabını dolduran hasta koridoru geçmek zorunda tuvalette idrar ünitesinden uzakta ve sayısı yetersiz. Çözüm getirilmeli.”
…………..
Bugünlük bu kadar. Yarına inşallah.
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Bir şeyleri bilmiyor ya da göremiyor olmamız gerçekleri değiştirmez.
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Trafikte 5 saniye frene basıp yandan gelene yol vermeyi becerebildiğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.