Nerede bir zulüm varsa, amasız fakatsız, din, dil, ırk gözetmeksizin müdahil olup zulme dur diyen Koca Osmanlı neredesiniz?
Sizden sonra Âlemi İslâm mâdur ve mazlum kaldı. Âlemi İslâm kan ağlıyor. İslam dünyası, İslam İşbirliği Teşkilatı, kınamaktan ve kefen ve yardım gibisinden öteye gidemiyor. Ne kadar aciz durumdayız? Hala bize ne, bizim davamız değil, onlar bizi sattı, onlar topraklarını sattı cümlelerini duyuyoruz.
Onlara Türk ne demektir? Cevap veriyorum Türk demek, din, dil, ırk gözetmeksizin mazlumun yanında yer alıp zalimin karşısında duran demektir.
Merhum Erbakan hocamız gibi bir yiğit lazım. "Bana ne Amerika'dan, bana ne İsrail'den" diyecek. İncirliği, Küreciği kapatacak.
Bir an önce D-8 İslam Ülkeleri tarafından ortak bir karar alınıp zulme dur demeleri elzemdir. Zira zalim Siyonistlerin yaptığı bu zulüm Âlemi İslâm'a zulüm getirir. Yarın mahşerde hiçbirimiz hesabını veremeyiz.
Biz ne zaman bu kadar vicdansız olduk? Dedeleri toprak satmışmış. Velâkin öyle olsun, şahsi kanaatim azınlıkta olduğu şehit edilen bebekler, günahsız çocuklar, yaşlılar anneleri babaları şehit edilip yetim ve öksüz kalan çocukların ne suçu var? Hastaneyi bombaladılar. Binlerce Müslüman zalimce şehit edildi. Biz kınamaktan öteye gidemedik. Birde bir haber olan Arap ülkeleri.
Cenâb-ı Allah imhal eder, yani süre verir ama asla ihmal etmez. Zulümle abad olanın ahiri berbad olur.
Anneler, babalar, evlatlarınızı Kudüs bilinci ile yetiştirmelisiniz. Kudüs'ün ilk kıblemiz ve Rasûlullah Efendimizin miraca yükseldiği bilincinde olmaları elzemdir.
Siyonist markaları neden sadece zulüm zamanında gündeme getiriyoruz? Her zaman biz Müslümanların uyanık olması gerekmiyor mu? Neden devamlı bir boykot halinde değiliz? değiliz İslam dünyasının İsrail'in Filistin'e yönelik zulmüne karşı sessiz kalması, sadece Filistinlileri değil, tüm İslam dünyasını ilgilendiren bir sorundur. Bu zulüm, İslam dünyasının itibarına zarar vermektedir. slam dünyasının İsrail'e karşı daha güçlü bir duruş sergilemesi için bazı adımlar atılması gerekiyor. Bu adımlardan biri, İİT'nin İsrail'e yönelik yaptırımlar uygulamasıdır. Diğer bir adım ise, İslam dünyasının Siyonist markaları boykot etmesidir
Sözlerime merhum Mehmet Akif inan üstadın Kudüs şiiri ile son veriyorum inşallah ümmetin vahdeti nasip olur amin Allaha emanet olun
Mescid-i Aksa’yı gördüm düşümde
Bir çocuk gibiydi ve ağlıyordu
Varıp eşiğine alnımı koydum
Sanki bir yer altı nehr çağlıyordu
Gözlerim yollarda bekler dururum
Nerde kardeşlerim diyordu bir ses
İlk Kıblesi benim ulu Nebi’nin
Unuttu mu bunu acaba herkes
Burak dolanırdı yörelerimde
Mi’raca yol veren hız üssü idim
Bellidir kutsallığım şehir ismimden
Her yana nur saçan bir kürsü idim
Hani o günler ki binlerce mü’min
Tek yürek halinde bana koşardı
Hemşehrim nebi’ler yüzü hürmetine
Cevaba erişen dualar vardı
Şimdi kimsecikler varmaz yanıma
Mü’minde yoksunum tek ve tenhayım
Rüzgarlar silemez gözyaşlarımı
Çöllerde kayıp bir yetim vâhayım
Mescid-i Aksa’yı gördüm düşümde
Götür müslümana selam diyordu
Dayanamıyorum bu ayrılığa
Kucaklasın beni İslâm diyordu
Mehmet Akif İnan