Duygular Karmakarışık

Doç. Dr. Mustafa Topkafa

Konyaspor deplasmanda oynadığı Kayserispor maçından 3 puan alarak şehre döndü.

Maç öncesi İsmail hocanın karşılaşmadan önceki iki maçta yaptığı taktik ve ilk 11 tercihinin tekrar etme korkusu vardı. Bu nedenle de deplasmandan puan veya puanlarla nasıl döneriz düşünceleri hâkimdi. Neyse ki; İsmail Hoca, Sivas maçından gerekli dersleri çıkarmış ve 4-4-2 taktiği ile kadroyu planlamış. Bu taktiğin doğru olduğunu ilk yarıdaki oyun ile de görmüş olduk. Belki ilk yarıdaki oyunu birçok taraftarımız beğenmedi. Bu düşünce ve görüşler doğru olabilir. Ancak sahadaki oyuncuları saydığımızda kendi bölgesinde oynamayan 4 tane oyuncunun (Adil, Skubic, Shengelia ve Milosevic) olduğunu da dikkate almanın daha doğru olacağını düşünüyorum.

Maçın ilk yarısının son dakikasında, hakemin inanılmaz yanlış kararından rakip penaltı kazandı ve soyunma odasına 1-0 geride girdik. Açıkçası ben maçın bu dakikada bittiğini ve puansız döneceğimizi düşünmeye başladım. Bu düşünce, - kötü olmasa da - oynanan oyundan ve yedek kulübesine baktıktan sonra oluştu. Sonradan oyuna girebilecek oyunculara bakınca en fazla iki oyuncu göze çarpıyordu ki onlar da zaten oyuna girdiler. Ancak hakem ikinci yarıda da çok kötüydü ve rakibin 10 kişi kalmasını sağladı. Bu dakikadan sonra takımımız daha derli toplu ve daha çok rakip sahada oynayarak 89 ve 90+8. dakikada goller bularak sahadan 2-1 ile ayrıldı. Hanemize 3 puanı şükürler olsun ki yazdırdık. Aksi takdirde çok büyük bir girdaba girebilir, dağılma sürecini başlatabilirdik.

Geçtiğimiz hafta Hocayı bizler ve birçok taraftarımız sert bir şekilde eleştirdik. Eleştirilerimizde iki önemli nokta vardı. Birincisi; hocanın haftalardır oynattığı ve sonuçlarını çok iyi bir şekilde aldığımız 4-4-2 sisteminden çıkıp 5-3-2 sistemine geçmesiydi. Bu sistemden dolayı toplamda 6 puan kaybettik ve bizi üst sıralara taşıyacak büyük bir avantajı kaçırdık. Hoca bu hatadan döndü ve eleştirilerin doğruluğunu teyit etti. İkinci eleştirimiz; Oğuz Kağan`a sürekli şans tanıması ve bu oyuncunun verilen şansı iyi değerlendirememesi konusundaydı. Hoca bu konuda hala ısrarına devam ediyor. Belki oyuncunun istenen seviyeye geleceğine inanıyor. Fakat oyuncu 13 haftadır maalesef o seviyeye ulaşamadı. Bu oyuncuya gösterdiği sabrın yarısını Ali Karakaya`ya göstermesini umuyoruz.

Şunu Hocamızın ve herkesin çok iyi bilmesini istiyoruz. Biz oyuncu düşmanı değiliz. Biz çok sabırlı bir şehiriz. Geçtiğimiz yıllarda bunu çok net gösterdik. Ancak Hocanın bazı ısrarlarının doğru olmadığını ve kendisine zarar verdiğini görüyoruz. Umarım Hocamız bizlerin fikirlerini bir kez daha değerlendirir.

Son olarak; Hocamızın yanlışlarını dile getirirken doğrularını da dile getirmeliyiz diye düşünüyorum. Son günlerde sosyal medyada İsmail Hoca ile devam edilmemesi ile ilgili yazılar görmeye başladık. Açıkçası Kayserispor maçından sonra bu düşüncenin çok büyük bir hataya sevk edeceğini ve yıkıma yol açacağını düşünüyorum. Bir de ortada o kadar çok sakat oyuncumuz varken alınan sonuçları değerlendirmemek de yanlış olacaktır. Evet, hocanın hataları var ama ortada bir de başarı var. 13 maçta 18 puan ve 1.39 puan ortalaması bizim için çok önemli. İsmail Hocanın 13 maçta yaptığı hata sayısı toplasanız 4 ya da 5 maçla sınırlıdır. Geriye kalan maçlarda çok iyi bir performans sergilemiştir. Bunu görmemek veya görmek istememek sadece bize zarar verir.

Ortada bir başarı varken bu tür söylemelerin taraftarın duygularının karmakarışık olduğunu düşündürüyor. İtidalli davranmalıyız. Bu nedenle de;

Yiğidin hakkını yiğide verelim...

Saygı ve Selamlarımla...

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.