Bugünkü yazıma şöyle bir giriş yapmak istedim. Hepimizin birlikte tek yumruk olduğu günleri yaşıyoruz. Allahım güzel Türkiyemize bir daha İstiklal Marşı yazdırtmasın. Bayrağımızdaki şehit kanı gibi Kırmızı rengi ve Ay ile Yıldız daim olarak, kıyamet gününe kadar sürsün. Son 8 gündeki olaylar hepimizin yüreğini yaktı dağladı. Hepimiz birimiz, birimiz hepimiz için duygusu ile hareket etmeliyiz.
Lütfen konuşmalarımızda başkanımıza, yöneticilerimize ulu orta sağda, solda konuşmayalım, atıp tutmayalım, o haddinden büyük transfer yapan takımları 17 gün sonra başlayacak Süper Lig’de göreceğiz, bu işler para ile olmuyor. 2 yıl evvel Antalyaspor, Lamine Diarra, Milan Baros’u almış gelmişti. İlk yarıyı da 18 puanla 14.sırada bitirmişlerdi, 2.yarıda ne mi oldu? Toplam 17 maçta 13 puan toplayıp toplam 31 puanla ligden Kayserispor ile birlikte küme düşen ilk takım olmuşlardı. Küme düşen 3.takım olan Elazığspor’a bile 1-4 ve 1-2 yenilmişlerdi. Futbolda ilk önce takım olmak önemlidir. Para saçmak hiç önemli değildir. Antalyaspor çok değil bundan 5,5 ay evvel 14 Şubat 2015 Cumartesi günü bir tane profesyonel oyuncusu olmayan Orduspor’ a 2-1 yenilmedi mi? O Orduspor ki 20. haftada oynanan o maçtan sonra oynadığı 14 maçta tek bir puan bile alamamıştır. Bu da neyi göstermektedir? Futbolda ve tüm sporlarda takım, ekip olmanın önemini bize göstermektedir. Bu örnekleri hemen çoğaltmak mümkündür bu sezon küme düşmüş olan Kardemir Karabükspor’un ve Kayseri Erciyesspor’un maddi değerleri Konyasporumuzun çok çok üstünde değil miydi? Kayseri Erciyes’te oynayan bir Edinho ve Royston Drenthe’ye hepimiz şu oyuncular Konyasporumuzda olsa diyerek, iç geçirerek bakmıyor muyuz?
Aykut Kocaman hocamızın ağzından duyduk, bu 7 ve alınacak forvetle beraber 8 transfer bize yeter demiştir. Gerekirse hazırlık maçlarında alınacak sonuçlar ve oynanacak oyunlara göre orta sahaya da bir oyuncu takviyesi olabileceğini söylemekte ve bu sezon Abdülkerim Bardakçı, Vedat Bora ve Halil İbrahim Sönmez’den çok şeyler beklediğini açık açık anlatmaktadır. Bu sözün üstüne bizlerin bir söz söylemesi abesle iştigaldir. Biz hepimiz Aykut hocamıza çok güvenmekte ve onun bu takımın başında olduğu sürece bu işlerin bir şekilde altından kalkacağını bilmekteyiz, bizler başımızdaki komutana kafamız ile kalpten ve sonuna kadar bağlıyız. Onun konuşması hepimiz için bir emirdir.
Torku Konyaspor olarak güzel günler göreceğimiz ve yarınların bizim için aydınlık olacağı günler yakındadır. Yeter ki bizler sabretmesini bilelim ve oyuncularımıza, hocamıza sonuna kadar güvenelim.
Sevgi ve saygılarımla…