Elbette, Şükür Halimize Ama Hayat Sadece Mücadele midir?

Mustafa Bahar

Bir insan sürekli hayatta kalma modundan çıkarak daha dengeli ve sağlıklı bir yaşam sürdürebilmesi için hangi adımları atabilir?

Öncelikle içinde bulunduğumuz durumun farkında olmak gerekir. Eğer hayat, sürekli mücadele etmekle geçirmekse bir süre sonra bu bizde stres, kaygı ve depresyonu beraberinde getirecektir. Sadece bu hali ile kalsa şükredebiliriz halimize ama asla burada kalmayacaktır. Düşünün bir an: Bir insanın varoluşunun en temel amacı hayatta kalmaktır. Hayatta kalmak için yapamayacağımız işleri bir sıralayalım bakalım kaç maddeye düşer. Ölümle yüz yüze kalan biri için domuz eti haramdır mı diyeceğiz yoksa ne yapacağız? Allah ne der, el alem ne der ifadeleri ölüm kalım konularında çok fazla sorulan sorulardan değildir.

Diğer yandan hayatta kalma mücadelesi sırasında yapabildiklerimiz dışında bir de hiç yapamayacaklarımız var. Bu mücadele esnasında, sanattan, edebiyattan, şiirden, felsefeden bahsedilmesine bile sıra gelmez. Kendi özel zevklerimiz hiç konuşulmaz. Sanat anlayışı ve yorumu yanımızdan bile geçmez. Felsefe gibi konular zaten böylesi toplumların gündemine sadece dalga geçmek için girer. Kısacası hayatta kalma refleksi ile bir ömür tüketenler günün birinde sadece kendi kendilerine yabancılaşmış olarak kalmazlar; sürekli rüzgarın önünde savrulan bir yaprak gibi oldukları için geriye nefret, pişmanlık ve kavga kavramları ile sona eren hayatlar kalır. İşte tüm bu sebeplerden, hayatta kalma mücadelesi ile bir hayat devam etse de bu durumdan erken yaşlarda kurtulmak gerekir. Ama her şeyden önce bunun farkına varılması gerekir.

Bu durumdan kurtulmak için farkındalık dışında iyi bir destek ağı oluşturmak gerekir. Ailemiz, arkadaşlarımız veya ilgili profesyonellerle konuşarak duygularımızı paylaşmalıyız. Yaşanacak stresi dengeleyebilecek en iyi yol budur. İnsan başına gelenleri ancak konuşarak sindirebilir.

Yine bize sağlıklı yaşam tarzı geliştirin diyenler, zamanınızı iyi yönetin diyenler, kişisel gelişim teknikleri saydıranlar, yeterli ve kaliteli uyuyun diyenler, olumlu düşün, karamsar olma diyenler, kendine zaman ayır diyenler ve daha nice tavsiyelerde bulunanlar olacaktır. Bu tavsiyeler yaraya merhem olmaz demiyorum ama bunlar birer kuru nasihatten öte gitmeyecektir.

Belki aşama aşama düşünüp plan yapmak ve plana sadık kalmak; büyük hedefler yerine küçük ve istikrarlı adımlarla ilerlemek bizi olumlu güdüler ve canlı tutar.

Unutmayın ki her birey farklıdır ve herkesin bu geçiş sürecini yönetme şekli farklı olabilir. Kendinize sabır gösterin ve ihtiyaçlarınıza uygun yöntemleri deneyerek en uygun çözümleri bulun. Denemekten çekinmeyin, tecrübe etmediğinizi öğrenmeniz çok zordur. Ben helal diyeyim siz temiz deyin ama mutlaka denemekte fayda var. Yoksa hayatta kalma mücadelesi sizi ölüme kadar esir alır ve size yaptıramayacağı çok az şey vardır.

Bizim mahallenin çocuklarının çok üzerinde durmadığı dursa da sadece küçümsemek ve önemsizliğini vurgulamak için konuştuğu finansal durum, insanların hayatta kalma modundan çıkmasında önemli bir faktördür. Para işini gençlik çağlarında halletmeyenler maalesef survive modunda kalmaya çok yatkındırlar. Hele ki her şeyin ölçüsünün para olduğu günümüzde başarının da başarısızlığında en önemli ölçütü para olduğu düşünüldüğünde varın gerisini siz hesap edin. Özellikle gençlere tavsiyem para konusunu gücünüzün en zirvede olduğu dönemde halletmeye çalışın. Yoksa hayatta kalma mücadelesi bir insana her şeyi yaptırır, unutmayın. Ki diğerlerine sıra gelsin.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.