Bugün iki ayrı konu ile ilgili son durum tespitlerini paylaşmaya çalışacağız.
Önce dün İstanbul-Konya YHT’deki bir durumu bir okurumuzun fotoğraflı tespiti ile köşemize taşımıştık.
Allah razı olsun önce TCDD Genel Müdürlüğü’nden şu resmi açıklamayı aldık;
“Konya Pusula Gazetesi’nin 22 Kasım 2017 tarihli nüshasında yer alan köşe yazınızda 13 Kasım 2017 tarihli 07.30 İstanbul-Konya YHT ile ilgili şikayete yer verilmiştir.
Ankara-Eskişehir, Ankara-İstanbul, Ankara-Konya ve Konya-Eskişehir- İstanbul hatlarında günde toplam 52 seferle yaklaşık 21 bin yolcu taşınmaktadır.
Ülkemiz için bir marka olan ve dünyada 8. Avrupa’da 6. ülke olarak işletmeciliğini yaptığımız yüksek hızlı trenlerimizde, yolcularımız için gerek teknoloji gerekse hizmet kalitesi anlamında dünya standartlarında hizmet verilmektedir. Yılda iki kez yaptırdığımız yolcu memnuniyeti anketlerimizde yolcularımızın genel memnuniyet oranı yüzde 97’lere ulaşmaktadır.
Yazınızda bahsedilen yüksek hızlı tren de hizmet kalite ve standartlarımızın gereği olarak en üst seviye bakım, temizlik protokolleri uygulanarak sefere hazırlanmış ve kontrolden geçirilerek yolcularımızın kullanımına sunulmuştur. Buna rağmen; yolcumuzun bahsettiği temizlik konusunda ilgili personelimiz uyarılmıştır.”
………..
Genel Müdürlük yetkililerine duyarlılıklarına hassasiyetlerine ve gösterilen ilgi için çok teşekkür ederiz.
Ardından Genel Müdürlükte görevli bir abimiz önce şu notu bize gönderdi;
“Uğur abicim
Genel Müdürümüz Veysi Bey gerçekten çok üzüldü bu konuya.
Çünkü biz 24 saat YHT’lerin temiz ve emniyetli bir şekilde işlemesi için çalışıyoruz. Konya’ya özellikle ayrı bir önem vererek diğer illerden farklı olarak 20 sefere çıkardık. Günlük 8 bin Konyalıyı taşıyoruz.
İnanın her noktasına kadar bakılıyor. Ve de biz artık Taşımacılık AŞ. olarak YHT’yi bir marka haline getirdik.
Bu haberler bizim markamızı zedeliyor.
YHT markasını Türkiye’nin en prestijli markası haline getirmek için de gece gündüz çalışıyoruz.”
……………
Abimiz ardından telefon etti. Durumu anlattı.
Bu YHT markasının hatasız ya da hatayı en az seviyeye çekebilmek için nasıl bir mesai verdiklerini anlattı.
Kendilerine de söyledim.
Bunlara inanmayanın gözü çıksın.
Hatta dün bizim hanım bu yazıyı okuyunca bana telefon ederek, “Burada haksızlık etmişsin. Ben ne zaman sabah trene binsem temizlik maddesi kokusunu alırım” dedi.
Genel Müdürümüz Veysi Bey’e de çalışanlara da ve tüm okurlarımıza da diyorum ki bu ülkeye YHT’yi kazandıranlardan Allah bin kere razı olsun. Herkes üzerine düşeni en iyi şekilde yapıyordur.
Amenna.
Ama bir mikrobun biri burnunu oynayıp oraya sildi ise. Diğer yolcu da bindiği zaman bunu görüp fotoğrafını çekip bize göndererek sitem etti ise bunu yazmayalım mı?
Bizim meslek bunun için nankör işte.
Ama vicdanen rahatız.
Büyüklerimize, çalışanlara inanıyoruz. Ama bizim samimi okurumuz da velinimetimizdir. Onlarsız biz olamayız.
Mesela şahıs olarak YHT’den ne kadar memnun isem son dönemlerde de THY’den de o kadar şikayetçiyim. Ama THY ülkemizin gururu milli ve yerli kurumlu diye şimdilik el birliği ile her şeyi halının altına süpürüyoruz.
MERAM YAKA’DA OTURAN VATANDAŞLARIN ULAŞIM ÇİLESİ
Yine bize güvenen inanan samimi bir okurumuz Serpil Hanım’ın çilesini sizlere sunarken yöneticilerimize de iletmek istiyoruz. İzninizle önce Serpil Hanım bakın ne diyor;
“Sayın Uğur Özteke Bey,
Ben Meram Yaka güzergahında oturmaktayım ve iş yerim Muhacir Pazarı civarında bulunuyor. Biz sabah 08.00’da iş başı yapan insanlarız. Siz de daha önceden Meram Yaka'da oturduğunuz için bilirsiniz bindiğiniz otobüs ya da minibüsle geri evinize gidemezsiniz. Çünkü gidiş ve dönüş güzergahları farklıdır.
Benim çalıştığım iş yerine, o taraftaki okullara ve hastanelere gitmek isteyen insanlar mutlaka otobüs kullanmak zorundadır. Sabah saatlerinde otobüslerin durumunu kullanmayan bilemez. Buna rağmen minibüsler çoğunlukla boş geçmektedir.
Otobüs bileti olmayan ya da otobüs saati uymayan insanlar minibüse binip başka bir minibüsle kesişen noktadan yeniden minibüse binip ulaşımı bu şekilde sağlamaya çalışmaktadır.
(Ben örneğin minibüsle Adalhan'a kadar gidip oradan karşıya geçip Eski Garaj minibüsüne binerek ulaşabiliyorum.)
Konya Büyükşehir Belediyesi Açık Kapı sistemine iki kez durumu ileterek Meram Yaka güzergahındaki minibüslerin bir kısmının otobüs güzergahını kullanarak Meram Yeni Yol minibüsleri gibi Adliye'ye kadar gitmeleri konusunda yardım istedim.
İki kere aynı cevapla karşılaştım: "İlimizde toplu taşımacılığın geliştirilmesi, disiplin altına alınması, korsan taşımacılığın önlenmesi, şehir içi trafiğin düzenli hale getirilmesi ve fiilen çalışmakta olan esnafların haklarının korunması amacıyla İl Trafik Komisyonunun 06-11-1989 tarih ve 1989/01 kararı ve İçişleri bakanlığı genelgeleri ile M plakalı minibüs araçlarına tahdit getirilerek 530 adet kesin sayı tespit edilmiştir.
Bu minibüsler toplam 28 hatta dağıtılmıştır. Sayıların sınırlı olması sebebiyle ilave araç ve güzergah verilmesi şuanda mümkün görünmemektedir.".
Ben sayı artırılsın falan demiyorum, şu anda hattaki minibüslerin bir kısmı otobüs güzergahından Adliye'ye kadar giderse (çünkü KTO Karatay Üniversitesine giden öğrenciler ve Adliyede çalışanlar ya da işi olanlar faydalanacağından), hem minibüsçüler boş seferler yapmaz hem de bizler tek minibüsle ulaşım sağlamış oluruz diyorum.
Bu hususta yardımınızı rica ediyorum. Teşekkür ederim. İyi çalışmalar.”
………….
Vallahi bu konuda hiçbir belediyecimiz ya da görevli bahane bulmasın. Mazerete de sığınmasın. Serpil Hanım’ın çilesi tüm Meram Yaka sakinleri için geçerli. Bu konuda da madem böyle bir resmi ya da yasal durum var bu sorunu o zaman Hasan Kılca abimiz bir kalemde çözer diye Serpil Hanım’a müjde vermek istiyorum.
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Yiğit harpte, dost dertte, olgun adam hiddette belli olur.
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Trafik ışıklarının olmadığı kavşaklarda bencilliği bıraktığımız zaman daha iyi ADAM oluruz.