ETLİEKMEĞE BAYRAK DİKMEK...

Uğur Özteke

Yepyeni bir hafta yepyeni ümitler.

Huzur sağlık başarı ve hayırlı gün ve haftalar dileklerimizle yeni bir hafta başı yazımıza başlıyoruz.

Bugün sizlerin de bizden okumaya pek alışık olmadığınız bir sanatsal yorum yapmak istiyorum. 

Malum şehrimizde DİRENİŞ KATATAY diye bir film çekimi yapılıyor.

Ne yalan söyleyeyim bir tanıtım toplantısı yapıldı filan ama ben de film ile ilgili her şeyi sizler gibi basından takip ediyorum.

Ta ki cumartesi günü ikindi saatlerinde KTO Karatay Üniversitesi ve KTO’dan çok sevdiğim bir dostum aradı. “Neredesin ne yapıyorsun?” sorularına “işim çok abi, buradayım, şuradayım, koşturuyorum…” gibi mazeretler üretsem de kurtuluş yoktu ve soluğu Aksaray yolunda KTO’nun fuar alanında aldık.

Ancak daha park yerine yaklaşırken bizi dev bir kapı, surlar, atlı savaşçılar, karavanlar ve tırlar karşılıyordu.

Kafamızda bir şeyler canlansa da bizi arayan abimizle araçların yanında buluştuk. Ve bir anda kendimizi şu ana kadar hazırlanmış Türkiye’nin en büyük savaş alanında bulunduk.

Bir yandan Selçuklu’yu yıkmak isteyen Moğol atlıları diğer yanda devletini korumak için direnen kahraman Celalettin Karatay ve askerleri.

10 saniyelik başarılı çekim için defalarca yapılan çekimler. Türk ve Bosnalı dünyaca ünlü sanat ustaları, onlarca genç çekim ekibi...

Kısaca apayrı bir dünya.

Daha sonra abimizin sayesinde atların savaşçıların kumlar üzerinde kendilerinden geçmiş vaziyetteki savaş sahnesinin çekildiği alandan ayrılıp ustalıkla hazırlanmış diğer stüdyolara geçiyoruz.

Selçuklu döneminde Konya sokakları.

Konya’ya giriş kapısı.

Alaaddin çevresi.

4 çeşmeli köşe başı.

Kitabını birazcık ve çok hızlı okumuştuk.

Aklımızda kalanları canlandırdığımız zaman bizde kendimizi 13’üncü yüzyılda sandık.

Plato muazzam. İnanın herkesin görmesini isterim. Vallahi ayakta alkışlarsınız.

Tahmini bu alanda 200 kişi çalışıyormuş.

Kıyafetleri 40 kişilik bir ekip hazırlamış. Yüzlerce kıyafet var.

En büyük bütçeli yapım olma iddiasındaki projenin çekimleri ise üç ay sürecekmiş.

Selçuk Öztürk Başkan’ın başında bulunduğu Karatay Üniversitesi’nin yapımı olacak olan bu çalışma sadece Türk sinemasının değil bence bu alandaki sanatçıların yeni bir penceresi olacak iddiada.

Tabii kendimizi koyup salıvermiyorduk da.

Çekimlerin arka planında savaşçılarla atların o tarifsiz birlikteliğini izlerken yine “insan” diyorduk.

Atların asilliği sanatçı gençlerin hayvan sevgisi... Bu tarifsiz bir aşktı sanki.

Kendimizi kaybedip toz toprak çamur içinde beyaz ayakkabılarımız kiremit rengini almış vaziyette o taşın üstünden atlayıp sarayın balkon çekimi için hazırlanan koridora geçerken gözümün önüne Amerika’da gerçekten her platformunda çok etkilendiğim o aksiyonların bire bir canlı olarak gösterildiği Universal Studios Hollywood geldi.

Burası da sanki KONYAWOOD idi.

Yaklaşık 1.5 saatlik tur için en az 50 sayfa yazarım. Yazmak istiyorum. Ama sizlerden benden böyle sanatsal yorumu ilk defa okuyorsunuz sizi de sıkmak istemiyorum.

Ve şimdilik bu kadar diyerek diğer konumuza geçelim istiyorum.

ETLİEKMEKLERİMİZ İYİ DENETLENMELİ

İYİ ETLİEKMELERE BAYRAK DİKİLMELİ

Geçen hafta bir etliekmek yazısı yazmıştık. Bir kesimi mutlu ederken bir kesimi de üzmüşüz. Gerçekler hep acıdır. Bu normal. Tabii etliekmeğimizi tescil ettirebilmek için yıllarca uğraş veren büyüklerimizi üzüyorduk. Çünkü daha tescilin mutluluğunu yaşayamadan eleştiriyorduk.

Ama bizi yazdıklarımızı kabul ediyorlar asla “yalan” ya da “yanlış” demiyorlardı.

En yetkili isim özetle şöyle diyordu “Bu tescil için yıllarca uğraş verdik ve çok şükür bunu başardık. Ama haklısınız. Esas olan bundan sonrası. Etliekmeğimizin kaliteli ve hijyende en yüksek seviyede olması için bundan sonra çok titiz davranmalı ve sıkı bir denetim mekanizması kurmalıyız.”

Evet bu işi fazla gurdalamanın anlamı yok.

Herkes her şeyi en detaylı bir şekilde biliyor.

Eksiklik denetimde.

İnşallah Sayın valimizin başkanlığında yetkili kılacağı bir isim, Belediyelerimiz, Lokantacılar Odası, Tarım İl Müdürlüğü, İl Kültür Turizm Müdürlüğü, zabıta polis kimse kusura bakmasın ama esnafı kasabından fırınına nefes almayacak şekilde denetlenmeli.

Temiz iyi niyetli dürüst esnaf ile sahtekarlar kesinlikle aynı kefeye konulmamalı.

Ne demek mi istiyorum.

O zaman benim de geçtiğimiz hafta öğrendiğim www.tripadvisor.com.tr'ye bir girin Konya’mız ve etliekmeğimiz için yazılanları dünya çapındaki eleştirileri üşenmeden bir okuyun ve bizim yazamadıklarımızı görün.

 

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

İnsanlığın şerefi aklıyla, asaleti diniyle; şahsiyeti ahlakıyladır.

 

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?        

Düğün konvoylarında çocuklarımız ve gençler yarı bellerine kadar camlardan sarkmadıkları zaman daha iyi ADAM oluruz.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (2)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.