Ezergeçerus…

İlker Kırnaz

Geçen hafta deplasmanda Fenerbahçe’yi elinden kaçıran Konyaspor, ligin en iyi 3 takımından biri olan Sivasspor ile kendi sahasında oynadığı karşılaşmayı her iki yarıda attığı gollerle kazanarak altın değerinde bir 3 puanın daha sahibi oldu. Alınan skorun yanında oyunun tamamında ortaya konan futbol da keyif katsayımızı arttıran etkenlerdendi.

Karşılaşmaya Fenerbahçe mücadelesindeki kadrosuyla çıkan Konyaspor, müthiş bir kasırgayla başladı Sivasspor maçına. Nitekim ilk dakikada tam 4 kere gol diye ayağa kalktığımız atakla heyecanın startını verdik. Bir kaç dakika sonra Djalma’nın takipçiliği ve inadı sayesinde kazandığı top ve net plase vuruşuyla öne de geçtik. Sivasspor takımı daha ne olduğunu anlamadan yediği bu baskı nedeniyle şaşkına dönmüştü ki, Gekas’ın mükemmel topuk pası ve Hasan Kabze’nin düzgün vuruşuyla ilk 25 dakikada karşılaşma neredeyse bitti diyebiliriz. Mesut Bakkal’ın geldiğinden bu yana takımına uygulatmak istediği önde baskı ve yardımlaşma bu karşılaşmada da oldukça etkili oldu. Özellikle Hasan Kabze, arkasında oynayan bekine yardım etmeyi hiç ihmal etmedi. İkinci yarıda da yine önde basan ve orta alanda müthiş pres yapan ekibimiz, takımın performansının üst düzeyde olmasına da etken oldu.

Savunma oyuncularımız, orta alanda Ali ve Borek’ten darbeyi yiyerek gelen rakip oyuncuları durdurma noktasında çok daha rahat hamleler yaptılar. Tribünlerdeki 20 bin seyirci gibi bizlerde gol makinamızın artık çalışmaya başlamasını istiyorduk. Nitekim ani bir atakta Ergün topu Gekas ile buluşturdu ve Gekas’a da sadece dokunmak kaldı. Bu gol sonrasında iyice rahatlayan Konyaspor, farkı arttırabilecek pozisyonları da cömertçe harcadı. Atılan gollerdeki en güzel enstantanelerden biri de, Hasan Kabze’nin tribünlere dönerek, golün asistini yapan Gekas’ı gösterip adeta “bu gol Gekas’ın” demesi ve Gekas’ın da attığı gol sonrası maçın belli bölümlerinde tartışılan Ergün’ü işaret etmesi bence alınan galibiyetten daha önemliydi.

Bu arkadaşlık ve dostluk ortamında 1 maç değil 10 maç bile kazanılabilir.  Bu güzelliklerin yanında bazı kritik noktaları da belirtmemiz gerekiyor. Takımın her geçen hafta daha da iyi oynadığını görmek bizleri inanılmaz keyiflendiriyor ancak gelecek sene bu oyuncuların birçoğunun sözleşmesinin bitiyor olması da kafamızı karıştırmıyor değil. Özellikle takımın en önemli oyuncularından olan Djalma vs gibi oyuncuların kiralık olması ve gelecek sene bu takımda olmayacak olma ihtimalleri üzerine yönetim kurulumuzun bu oyuncularla birkaç haftaya görüşmelere başlaması gerekiyor diye düşünüyorum. Şu an ne olacağımız belli değil belki ama 3-4 hafta sonra bu ligin resmi de büyük oranda çizilmiş olacaktır.

En azından bu fikrimiz yöneticilerimizin kulağının bir kenarında dursun ve zamanı geldiğinde bu konuya da eğilmeyi ihmal etmesinler. Lige yeni yükselen ve yükseldikleri sene ligde kalmayı başaran takımların en büyük handikapları, yeni oluşturulan ve oturan kadroyu sene sonunda –istemeden de olsa- bozarak yeniden maceraya atılmalarıdır. Bu nedenle bu konuda bazı aksiyonlar almamız gerektiğini düşünüyorum. Bunun yanında teknik heyetimizi ve futbolcu kardeşlerimizi gösterdikleri üstün mücadeleden ötürü tekrar tebrik ediyorum. Hepinizin eline emeğine sağlık…

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (2)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.