Torku Konyaspor ve Kasımpaşa arasında uzun zamandır süre gelen bir dostluk söz konusuydu gerek taraftarlarla, gerek takımlar arasında ciddi sorunlar ne İstanbul’da nede Konya’da olmamıştı. Zaten bunu maç başlamadan hemen önce, Konya Paşa el ele tezahüratlarıyla ve bu tezahüratları karşılıksız bırakmayan takımlarla bir defa daha gösterdiler. Şunu belirtmeden geçemeyeceğim bu karşılaşma tribünde izlediğim en ilginç karşılaşma oldu dersem sanırım yanlış olmaz. Maça geçecek olursak maçın ilk 20 dakikalık bölümünde, Torku Konyaspor maçı 3-0’a getirebilecek şansları yakaladı ancak bunları cömertçe harcadılar. Her hafta hakemler hakkında isimler değişse de benzer laflar ediyoruz ben bu sezon Torku Konyaspor’un maçlarını yöneten tüm hakemlerden özür diliyorum Mete Kalkavan’ın yönetimini gördükten sonra, onlar hakkında çok acımasız eleştiriler yaptığımızı düşündürdü bana, bir hakem ancak bu kadar yanlı kararlar verip, bir takıma cömertçe kart göstermekten çekinmezken diğerine ise her fırsatta kartsız geçiştirebilirdi. Hele ki son olarak top toplayıcı gence doğru koşup ne yaptığı hareket bir hakemden çok rakip takımın oyunsu gibiydi. Maça gereksiz verdiği beş dakikalık uzatmayı da anlamış değilim. Torje’nin yediği ikinci sarıda her ne kadar haksız olduğunu düşünsek de, pozisyonu dikkatli izlediğimizde düdükle topa vurması neredeyse aynı saniye içerisinde, yani tepki geç attığı için Marica’ya idi ama sana kart göstermek için fırsat kollayan bir hakeme karşı amatörce davranmaması gerekirdi diye düşünüyorum.
Olay adam Donk’a gelince bu adamın yaptığını her iş olay, geçen yıl Kasımpaşa-Beşiktaş maçında gündeme oturmuş uzun sürede gündemde kalmıştı. Şota’nın ve aynı pozisyonda dikkatlerden kaçan kaleci Ertaç’ın dünyada eşine az rastlanır centilmenliği maçın önüne geçti diyebiliriz. Koruduğu kaleyi boşaltarak tribünleri sakinleştirmesi serinkanlı olması olayın öncesini iyi süzmesi daha Şota oyuncularına işaret etmeden bunu telafi edeceklerini belirtmesi gerçekten takdire şayan bir hareketti. Şota Arveladze’e gelince, "Aldığımız kötü sonuçlardan dolayı istifa ediyorum. Bu maçta haksız gol attık ve karşılığında yedik. Yapmamız gereken buydu". Sözleriyle Konyalı sporseverlerin gönlünde taht kurmayı başardı, böyle karakterli hocaların sayısı umarım ilerleyen günlerde artar. Biraz basite kaçsa da hakemin kaleci vuruşuyla oyuna başlanması gerektiği pozisyonda Kaleci Kaya’da topun kendisinden çıktığını belirterek takıma adına centilmenlik yaptığını da söylemden geçemeyeceğim. Bu maçta beni en çok şaşırtan isim ise Mehmet Güven oldu gerçekten yapması gerekenin maksimumunu yaptı.
Maçta gözlerimizden kaçmayan birkaç kritik noktada yok değildi. İlk olarak Torku Konyaspor tek devre top oynuyor ama iyi oynuyor ikinci devre ise o kadar geriye yaslanıyor ki taraftarları heyecandan kalp krizi geçirme noktasına geliyor.
Torku Konyaspor bu sezon ilk kez geriye düştüğü bir maçı, hem de Kasımpaşa gibi takım karşısında çevirmesini bildi. Hasan Kabze Formunda bariz düşüş olduğu bir dönemde ne şekilde olursa olsun iki gol atarak düşüşüne son verdi. Son üç haftada üç İstanbul takımından 5 Puan almayı başardılar birçok kesim bu üç hafta da takımın sıfır çekeceğine inanıyordu.
Bir maçta aklımıza gelecek ne varsa yaşanılan bir maçı geride bıraktık. Hakem hataları, fair play güzel görüntüler goller penaltı çıkarılan kartlar oyun kalitesi çok üst düzey olmasa da ilaç gibi bir galibiyet geldi diyebilirim.
Torku Konyaspor camiasına bir uyarı lütfen puan alıyoruz diye hemen havaya girip Avrupa hedefliyoruz diye açıklama yapmayalım ne zaman bir takım çevrelerden benzer açıklamalar gelse takım tepetaklak oluyor. Yönetim kısmına gelince bu takım küme düşmez ancak gelecek sezon alternatifi olan bir takım kurmaya özen gösterelim bu yıl ki sıkıntılar tecrübe olarak dönsün alışkanlık olarak değil… Maçın sözü ise Fair Play Ödülü Paşa’ya, 3 Puan Konya’ya…