Bugünkü yazımıza güzel bir konu ile giriş yapalım istedik.
Önce yazımızın başlığında ki Fatma Başkan’ı yani Meram Belediye Başkanı Fatma Toru Hanımefendi’yi niye kutladığımızı izah edelim.
Belki gözünüzden kaçtı, Konya basını değil Türk basını Meram’ı konuştu yazdı. Dolayısıyla Türkiye Meram'ı konuştu. Fatma Hanım yine müthiş bir projeye imza attı.
Olayın özeti şu:
“Mehmetçik'e Yılın Son Akşamında "Anne Yemeği" Jandarma Genel Komutanlığı ve Konya'nın Meram Belediyesi iş birliğiyle hazırlanan "Ana Kucağından Peygamber Ocağına Projesi" kapsamında, Konyalı anneler tarafından yapılan yaprak sarması, içli köfte, su böreği gibi yemekler helikopterle Şırnak'taki askeri birliklere gönderdiler. Şırnak'ta vatan savunmasını başarıyla sürdüren Mehmetçik'te 2017'nin son akşamında, Jandarma Genel Komutanlığı ve Konya'nın Meram Belediyesi iş birliğiyle hazırlanan "Ana Kucağından Peygamber Ocağına Projesi" kapsamında "anne yemeği" sürprizi yapıldı….
*****
Aslında çalışma olarak küçük, para pul olarak hiç denilebilecek ama anlamlı manevi ve duygusal yükü çok ağır bir çalışma ile Fatma Hanım yılın son gecesinden dün bile Türk basınında iktidar kanadından muhalefete kadar her yere imzasını attı.
Bu haberleri izlerken içimden hep “Helal olsun başkan” dedim.
Ama bu dediğimi başlığa atamadım.
Eğer atsaydık büyük eleştiri alacaktık. Hem de AK Parti cenahından.
Biz Meram’ın bu projesine iyi dediğimiz için, Fatma Hanım da bu anlam yüklü projeyi gerçekleştirdiği için, CHP’den, SP’den eleştiri almayacak sadece AK Parti içindeki “anti Fatma Hanımcılar” bizi iğneleyeceklerdi. (MHP’yi bilerek yazmıyorum. Çünkü MHP Konya bu konularda en iyi siyaseti izliyor etliye de karışmıyor sütlüye de…)
Özetle, Fatma Hanım son bir iki projesi ile Türkiye çapında ses getirdi. Bize de bir Konyalı olarak bu duruma alkışlamak düşer.
PİYASALARDAKİ SIKINTI NEDİR?
Ekonomiden anlamam ama bu millette para var mı yok mu onu da anlayabilmiş değilim. Asgari ücretin açıklanmasının ardından birde şu taşeron işinin yavaş yavaş şekillenmesi ile her ailede her sohbette ekonomi işi devreye giriyor.
Şahsi kanaatimi söyleyeyim ama ne olur bana kızmayın.
Bizde öyle bir para var ki hiç kimsenin “yok” dediğine inanasım gelmiyor.
Haa bu demek değildir ki bizde siyasiler gibi gözümüzü kulağımızı gerçeklere tıkadık. Daha geçen gün Selçuklu bölgesinde sabahın 8’inde bir aşevinin karşısına çektim arabayı uzaktan uzağa yarım saat filan oraya gelen insanları insanların oradaki bekleyişlerini ve sonra da ayrılışlarını inceledim.
Orada iki kap sıcak yemek alabilmek için üzüntülerinden, kahırlarından kafalarını kaldıramayan insanlar da vardı, bu işi artık bir gelenek gibi görüp sohbet ederken gülüşen kadınlar da… Bu insanların üstleri başları yani giysileri o kadar temiz o kadar da düzgündü ki vallahi yolda görseniz tanıyamazsınız. Zaten onlar da mesela eskiden Uğurlu Villaları dediğimiz bölgeye geldikleri zaman ellerindeki poşetlerden ya da el arabalarındaki tencerelere dikkat etmez iseniz asla o insanlar olmuyorlardı.
Yine bu demek değil ki herkes güllük gülistanlık. Her evde bir ocak tütüyor ama nasıl tütüyor gidip içini görmek lazım. Yalnız devlet, belediyeler, vakıflar Konya’mızda bu işi mükemmel yapıyorlar. Bu yüzden aç insan yok gibi. Yok sefil aile bulmak zor gibi.
Tabii onurları ile dimdik durmaya çalışıp kimseye el açmayan, evimde bu yok bile demeyi kendine yediremeyen çok asil ama gerçekten ihtiyaç sahibi aile de çok.
Sonra devlet kurumlarında çalışan memurlarımızdan, sanayicilere, iş dünyasına atlıyoruz. Onlar da bir şeylerinin eksik olduğunu daha farklı anlatmaya çalışıyorlar.
Ve en son noktada 2 milyonu aşan şehrimizde istekler ve arzular göğe yükselirken hiç kimse ne hastanelerin acil yoğun bakımlarındaki insanları, ne cezaevlerindeki kader mahkumlarını ne de mezarlıkları gözünün önüne getirebiliyor.
Bunlara sizde “normal” diyorsunuz değil mi?
Evet normal sonuçta hepimiz insan oğluyuz.
Duayı çok edelim olur mu?
Bu günlerimizin kıymetini bilip, bu günlerimizi aramayalım inşallah..
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Göz kaptırdığım renkten, kulak verdiğim sesten, affet senden habersiz aldığım her nefesten…
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Gereksiz ve ısrarla korna çalmak alışkanlığımızdan vazgeçtiğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.