Fenerbahçe spor kulübü futbolcu değeri yaklaşık 160 Milyon Euro, Konyaspor kulübü futbolcu değeri yaklaşık 30 Milyon Euro. Fenerbahçe yazılı görsel basın değeri paha biçilemez Konyaspor basın değeri yerel. İstatistiklere baktığımızda Fenerbahçe’nin ezici üstünlüğünü görürken bu üstünlük sağlanan maçları incelediğimizde Fenerbahçe nasıl ezici üstün olduğunu görmek zor değil elle atılan golü bile elle atılmadı kaleciye faul var diye savunan koruyucuları vardı hatırlarsanız.
Sezonun 8. haftası rakip Fenerbahçe idi. Maçı 90 dakika boyunca temkinli izlediğimi belirmek isterim. Aslında Ömer Ali Şahiner’in maç sonu açıklamasını izleyene kadar kafamda çeşitli sorular vardı. Ömer Ali , hakem penaltı için yöneldiği an yardımcı hakemin penaltı kararını iptal ettirdiği iddiası sorularını teke indirdi. Yardımcı hakem maçın başlamasına 2 gün kala banyoda sabuna basıp mı düştü de, sakatlandı merak ediyorum. Hakem Ekrem Kan sakatlandı gerekçesi ile hakem Cem Satman’ın atanması ve bu hakemin verilecek penaltıyı iptal ettirmesi, bize farklı düşünmeye itti! Unutmayın sayın Federasyon Türkiye Ligi üçten büyüktür, yönetenler ise bunu algılayamayacak kadar küçük düşüncede maalesef…
Öte yandan Ömer Ali’nin orta alanda kasti olarak ayağının tendonuna basılması ve tartışmasız kırmızı kart olması gereken pozisyonun sarı ile geçiştirilmesi maçın özetine dahi koyulmayan Halil İbrahim’e yapılan penaltı pozisyonu var bir de… Hele ki elle oynanıp da yorumcuların ikiye bölündüğü verilmeyen penaltı sonucu yapılabilecek en saçma yorum ile biz bile ikiye bölündük. Hakemin penaltı vermemesi doğal yorumunu sizlere bırakarak can sıkıcı ve uzun bir giriş yapmak istedim…
Konyaspor Aykut Kocaman geldiği günden bu güne kadar bariz yükselişi, yönetimin nasılsa Aykut işini bilir diyerek transferde tembel davranması bu sezon can sıkıcı maçlar çıkartmamıza neden oluyor. Avrupa, Kupa ve sezonu bu kadronun götüremeyeceği zaten belliydi. Bu durumda kızılması gereken son kişilerin takım ve Hoca olduğunu belirtmeden geçemeyeceğim.
Sakat olan Vukoviç yerine Abdülkerim, Ali Çamdalı’nın yerine ise Jonsson sahadaydı. Konyaspor, genel görüntü olarak yine çok koşan, mücadele eden ve pas trafiğine önem veren bir takım olarak göze çarptı. Maçı bölümlere ayırırsak penaltı pozisyonuna kadar kazanmak için istekli iki takım sahadaydı. İlk 25 dakikalık bölüm zevkliydi aslında, fakat penaltı pozisyonundan sonra maçtan 10 dakikayı çalan Volkan, her seferinde bu son uyarım şeklinde uyarılan Volkan, kart bile yemeden maçı bitirirken, Fenerbahçe 11 kişi 65 dakika savunma yaparak geçirdi. Konyaspor’un hücum bölgesinde delici bir oyuncu bulunmaması ve rakibin çekimser oy kullanması topun Konyaspor’da kalmasını sağlarken bir türlü 11 kişilik duvarı geçememesini sağladı. Gördük ki bu takıma ikinci bir Ali Çamdalı lazım. Fenerbahçe takımı bugün için bize göre haksız, Fenerbahçe medyasına göre altın değerinde 3 puan almış olabilir, ancak bu oyun yapısı ile Fenerbahçe’nin dikine kat eden ve bireysel özelliği olan oyunculardan kurulu takımlara karşı alacağı tek şey mağlubiyet olacaktır.
Temsilcimiz Konyaspor’a bakarsak, devre arasına kadar toplayacağı kadar puanı toplayıp devre arasında kesinlikle oyunun iki yönünde de etkili olabilecek Ali Çamdalı’nın yanına bir oyuncu transfer etmeli bunu yanında kafasında Konyaspor’u bitiren Meha’nın yerine delici özelliği olan duran topu etkili kullanan bir oyuncu bulması gerekecek. Son olarak ise Zafer Biryol tadında son vuruşu etkili mücadele gücü yüksek ve rakip savunmaya tehdit oluşturabilecek bir golcü alması gerekecek. Aksi halde hak etmediği halde tribünden hocaya ve takıma homurtular artacak. Aykut Kocaman mevcut kadroda alternatif oluşturabilme adına normalde 11 de oynatacağı oyuncuları yedek bekletiyor sırf elinde hamle şansı olabilsin diye, bu adama ben kızmam sadece saygı duyarım.
Şunu da belirtmeden geçemeyeceğim Skubic ve Douglas son çizgiye inip orta açacağında bizim golcülerimizin ceza sahasının etkisiz bölümünde yer alması ile orta yerine geriye dönmeleri tepki çekiyor, pas verilen noktada bir duvar olunca oyun kaleci Serkan’a kadar dönüyor. Bu durumda maçın tamamında top sizde iken neredeyse sıfır pozisyon ile maçı tamamlamak zorunda kalıyoruz. Futbolda dün yoktur bugün ve yarın vardır. 20 yıldan fazla süredir stadyumlarda Konyaspor maçı izleyen bir spor adamı olarak son haftalarda tribünde yaşadığım tartışma kadar tartışmadığımı belirtmek isterim. Bu homurtuların kesilmesi ve takımımıza hak ettiği değeri vermemiz gerekiyor. Şu an için azınlık olan çatlak seslerin çoğalması bizi fazlasıyla yıpratacaktır.
Sonuç olarak; yine futboldan çok hakem kararlarını konuştuğumuz bir maçı geride bıraktık. Gördüğümüz gibi zaman mekan fark etmiyor büyük dediğimiz takımlar ile maça çıkarken maça 1-0 geride başlıyorsunuz. Bu durumda futbolcu kalitelerini ve niyetlerini göz önüne alarak buna hakem performansını ekleyince neden bizim maçlarımız Almanya, İngiltere, İspanya ligi gibi kaliteli olmuyor diyoruz. Neden? Çünkü orada 3 faktörün üçü de aynı anda sos vermiyor en fazla birinde problem oluyor onunda hata olduğu önce ki birçok maça baktığınızda ortaya çıkıyor. Sonra bizim futbolumuz neden gelişmiyor diye birbirimize bakmaya devam ediyoruz. Hücum olarak bu kadar etkisiz, Futbol olarak bu kadar topa hakim olduğumuz bir maçı hatırlamıyorum, Fenerbahçe büyük takım ya kötü oynarken de kazandı diye açıklamıştır çoktan Fenerbahçe basını tarafından, merak ediyorum 11 kişi defans yapan başka büyük takım gördünüz mü? Dünya’da her hangi bir ülkede hele ki bu kadar güç farkı varken… Aslında 3 dakikalık uzatma konusu maçın özeti gibiydi. Fenerbahçe mağlup durumda olsa saygıdeğer hakem ne kadar uzatma verecekti. Sayın hocam bu uzatmayı su molasına mı, sakatlıklara mı, yoksa vakit geçirilen oyuncuların niyetlerine mi verdi. Nasrettin hocanın dediği gibi Bu kedi ise et nerede, yok bu et ise kedi nerede? komiksiniz! yani maç aslında Fener atana kadardı.
Maçın sözü; büyük takımlarla karşılaşmak zordur, haksız çıkarsın. Çünkü onların galip geleceği, ikinci bir yüzleri daha vardır.