Dışarıda hava ne kadar soğuk ve ayaz olursa olsun, çok şükür biz “samimi insanlarla, karşılıksız menfaatsiz birbirine inanan dostlarımızla sıcak sıcacık bir gün geçiriyoruz”… İnşallah hep böyle sıcak, mutlu, huzurlu ve sağlıklı günler, yıllar dolayısı ile hayırlı bir ömür geçiririz.
Dün güne işte bu samimi büyüklerimizden Necati Loras abimizle başladık. Sade kahvemizi tamamen samimi duygularla yudumlarken hep Konya ve ülkemizi değerlendirdik.
- Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Şahin Hoca, yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Okka hocamız ve Selçuk’un yeni İletişim Koordinatörü Yardımcı Doçent Dr. Ahmet Şimşek geldiler. Madem sakin güzel bir günde samimi duygularımızı paylaşıyoruz o zaman işe yine en baştan başlayalım.
…………….
Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Şahin Hoca benim en az 25 yıllık Mustafa Hocam, Mustafa abimdir. Kendisini profesör olmadan tanır, bilir ve oturur kalkardık. Hoca, Hakkı Gökbel hocaya rakip olduğu zaman da Mustafa abimizin yanında idik, rektör yardımcısı iken de safımız değişmemişti ve biz yine Mustafa abimizin yanında idik.
Ancak ne zaman Mustafa Hoca rektör oldu işte bizim samimiyet çizgimiz sabit kalmak kaydı şartı ile birliktelik rafa kalktı. Hayırlısı ile ne zaman rektörlük biter, bizim kankalık o zaman kaldığı yerden inşallah devam eder.
Gözü kör olsun işte bu bizim mesleğin acımasız kaderidir.
Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Okka. Dün sabah Mehmet Hoca kendisi hatırlattı Mehmet Hoca ile tanışıklığımız abi kardeşliğimiz de 30 yıllık imiş.
Üniversite ve şehrimiz için bu iki isim bu kadar önemli ve stratejik bir makamda oturduğu sürece bizim Selçuk Üniversitesi ile ilişkimizde bitmiştir. Yani biz sadece artık üniversite yönetimi ve gazeteci ilişkisi içerisinde “merhaba, merhaba” modundayız.
Hocalarımızın bu samimi ziyareti ile ilgili işin haber bölümünü gazetemizde okuyacaksınız. Ben sadece işin habere yansımayan kısmı ile ilgili iki satır yazıvereyim. Malum hain FETÖ olayında şehrimizde en çok yıpratılmak istenilen isimlerden birisi de rektör Mustafa Şahin hoca idi.
Hoca hep bu konuda FETÖ terör örgütü ile yeterli şekilde mücadele etmemekle suçlanmaya çalışıldı. (Çalışılıyor çalışılıcak da).
Ama Mustafa Hocanın ifadesi ile “meydanı FETÖ Gladyatörlerine bırakmadık. Bir tek Allah’ın kulu karşımıza gelip de ben şunu şunu söyledim altına da imzamı attım ama Rektör Hoca gerekeni yapmadı diyemez. Millet sadece şahsi çıkarlar ya da farklı hesaplar içerisinde dedikodu yapıyor. Gel kardeşim bu söylediklerinin altına imzanı at. Ya da git Savcılığa anlat dediğimiz zaman ortada kimse yok. Allah’ın izni ile bizim verdiğimiz mücadele ortada. Hem biz sadece üniversite içinde değil, Üniversite ile bir şekilde geçmişte bağı olanları bile devletin yetkili birimlerine altına imzamızı atarak bildirdik ve gerekeninin yapılmasını sağladık. Sağlamaya da devam edeceğiz” diyordu.
Genel kanaatim benim bildiğim, Mustafa Hoca her platformda her yerde işte budur.
…………………
Unutmadan yeni görevi nedeni ile Ahmet Şimşek Bey’e hayırlı olsun derken, şimdiye kadar bu görevde başarı ile çalışan arkadaşımız eski meslektaşımız Kerem Pulgat’a da Sivil Havacılık Meslek Yüksek Okulu Sekreterliğinde başarılar dileriz.
SELÇUKLU’DA PAZARDA ORTA YERDE SATILAN SİGARA VE TÜTÜNLER
Dün sabah bir bürokrat dostumuz aradı. Selçuklu’da kanal boyunda ikamet ettiğini burada cumartesi ve pazar günleri kurulan pazarda orta yerlerde aşikar olarak kaçak(!) sigara ve tütün satıldığını iddia ettikten sonra özetle şöyle diyordu;
“Televizyon kanallarında kamu spotu olarak sürekli olarak kaçak sigaranın PKK gibi terör örgütlerine gelir sağladığı belirtiliyor. Aynı spotta bunları ihbar edin de deniyor. Bir vatandaş olarak bizim pazar yerinde böylesine aşikar sigara ve tütün satıldığı için önce Belediye Zabıtaya kaçak sigara ve tütün satılıyor diye durumu bildirdim. Neden sonra Zabıta bizim böyle bir yetkimiz yok diye geriye dönüş yaptı. Bir yetkili ya da Belediye Başkan Yardımcısı ile görüşmek istedim başarılı olamadım. Durumu polise bildirdim onlar da KOM’a söyleyin dediler. KOM’a ulaştım oradaki arkadaş da pazar yerinde gördüğünüz zaman bize ihbar edin 155’i arayın dedi.
Uğur Bey siz Konya ile ilgili meselelerde duyarlı olduğunuz için şimdi durumu size aktarıyorum. İnşallah bu kaçakçılarla mücadelede faydalı olabiliriz. Siz de bir şey yapamazsanız durumu BİMER’e CİMER’e yazacağım”…
………..
Bu telefonu kapattık o resmi kurumda arkadaşının bizimle telefon konuşmasına şahit olan başka bir okurumuz aradı ve “Arkadaşımın size anlattıklarını duyunca bir ilave yapmak istiyorum. Ben de bir sigara tiryakisiyim. İnşallah Allah bizi de bu illetten kurtarır. Ben de bu konuya ilave olarak her yerde mantar gibi türeyen Tütün Shoplardan şikâyetçiyim. Büyükşehir’i aradım. Onlar da bunun önüne geçemediklerini bu işyeri sahiplerinin hediyelik eşya satacağız diye ruhsat alıp tütün sattıklarını söylediler.
Devletimiz yetkililerimiz bunu nasıl önleyemezler? Bu konuyu da bir dile getirir misiniz?” diyordu.
…………
- diyoruz ya. Biz mesleğimiz gereği elçiyiz. Elçiye de zeval olmaz diye bir söz vardır. Yetkilerin ve devlet görevlilerinin kaçak sigara konusunda da nasıl çalıştıklarının canlı şahidiyiz. Yine de gözden kaçan bir durum varsa çorbada tuzumuz olsun diye durumu iletelim istedik.
SAĞLIKCILARIN KİBARLIĞI
Pazartesi günkü yazımıza Halk Sağlığının müdüründen çalışanına dönüşler devam ederken artık sitem değil teşekkürler alıyoruz. Biz de kendilerine bir kez daha duyarlılıklarından ve hassasiyetlerinden dolayı huzurlarınızda teşekkür ederiz.
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Cesaret cennete, korku ölüme sürükler.
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Karşımızdaki insanın kırılacağını üzüleceğini bilsek de gerçekleri söylemekten korkmadığımız zaman daha iyi ADAM oluruz.