Gazetecilikte benim de ustam olan N. Yalçın Dikilitaş ebedi âleme intikal edeli 15 yıl oldu. Zaman öylesine hızlı akıyor ki hayat telaşesi içerisinde çoğu şeyin farkında bile olmuyoruz. Galiba ahir zaman dedikleri bu olmalı… İnsanlar dünyaya öylesine bağlandılar ki bırakın akraba, arkadaş çevrelerini, çoğu zaman aynı çatı altında yaşadıkları ailelerinden bile habersiz kalabiliyorlar. Dikkat ederseniz “yoğunum” kelimesi insanların son zamanlarda en çok kullandıkları sözlerin başında geliyor. Sanırsınız ki herkes memleketi yönetiyor. Aslında kimsenin yoğunluğu filan yok… Talep edilen bir işi yapmak istemeyen ya da bir davete katılmak istemeyen herkes bu kelimenin arkasına saklanıyor.
Yalçın Ağabey 19 Ekim 2004 tarihinde aramızdan ayrıldı. Sağ olsun oğlu Osman Dikilitaş vefat yıl dönümlerinde bir merasim düzenliyor. Merasim dediğime bakmayın, ailesi ve bizim gibi birkaç yakın dostu mezarı başında Kur’an-ı Kerim okuyup onu hatırlamış oluyoruz. Geçen yıl da 26 Ekim 2019 tarihinde ailesi ve birkaç dostuyla birlikte Üçler Mezarlığı’ndaki mezarı başında toplanıp onu yâd ettik. Allah rahmet eylesin, mekânı cennet olsun. İnşallah bu okunan Kur’an ayetleri hürmetine Rabbim günahlarını affeder.
Yaşı müsait olan dostlarımız Yalçın Ağabeyi iyi tanırlar ama gençler onu pek fazla bilmezler. Aynı zamanda iyi bir şair ve yazar da olan N. Yalçın Dikilitaş, Konya’daki gazeteciler içerisinde mahalli kültüre çok önem veren ve yazılarında Konya kültüründen çokça bahseden bir kalem erbabıydı. Yeni Gazete’de (Hâkimiyet) genel yayın koordinatörü olduğu dönemde, farklı yazarlar tarafından gazete sayfalarında Konya kültürü hakkında çok sayıda yazı yayımlanmasına vesile oldu. Özellikle Yeni Gazete’nin kültür-sanat ilavesi olarak yayımladığı “Cönk” bu alanda mahalli gazeteler içerisinde örnek teşkil edecek bir hizmetti. Birçok tecrübeli kalemin yer aldığı “Cönk” ilavesinde bizim de yazılarımız yayımlanmıştı. N. Yalçın Dikilitaş bizi Konya kültürüyle ilgili araştırmalar yapmaya ve bu konuda yazmaya teşvik eden birkaç kişiden biriydi.
Her fani gibi Yalçın Ağabey de bu dünyadan göçüp gitti. Bir gün gelecek hepimiz gideceğiz bu diyardan. Önemli olan bu dünyada iyi bir iz bırakabilmek. Birileri yazdıklarınızdan, geride bıraktıklarınızdan istifade edebiliyorsa ve “iyi adamdı” diyebiliyorsa ne mutlu size… Önceki vefat yıl dönümlerinde de yazmıştım, şimdi de yazacağım. Ömrünün son yıllarında tek başına bir “Konya Ansiklopedisi” hazırlamaya çalışıyordu. Ansiklopediyi bitirmek nasip olmadı ama yazdığı maddeler Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından yayımlanan Konya Ansiklopedisi’ne kaynaklık etti. Yalçın Ağabeyin ansiklopedi çalışmasından başka bir de şiirleri ve hiciv dörtlükleri var. Şiirleri ve hiciv dörtlükleri de mutlaka ayrı ayrı birer kitap halinde yayımlanmalı. Ayrıca gazete ve dergilerde yayımlanan yazılarından Konya kültürüyle ilgili olanlar seçilerek bir kitapta toplanmalı. Gazete yazıları demişken onun bir de Anadolu Manşet gazetesinin kültür-sanat ilavesinde yayımlanan Konya’da yaşayan gazeteci, sanatçı, yazar ve şairlerle yaptığı “Benim İnsanlarım” başlıklı söyleşileri var ki bu söyleşiler de müstakil bir kitap halinde basılmalı. Şayet özel bir yayınevi ya da kamu kurumu söz konusu kitapları yayımlamayı düşünürse biz de hiçbir bedel istemeksizin elimizden gelen yardımı yapmayı taahhüt ediyoruz.